°Raks eden parıltı°

550 30 18
                                    

"Cara, sedirin üzerinde ki zarf da nereden çıktı?"

Zihnime doluşan gerçeklerle herşeyi bir an önce leydime anlatma isteği ile dolup taştım.
Bütün her şeyi  bilerek yanımda olsa,ailesine rağmen elimi tutsa, onun için bütün dünya ile savaşabilecek nitelikteydim.

Çenemi göğüs tahtasına yasladım ve sağ elimi sol eline kenetledim. Bu hareket ikimizi de heyecanlandırmıştı.

Parıltılar...
Gözlerinde ki parıltının solmasını istemiyordum.
O parıltıların yok olmasının sebebi olmak istemiyordum.
Aksine o parıltıların sahibi olmak istiyordum.

"Cara?"

Sorar bir şekilde gözünü kırptı ve aynı zamanda da kaşlarını yukarı kaldırarak bana baktı. Şu an ne kadar seksi olduğunun farkında mıydı?

Yukarı doğru uzanarak burnunu ısırdım. Benden kaçınmaya çalıştığında ise iki elimle belinden tutarak onu sabitledim.

"Benden kaçamazsın leydim"

Onu gıdıklamaya başladığımda kahkahalar atmaya başladı. Onun sesi ve kahkahaları ile dolan oda ruhuma şifa oldu. Yaşadığımı hissettirdi. Kalbimi tekletti.

Benimle savaşmaya ve karşılık olarak gıdıklamaya çalıştığında ise ellerini tek elim ile haps ederek başının üstünde sabitledim. İkimiz de nefes nefese kalmıştık.

"Asıl kaçan kişi sensin."

Cümlenin doğruluğu ile irkildim. Onu gıdıklamadan önce kurduğum cümleye atıf yapmıştı.
Nefes seslerimiz dindiginde bile ona bir cevap veremedim. Kısmen haklıydı. Evet kaçıyordum. Ama ondan bir şeyleri saklamak için değil, doğru zamana kadar onu oyalamak için kaçıyordum.

"Üzgünüm. Aramızda hiç bir sır kalmayacak, söz veriyorum. Tek istediğim şey biraz beklemen."

Yanına uzanıp onu kolumun altına çektiğimde omzuma başını yasladı. Elini karnımın üstüne yerleştirdiğinde bir anlık kesilen nefesimi sabit tutmaya çalıştım.

"Aramızda ne sırrı olabilir ki Cara? Ben...Anlamıyorum."

Gözlerimi doğan güneşe inat tekrar kapattım. Ona olan sevdam kaybedemeyeceğım kadar büyüktü, bu yüzden kararlı bir şekilde konuştum.

"Anlatacağım... Her şeyi anlatacağım leydim"

^^^^^^

Gün pek çok açıdan diğer günler gibi sakin bir şekilde devam ederken Lord Eadred'in işini bitirmek için lazım olan son evrakları kütüphanenin kilitli kısmından aşırmak için vakit kolluyordum.
Fakat akşam yemeğine davet edilmediği halde katılmakta bir sorun bulmayan Lord Henry bütün dikkatimi dağıtmıştı.

İçimden yüzden geriye sayarken yemek faslının derhal bitmesi için dua ediyordum. Leydimin yanında olamadığım için tedirgindim. Lord Eadred ve Henry onu köşeye sıkıştırıyor olabiliridi. Mutfağın bu kısmından yemek odasındaki herhangi bir diyoloğu duymak oldukça zordu.

Mutfağa giriş yapan ve yemek servisinden gelen Kahya Amy'yi kolundan tutarak çekiştirdim.

"Amy, içeride neler oluyor?"

Amy, hareketimin ani oluşuyla bir anlık şaşırma belirtisi göstersede benim olduğumu anladığında gözlerini devirdi. Çünkü bu soruyu ona 5. soruşumdu.

"Hâlâ gerginler. Lord Henry biraz münasebetsiz tavırlarda bulunsa da Leydi Diana gereken cevabı veriyor."

Duyduklarım ile kaşlarım sinirle catıldı. O kimdi ki münasebetsiz hareketlerini leydim'e karşı sarf edebiliyordu.
Hızla yemek odasına açılan kapıya doğru atıldığımda Amy çevik davranarak önüme geçti.

"Ne yaptığını sanıyorsun? Şuan gidemezsin düşes, her şeyi mahfedersin!"

Sözleri ile kendime geldim ve kapının önünden cekilerek gerginlikten ısırarak mahfettiğim dudaklarımı ısırmaya devam ettim.

Bu konakta kim olduğumu bilen iki kişiden biriydi Amy. Sebastian bizden çok öncesinde bile bu konakta çalışırken, Amy ile ben bir plan doğrultusunda yakın zamanlarda ise girmiştik. Aslında Amy benim yakın dostumdu. Aynı zamanda da sağ kolum...
Arkadaşlığımızın verdiği samimiyet ile beni sertçe uyarmaktan geri kalmamıştı ve haklıydı da. O beni durdurmasaydi sinirlerime hakim olamayacak ve Lord Henry'nin pişkin suratına yumruğumu geçirecektim. Bu kadar ilerlemişken her şeyi bir hareketim ile batıramazdım.

"Bir harketlenme var."

Amy beni çekiştirerek kapıya yaklaştırdı. Leydim suratı asık bir şekilde herkesten önce yemek odasının çıkışına doğru ilerliyordu. Bu hiç hayra alamet değildi. Çok acil bir durum olmadıkça Lord Eadred'den önce yemekten kalkmak yasaktı.

Hızlıca mutfağın diğer kapısından çıktım. Merak ve gerginlik ile leydimin nereye gitmiş olacağını düşünürken koridorun ucundaki kumral saçları farkettim. Hızlıca yanına ilerledim ve kolundan tutarak koridorun sonunda kalan ve koridorun sonuna kadar yaklaşmadıkça  bakan birinin farkedemeyeceği aralığa leydimi çektim. Onu duvar ile arama aldım ve kolumu da başının yanından duvara yasladım.

"Noldu? İyi misin?O piç sana bir şey mi dedi yoksa?"

Hızlı soluklarım ve sinirli bakışlarım altında tutsak kalan leydim'e sorularımı sıraladım. Konuşmam ile gergin olan surat ifadesi şaşkınlığa büründü.

"Cara! Daha önce hiç böyle kötü söz söylememiştin."

Sinirimden dolayı ağzımdan kaçırdığım küfürü anlamam ile bende şaşırdım. Onun yanında kötü konuşmamaya dikkat ederdim. Lakin bu sefer beni harmanlayan sinir ve kıskançlık ile kendime hakim olamamıştım.

Böyle bir tepki vermesinden dolayı hemen surat ifademi toparlayarak yerine çapkın gülüşümü  yerleştirdim.

"Başka ne zaman kötü söz kullandığımı bilmek ister misin?"

Elmacık kemikleri birer kiraz gibi kızardı. İma ettiğim şeyi anlamısına sevinerek kulağına doğru yaklaştım ve fısıldadım.

"Sorumun cevabını duyamadım leydim, bilmek ister misin?"

Titrek nefeslerini hissediyordum. Aura hemen değişmiş, leydim'e yaklaşmam ile sinirim tamamen yok olmuştu. Burnumu kulağına sürtüyor derin derin kokusunu soluyordum.
Heyecanlı soluklarımız birbirine karışırken, bir kere tadına varınca her dakika hasretini çektiğim dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Bir elim duvara yaslıydı, diğer elim ise hemen ait olduğu yere, yani leydimin beline yerleşti ve onu sıkıca kavradı. Dudaklarımız senkronize bir şekilde, uyum içinde raks ediyordu.
O an Lord Henry'yi de yemekte ne olduğunu ve neden yemek odasından bir anda çıktığını sormayı da unutmuştum.

Gözlerimi açıp koridorun sonunda duvara yaslanmış bir şekilde  sırıtarak bizi izleyen Lord Hery ile göz göze gelene kadar da leydimin  dudaklarından ayrılmadım.

^^^^^

Bölüm nasıldı papatyalar?????
Uyumam gerektiği halde bölümü tamamlamak istedim. Umarım beğenirsiniz.


Kendinize iyi bakın 🏳️‍🌈💖





𝑳𝒆𝒚𝒅𝒊𝒎  «𝚐𝚡𝚐»Where stories live. Discover now