Doğarken iyiyi ve kötüyü bilmediğimiz gibi güzellik/yakışıklılık kavramını da bilmeden doğarız, bu gibi normlar gerek toplumsal kalıplar neticesinde gerek haz alınan o 'beğeni' adlı estetik duygusunu hissettirdiğinden dolayı doğmuştur. Güzel ya da yakışıklı, çirkin ya da itici hatta iyi-kötü bile toplumsal sujelerdir.
Örneğin güzel bir kız denildiğinde, 'güzel kız' neye benzer? Güzel kız denilince kimisinin aklına sarışınlar gelir kimisinin aklına esmerler, kimisi piercingli sever kimisi tesettürlü.. Bunların nicel olmadığını, bir ölçüt belirtmediğini bilerek yaşamak gerekiyor, biri sana çirkin dediğinde bu senin çirkin olduğun anlamına geldiğini değil de karşındakinin estetik duygusuna hitap etmediğin anlamına geldiğini bilmek lazım. Erişkin bir kimsenin boyu 1.25 olsun, biri ona kısa boylu dediğinde evet doğru o şahıs kısa boyludur çünkü kadınların/erkeklerin boy ortalaması diye bilimsel ve biyolojik olarak kanıtlanmış birtakım ölçütler vardır. Ancak o kimse esmer olduğu için ona çirkin denmesi, kişinin çirkin olduğunu kanıtlamaz çünkü çirkinin bilimsel bir ifadesi yoktur. Çirkin? Neye göre kime göre? Saygılar..
YOU ARE READING
'Cellâdına Âşık Olan Mahkûm'
Poetry"Dakikalar kalmıştı idamına. Gelip, alıp, götüreceklerdi. Ölüm korkusu vardı gözlerinde. Ve aniden, aniden gördü; gözlerindeki ölüm korkusu yerini aşka bıraktı. Ömrünün son dakikalarında nasıl olabilirdi ki 'cellâdına âşık olan bir mahkûm'.. -Şiirle...
