𝑳𝒆𝒚𝒅𝒊𝒎 «𝚐𝚡𝚐»

°Kendini tutma°

Küvet,

Buhar,

Sıcak,

Islak,

Ve artı olarak çıplak bir leydi!

Benim leydim.

Şuan tamamen çıplak ve karşımdaki küvetin içinde mayışmış bir şekilde bana bakıp gülümsüyor.

"Cara, çok iyi oldu. Banyo iyi bir fikirdi. Cidden rahatladım"

Sıcak suyun onu gevşettiği ve banyonun iyi bir fikir olduğu hakkındaki mırıldanmaları devam ederken benim nefes alışverişlerim her seferinde daha da hızlanıyordu. Bembeyaz ve pembeleşmeye başlamış teni aklımı bulandırıyor ve karşısında tıkanıp kalmama sebep oluyordu.

Sıcak buharın etrafımızı sarması çok da uzun sürmedi. Omuzlarından akan ve köprücük kemiklerinde biraz oyalandıktan sonra göğüslerine doğru kaybolan su damlaları susuzluğumu tetiklemeye başlamıştı bile. Şükürler olsun ki göğüsleri suyun altında kalıyordu. Yine de gittikçe ısınan vücudum zihnimde farklı ve sıcak sahneler canlandırdı. Ona daha fazla yaklasırsam kendime hakim olamayacağımın gayet farkında bir şekilde saçını yıkamaktan cayarak arkamı dönmüştüm ve  odadan çıkayazdım ki, yaptığım hamlemin önüne geçen ise yine leydimdi.

"Saçımı yıkar  mısın?"

Kısık ve pütürlü çıkan naif bir ses... Islak ve kızarmış bir şekilde aşağıdan bana bakan bir adet Diana...

İşte bunların birleşimi attığım bütün adımları geriye sararak ne pahasına olursa olsun ona yaklaşmam için yeterliydi. Kararımdan anında dönmem ise muhtemeldi. Ve döndüm de. Derin bir nefes ile ona doğru adımlamaya başladım.

Ben yaklaştıkça leydinin hızla inip kalkan göğsü dikkatimi çekse bile gözlerimi hemen oradan çektim. Bu hâl benim için gittikçe zorlaşırken daha da zorlaştırmaya niyetim hiç yoktu.

Arkasına geçerek küvetin yanına çöktüm. Bu sırada ani gelişen  harekete ise hazırlıksız yakalanmıştım. Kafasını bana doğru çevirirken döndüğü esnada gözüken göğüslerini görmem ile dondum kaldım. Saniyelik olarak gördüğüm pembe tomurcuklardan gözlerimi hemen yan tarafa çevirirken gördüğüm manzara karşısında nefesim tıkandı. Şakağımdan bir ter damlası akarken iyice sıcaklamıştım. Hemen müdahale etmem gerekiyordu.

"Leydim lütfen önünüze dönün. Ben saçlarınızı yıkayacağım"

Ellerini kaldırıp hafifçe bileklerime koyduğunda ise 'şu an ruhumu teslim etsem yeridir' diye düşündüm. Şimdiden sınırlarım o kadar çok zorluyordu ki!

"Ama Cara, oradan doğru rahat yıkayamazsın.."

Gergin bir şekilde Onun çekingence kurduğu cümlesinin devamını getirmesini bekledim.

"Yani içeriye ikimiz de sığarız değil mi?"

Nefesimi tutar  bir şekilde ona bakarken karşımda bu kadar  rahat davranıp bu cümleleri kurabilmesi şu ana kadar göstermediğim yüzümü ona göstermek istememe sebep oluyordu. Ona yapabileceklerimden haberi olsaydı bu şekilde bir cümle kurmadan 10 defa daha düşünürdü. Aklımdan geçen her bir şeyi bilmemesi iyiydi çünkü onu korkutup kaçırmak istemezdim. En önemlisi ise arkadaşlığımızın sınırının farkındaydım ve atılacak bir adımın bana kötü bir şekilde geri tepmesi muhtemeldi. Hatta bazen rüyama leydimin benim aşkımdan haberdar olup arkadaşlığımızı dahi bitirmek isteyeceği sahneler doluşuyordu. Bu rüyalar benim için kabusa dönüşmüşken ve gecelerimi zehir ederken ona atacağım ufak bir adımdan neden bu denli korktuğumu bir tek ben biliyordum.