4.4

4K 233 28
                                    

(düzenlendi)

İyi okumalar

Oy ve yorum yapmayı unutmayın askolar muck

Duyduğum sözlerde takılı kalmıştım. Poyraz biliyordu ve bana söylememişti. Ona sormam gereken şey neydi.

Asaf'ın bana yaptığı şeyin yalan olduğunu bilmesini mi?

Yoksa böyle bir şeye beni alet etmesine göz yummasını mı?

İkiside aynı şey.

"Sana ne diyeceğimi bilmiyorum." Bana baktı. "Bak Sera sana kendimi açıkladım ama haklı olmadığımı biliyorum senden sadece bir şans istiyorum." Yüzümü ekşittim.

"Neden böyle bir şey yaptın." Gözlerini yumdu.
"Bunu söyleyemem. Lütfen anla." Hep bi bahane.

"Açık konuşmak gerekirse senden hoşlanıyordum çocukluktan kalma bir şeydi ama işte. Daha sonra Poyraz ile ben bir ilişkiye başladık ve saçma sapan sebeplerden dolayı bitti. Ve sen de tam o an geldin planlı mıydı?" Başını onaylayarak salladı.

"Bu dakikadan sonra lütfen karşıma çıkma. Her şeye eyvallah diyecek değilim ama bu dakikaları siler atar geçmiş için Asaf diye biri vardı derim. Sonumuz İrem ve ben gibi olsun istemiyorsan lütfen." İtiraz etmek için konuşmaya başladı.

"İrem sana ihanet etti. Beni onunla aynı kefeye koyamazsın." Göz devirdim.

Bunun kendinden haberi yok galiba.

"Senin yaptığın daha çok yaktı canımı. Kullanmak ne demek! Ne için ya, ne için."  Sesimin yüksek çıkması ile bana baktı.

"Poyraz her sikimi yaptı affettin bana gelince bumu?" Yüzüme vuran güneş ile gözlerimi yumdum. "Ne oldu?" Dedi elini güneşin önüne koyarak.

"Geçmişe saygımdan susuyorum ama siktir git."
Arabanın kapısını açıp hızla indim. Seri adımlarla kapıya doğru giderken gördüğüm simalar ile duraksadım.

Poyraz, Yavuz ve Esila.

Umursamadan cam kapıdan içeri girecekken kolumdan tutan Poyraz ile duraksadım.

Yüzüne baktım ardından kolumu tutan eline. Hızla elini geri çekti. Poyrazın baktığı yöne doğru baktım.

"Onun burada ne işi var?" Sorusunu es geçip.

"Dün gece nerdeydin?" Gözlerini kırpıştırdı.

"Dedim ya, arkadaşlar kutlama için biraz oturdular geç gittikleri için cevap veremedim." Gülümsemesini takmıştı yüzüne.

"Gecenin üçünde bana beni sevdiğini söyleyen birine güveneceğimi düşünmüyorsun dimi?" Gözlerini yumdu.

Hay sikiyim sizin gözlerinizi.

"Herkesin içinde konuşulacak konular değil bunlar gel özel konuşalım." Histerik bir gülüş sundum.

"Yani bana anlatman gereken bir konu olduğunu mu düşünüyorsun." Gülüşüm soldu.

"Bak Sera ben öyle demedim." Kaşlarım havalandı.

Aklıma halay çeken kaş geldi.

"Asaf'ın bana neden yalan söylemesine izin verdin. Veya neden babam benden uzak durmanı söylediğinde durdun." Direk konuyu kapatıp merak ettiğim şeyleri sordum.

"Ufak tefek şeyler canını sıksın istemedim." Elimi tutmaya çalıştı.

"Ufak tefek sorunlar büyük yalancılar doğurur Poyraz ve benim yalana ve kandırılmaya hiç ihtiyacım yok." Yanından geçip gidecekken kapıda duran Ayla'ya baktım.

"Sera sen benim her şeyimsin." Yüzümü ekşittim.

"Her şeyindim madem neden hiç bir şeyinmişim gibi davrandın." Gözlerim doldu. Çünkü kendime olduğum yeri hatırlatmıştım.

Belki de benimde yanlışlarım vardı ama ben en masumu idim.

🤍

Provanın bitmesine on sekiz dakika kalmıştı ama bende bitmiştim. "Sıcak bir şeyler alacağım sende ister misin?" Kısa bir süre düşündüm.

Kahve içmekten bayılacaktım artık.

"Bitki çayı varsa olur ama yoksa hiç bir şey istemiyorum." Başıyla onayladı beni ve çıktı.

O gelene kadar son tekrarı yapıp gitmek istiyordum çünkü gerçekten sesim çok yorulmuştu.

"Kayboldun iki ruh arasında
belki de kuratamaz kimse seni.
Yalnızlık yakıştı sana, hak ettiğin gibi.
Arkana bakmadan kaç yolun sonu gizli bi bahçe.
Sen artık onunsun ve o bunun farkında
Dün gece bi şarkı yazdım içinde göz yaşlarımla."

***

Burada kesmek istemezdim ama uzun bir bölüm yazarken aksilik yaşandı ve bölüm silindi.

Diğer bölüm gerçekten uzun bir bölüm yazacağım.


Senden çok var ( Bitti)Where stories live. Discover now