Yirmi Beş

4.9K 517 404
                                    

Gerçekten 23.59 da atmak istemedim. Yemin ederim! Anca bitti. Onu lafın gelişi söylemiştim oysaki... Fhjkfkkdykkd

🐦🍃
Asya

"Asya."

Burnumun hafif hafif dürtülmesiyle bir birine yapışan kirpiklerimi kırpıştırarak gözlerimi araladım. Görüş alanım netleştiğinde karşımda bir beden vardı.

Kaşlarım çatılırken nerede olduğumu sorguladım. "Balaz abim yemek için çağırdı. Yemek yemek ister misin?"

Çağın'ın kısık sesini duyunca kollarımı ahtapot gibi doladığım şeyin o olduğunu anlamıştım. Oh shit.

Hızlıca geri çekilirken yatağın kenarında olduğumu fark etmem çok uzun sürmedi. Kedi gibi yapıp sırt üstü düşmek yerine popo üstü kaymış yorganın üzerine oturdum.

"İ-iyi misin?" dedi Çağın telaşla.

Kapıda durmuş gülümseyerek bana bakan Balaz'ı görünce yüzümü buruşturup elimi anlımın üzerine koydum. Benden rezil bir tane daha yok.

"İyiyim." diye mırıldandım. Gözlerimi ovuşturup saçlarımı geriye attım.

Oturduğum yerden kalktım. Çağın yatakta oturmuş bana bakıyordu. Dudaklarını araladı. Sanki ne diyeceğini bilemiyormuş gibi bir süre bir şey demedi.

"Yemeğe gidelim mi?" dedi gülümsemeye çalışarak. Benden çekindiğini görmek garipti. Sanırım gerçek Çağın ile yeni tanışıyorum.

Kafamı salladığımda sessizce nefes vermişti. Esneme isteğiyle elimin tersiyle ağzımı kapattım. Çağın yataktan kalkıp yatağını düzeltmeye başladığında kapıdaki Balaz'a baktım bir süre.

O bana hiçbir şey yapmadı.

Yutkundum. İlk geldiğim zaman 'kız kardeşim yok' demek dışında bana hiç dokunmadı bile. İlk geldiğim gün yanıma gelip özür diledi.

Bir de anlattığına göre Aktan'ı durdurmaya çalışan Çağın'a engel olmuştu sanırım.

İç çektim. Kardeşler arasında da en çok onun üzerine gitmiştim üstelik. Onlardan tiksindiğimi yüzüne söylemiştim.

"Gidelim mi?" diyen Çağın ile kendime gelip bakışlarımı artık gülümsemeyen Balaz'dan çektim.

Kafamı salladım. Odadan çıkarken "Buğra seni çağırmaya gelecekti." dedi Balaz.

Kafamı salladım tekrar. Kendimi kötü hissediyordum. "Ben... Ona bakayım." dedim merdivenlerde. Sesim içime kaçmış gibiydi.

Onları, bizim kata gelince, yalnız bırakıp odama adımladım. Dudaklarımı ısıra ısıra odaya girdiğimde Buğra yatağın üzerinde oturmuştu. Kapıyı arkamdan kapatıp yanına adımladım.

Yanına geçip oturduğumda "Konuşabildin mi?" dediğinde şaşırmıştım.

"Hı?"

Kafasını çevirip bana baktı. Gülümsedi. "Çağın ile konuşmak için fırsat kollamıyor muydun?"

Buğra zaten bir şeylerin farkına varmıştı anlaşılan. Bakışlarımı yere indirip kafamı salladım.

"Çok mu kötüydü?"

Tekrar kafamı salladım. "Ama yine de öyle davranma hakları da yoktu diğerlerinin?"

İç çekerek yine kafamı salladım. "Ne yapacaksın?"

Kafamı kaldırarak ona baktım. "Ne yaşadığını bilmek istemiyor musun?"

Tek kaşını kaldırdı. "Çağın kimseye söyleme demedi mi? Seni zor durumda bırakmayacağım. Eğer merak edersem gidip ondan öğrenirim."

KITASAL SORUNLAROnde histórias criam vida. Descubra agora