13

9.5K 406 66
                                    

Sidelya Özkan'dan Geçmiş

20  yıl önce...

Salıncakta ayaklarımın yettiği kadar bir ileri bir geri sallanmaya çalışıyordum.

Yetmediği için çok yavaş sallanıyordum elbette.

O sırada birisi salıncağımı arkadan itti.

" Hii! " diye bir ses çıktı ağzımdan
o şaşkınlıkla.

" Benim Sidel. "

Kızgınlıkla dönüp ona baktım.

" Benim adım Sidel değil, Sidelya bir kere! "

Bilmişliğime güldü.

" Sende bana Karahanlı diyorsun. Benim adım da Korel. Onu ne yapacağız minik? "

" Ben senin ikinci adını daha çok seviyorum. Ayrıca sensin minik! "

Arkamdan beni sallarken güldü.

" O benim soyadım, adım değil ki. "

" Akıllım-  " diye başladım cümleye salıncağın demirine tutunurken.

" Soy-ad. Üstünde adı. Ay o söz öyle miydi? Tam tersi miydi? "

Bir kez daha güldü.

Çok güzel gülüyordu.

" Adı üstünde. Ters söyledin. "

" Neyse işte. Adı üstünde soy-ad. Demek ki o da bir ad ki, içinde
ad sözcüğü var. "

Kendimden emin bir şekilde kurduğum cümleye kahkaha attı.

" Çok komik bir kızsın Sidel. "

Bende gülümsedim.

" Neyse- " dedim utançtan kızaran yanaklarımı fark edip konuyu değiştirerek.

" Ben senin soyadını seviyorum o zaman. "

Dudağının bir kenarı kıvrıldı.

" Çok istersen ileride
senin olabilir. "

Kaşlarımı çattım.

" O nasıl olacak ki? "

" Annem dedi ki; insanlar evlenince kocalarının
soyadlarını alıyorlarmış. Yani eğer benimle evlenirsen benim soyadımı alabilirsin. "

Buna üzülmüştüm.

" Ne oldu minik? "

" Ama ben seninle
evlenmeyeceğim ki... " ayağımı yere sürttüm.

Kaşlarını çattı çocuk.

" O niyeymiş, benden iyi koca mı olur kızım? "

" Ama ben Kuzey'i seviyorum. "

Bunu söylediğim gibi Korel beni sallamayı bıraktı.

" Ne demek Kuzey'i seviyorum?
O kim ki? "

Derin bir nefes aldım.

" Okul arkadaşım. Bana silgi vermişti.
Yanımda oturuyor. Çok iyi birisi. "

Korel'in kaşları iyice çatıldı.

" Benim de var bir sürü silgim. Bende veririm sana silgi, hatta daha çok veririm. Ne olacak? "

Yıldız ÇiçeğiWhere stories live. Discover now