Senden çok var ( Bitti)

7.6

Sınır: 100 oy 30 yorum

Sema ile Esma'nın günlerce bana yaptığı imalara son vermek adına evlerine gelmiştim.

Anneleri ve babaları köyde babaannesi ile kalmıştı. Dedelerinin ölümünün ardından.

Çaldığım kapının ardından söylenerek gelen Esma ile gülümsedim. Çok ihmal etmiştim.

"İnanamıyorum bizim töremize göre senin ölüm emrin verilmişti sen hala yaşıyor musun?" Göz devirdim.

"Köpeklik yapma hem bak simit aldım kişneye kişneye yersin." Göz devirerek içeri girdi ve baş örtüsünü savurdu.

"Kapından Kerim gitmiyor seninde her halde başörtü takmışsın." Gülümsedi.

"Ayyy nerden bildin. Senden dinlerken gıcık oluyordum ama şuan deli gibi seviyorum." Sarıldım.

"Sen hep mutlu güzelim benim." Karşılık verdi sarılışıma.

"Beni kandırdığını sanıyorsan böyle sanma her şeyi anlatacaksın." Minik öfkesine karşı uslu bir çocuk gibi karışılık verdim.

"İlk önce kaza olayı neydi?" Omuz silktim. "Atakan araştıracağını söyledi beni bırakırken." Derin bir nefes aldı.

"Şimdi görmemiş gibi neden iki tane yüzük taktığını söyle." Kıkırdadım.

"Atakan iki defa evlenme teklifi etti. Biri annesinin yüzüğü birisi hevesim kalmasın diye aldığı yüzük." Koluma çimdik attı.

"Ya ne yapıyorsun." Göz süzdü.

"Benim bunlardan nedem şimdi haberim oluyor diye yaptım. Atakan geldi Sera yok anasını satıyım. Tamam mutlusun ama yani el insaf sarı papatyam." Dudak büzdüm.

"Valla bile isteye olmadı her gün mesaj attım ama bazı şeyleri yüz yüze anlatmak istedim. Esma küsme ne olur. İşler derken falan ziyarete gelemedim." Gülümsedi.

"Kızamıyorum sana çünkü bende vakit bulup sana gelemedim." Gülümseyerek sarıldım.

"Bir an küseceksin sandım." Başını iki yana salladı.

"Salak niye küseyim." Gözlerimden akan yaşlar omzuma damladı beni geri ittirip.

"Neden ağlıyorsun." Omuz silktim nedenini bende bilmiyordum.

"Sera yoksa hayır dimi yok öyle bir şey." Yaptığı ima ile yüzüm kızardı. "Ya salak ben adamı zar zor öpüyorum dediğin şeye bak."

"Yani bilemicem." Dedi hayıflanarak

"Eee Sema yok mu?" Yüzü düştü.

"Sevgilisine gitti." Neeee?

"Kim?" Dudağını dişledi.

"Bak kızmak yok ama." Allah'ım çıldırmama ramak kaldı.

"Sinan." Anlamadım.

"Sinan kim?" Dedim bana mal mısın der gibi baktı.

"Kaç tane Sinan tanıyorsun." Dank eden şey ile gözlerim büyüdü.

"Abim olan varlık yoksunumu?" Başını salladı. "Siktir!"

"Yaktınız benim güzel arkadaşımı." Vahlanırken aklıma gelen ile durdum.

"Dilara?" Tamam sevgili değillerdi ama Dilara abimi asla bırakacak cinsten değildi.

"Benimle konuşmayı kesti." Anlayışla salladım başımı. "Ben bi mesaj atıyım abime."

Siz: selam lalerin en şekillisi.

Telefonu masaya koyup cevabını bekledim. "Şaka gibisiniz bana deseydin asla izin vermezdim." Başını salladı.

"Bende onaylamadım ama işte gönül." Göz devirdim.

"Otada konar gördüğümüz gibi bokada." Güldü. "Kanka adam bir yerde abin sonuçta."

"Abi demeye bin şahit ister." Biraz düşünür gibi yapıp başını salladı.

"Neyse kahve ister misin? Ve ayrıca simitlerimi kemirmişsin." Dedi poşeti incelerken.

"Ayak üstü sohbet ettik o ara elim kaymış olabilir Allah allah." Sinirle nefes alıp verdi.

Telefonumun titremesi ile ekrana baktım.

Varlık yoksunu: Ooo sizin Atakandan başka birini görmek gibi huylarınız var mıydı?

Siz: kes!

Siz: soru sorucam.

Siz: Dilara ile ne oldu?

Varlık yoksunu: Hanım efendi cinsel temas olmadan ilişki istemiyorum dedi bende yol verdim.

Siz: İyi iyi aferin zaten sevmemiştim.

Siz: Semayı üzersen götünde tüfek patlatırım.

Varlık yoksunu: Tamam gidiyom ben.

Varlık yoksunu: Bir şey lazım mı?

Varlık yoksunu: Paraya falan ihtiyacın var mı?

Siz:

Siz: Sana lazım mı asıl.

Siz:

Siz: bu da eniştenin aldığı yüzük ağla.

Varlık yoksunu: köpek

Varlık yoksunu: evlatlık alın beni.

***

Ekfjjfkdkd