Bölüm-17:Neredesin?

103 4 1
                                    

Sellamm yeni bölüm ile karşınızdayım tekrardan iyi okumalar♡

Gözlerimi, kulağımı dolduran siren sesi ile açtım ve sonra çalan sireni gördüm kırmızı siren yanıp sönüyordu, neredeyim diye düşünürken beynimdeki ziller çalmaya başladı aynı yer, aynı his ve aynı duygu midem yine ağzıma gelince, Kayrana giden çaylak asansöründe olduğumu idrak ettim

Kalbim deli gibi atmaya başladı, ellerimden turuncu ışık topları çıkartmayı denedim ama olmadı, başka bir şey denedim ama hiçbir şey olmuyordu, her yere vurmaya tekme atmaya başladım, bağırmak için ağzımı açtım ama sesim çıkmadı ellerimi boğazıma götürdüm dehşet içindeydim asansör sonunda durunca, içerisi laboratuvara dönüştü ve teyzem tam karşımda Thomas'ın kafasına silah doğrultmuş bana bakıyordu, Thomas hipnoz olmuş gibiydi boş bakıyordu
"Denek A2 Thomas için dosya aç Luna"
"Hayır, bu gerçek değil"
"Emin ol istemediğin kadar gerçek"
"Hayır Thomasa bunu bir kere daha yapmayacağım"
"Emin misin?"
"Teyze elindeki silahı, Thomas'ın başından çek!"
"Önce dosyayı aç"
"HAYIR" Beynimin içinde bir ses bana sesleniyordu *Luna* teyzem silahı hazır konuma getirip tetiğin üzerindeki parmağını sıklaştırdı *Luna*
"Teyze sakı-" ve tetik çekildi Thomas'ın cansız bedeni yere serildi hemen yanına koştum kafasını kucağıma aldım ellerim kana bulaşmıştı
"THOMAS" *Luna*
"KALK LÜTFEN KALK" *LUNA*
"BENİ BIRAKAMAZSIN" *LUNA* aniden gözümü açtım ve bana seslenen Thoması gördüm ne olduğunu idrak edemedim elimi yüzüne koydum ve o kadar sıkı sarıldım ki...
"Sakin ol güzelim ben buradayım, sakin"
"Thomas, çok korktum"
"Tamam, geçti" alnımı alnına dayadım ve tekrar sarılıp kokusunu içime çektim. Beni kendineden uzaklaştırdı ve belime gelen saçlarımı geriye attı
"Tamam bana anlatabilirsinz daha iyi misin" nefesimi düzene sokmaya çalıştım
"Derin nefes al" nefesimi düzenlememe yardım etti
"Sonra anlatırım, biz neredeyiz?"
"Tamam sonra anlatabilirsin, bilmiyorum nereye gittiğimizi söylemediler" kafamı salladım ve doğruldum, herkes daha doğrusu kalan herkes buradaydı Teresa Noha ile beraber oturuyordu Minho ve Newt bizi izliyordu, Zart ve Tava diğer iki çocukla beraber konuşuyordu, Newt bana doğru eğildi
"İyi misin"
"Evet, evet iyiyim sadece kötü bir rüyaydı" Newt gülümsedi
"Kabustu yani"
"Hayır, kötü bir rüyaydı"
□□□□
Soluk soluğa uyandım, yine aynı kötü rüya; babamın öldüğünü görüp duruyordum ve bu merkez binaya teyzem ve annemin yanına geldiğimizden beri oluyordu, odada 4 kişiydik ama teyzem daha fazla kişi geleceğini söylemişti, şu an ben, abim, minho ve yeni gelen Tava diye bir çocuk ismi çok garip geliyor bana Tava. Abim yine sesimi duydu ve üst kata ranzama çıktı,
"İyi misin prensesim?"
"Iyiyim prensim, sadece kotu bir rüya gördüm"
"Kabus gördün yani"
"Hayır prens bey sadece kötü bir rüyaydı"
"Neden kabus demeyi hep reddediyorsun Luna"
"Çünkü kabus çok karanlık gibi geliyor ama kötü rüya dersem ne biliyim daha yumuşak ve sanki gelip gider gibi ama kabus gitmez gibi geliyor"
"Ben olduğum sürece hiçbir şey kafanda kara bulutlar bırakamaz" güldük ve abim beni kollarının arasına aldı uykuya dalmadan önce bir nevi sloganımız olan şeyi söyledik
"İstediğin zaman buradayım, ihtiyacın olduğu her an, sen çağırdığında yanında olacağım"
□□□□
"Luna?" Olabilir miydi, Newt benim abim olabilir miydi, ya sadece rastlantı ise, bu da bir ihtimaldi sonuçta, her ne kadar onun benim abim olduğuna inanmak istesem de hemen inanamazdım bazı şeylerin kesin olmasını beklemek zorundayım
"Efendim?"
"İyi olduğuna emin misin? Dalıp gittin."
"Evet, evet çok iyiyim, teşekkür ederim" helikopter sert bir şekilde yere indi ve yanımızda duran adam bize inmemizi söyledi, helikopterin kapısı açıldığında gece karanlığında olduğumuzu gördüm, çöldeydik galiba, çölün ortasında ağzı burnu kapalı adamlar bizi helikopterden hızla indirdi, Thomas yanımdan hiç ayrılmadı ama o an Chuck'ın bana verdiği oyuncağın yanımda olmadığını fark ettim,
"DURUN" bağırıp geriye koştum ve Thomas da arkmadan bağırıyordu
"LUNA, BURAYA GEL"
"BEKLE" hemen helikoptere dönüp Chuck'ın oyuncağın aldım ve tam aldığım sırada bizi indiren adamlardan birisi beni çekti
"BUNA VAKTİMİZ YOK İLERLEMEN GEREK" kafamla onaylayıp elimi yüzüme sper ettim ve Thoamsa koştum, beni tuttu
"Luna bunu yapmaktan vazgeçmen gerek"
"Chuck'ın oyuncağını orada bırakamazdım" dedim ve elimdekini gösterdim elimi daha sıkı tuttu ve beni kendine çekip belimi tutarak ilerlememe yardım etti bir yandan beni tutuyor bir yandan da elini yüzüne sper ediyordu ben de bir elimi Thomas'ın beline attım ve aynı şekilde elimi gözüme sper ettim. Biz giderken arkadan bağırış sesleri geldi
"DELILER"
"GELİYORLAR" bir tane adam bize doğru geldi ve bizi hızlı yürümemiz için iteklemeye başladı
"DOĞU TARAFI, DOĞUDAN GELİYORLAR" bizi tutan adam elini silahına attı ve bize son bir kez gitmemizi söyleyip arka tarafa yardıma koştu, etrafta olan tek ışıklı ve kocaman yapıta bakıyordum her yere ışık saçıyordu hepimiz içeri girdik ve kapılar kitlendi önce kitlenen kapılara baktım sonra etrafıma baktım, herkesin yüzünü teker teker taradım, herkes buradaydı içim bir nebze olsun rahatladı etrafıma bakınca şok oldum arabalar çalışan koşturan insanlar, öne doğru birkaç adım ilerledim herkes arkamda benimle aynı şaşkınlık ile etrafı inceliyordu. Sonra bir tane adam bizi beklememiz için malzeme odası gibi bir yere götürdü, herkes bir köşeye çekildi Thomas sağ köşeye yere oturdu ve ben de yanına gittim, Minho yatak gibi bir yere uzandı ve geri kalan herkes yere oturdu, Thomas kulağıma eğildi
"Şimdi ne olacak"
"Hiçbir fikrim yok"
"Ne olursa olsun benimle kal"
"Tabii ki seninle kalacağım"
"Korkuyor musun?"
"Biraz, peki ya sen?"
"Sadece sana bir şey olacak diye korkuyorum"
"Beraber olduğumuz sürece ikimize de bir şey olmayacak" dudaklarından beni onayladığını gösteren minik bir mırıltı çıktı sonra beni yanına daha çok çekip ona daha çok yaklaşmamı sağladı, boynuma eğilip minik bir öpücük kondurdu, kafamı omzuna yasladım ve yanağını öptüm kollarının arasında olan bedenimi sanki birisi ondan alacak gibi sıkı tutuyordu, kafamı kaldırıp etrafa baktım, Teresa Noha'nın kucağına oturmuştu bu hafifçe sırıtmama sebebiyet verdi ve Newt yanımıza geldi, o gelince oturuşumu değiştirmek için Thomas'ın kollarının arasından çıktım ve sırtımı Thomas'ın omzuna yaslayıp Newt'e döndüm, Newt yanımıza oturdu
"İyi misiniz?"
"Evet şu an gayet iyiyiz, sen?"
"Ben de iyiyim, Luna eğer sakıncası yoksa seninle biraz konuşabilir miyim" Thomasa döndüm bana biraz huzursuz ve kızgın bakıyordu ama kafasıyla onayladı
"Tabii ki" dedim ve kalktım.

Labirent:Denek A1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin