Bölüm • 16

488 57 18
                                    


Selamlarrr

Keyifli okumalar 🤍

••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Bakışlarımı tekrar önümdeki bedene çevirmiş bütün endişelerime rağmen söyleyebilmiştim.

"Mühürlenelim"

Utanç, çaresizlik ve tedirgin ya da farklı bir his, bilemiyorum. Söylediklerimden sonra hemen önümde duran bedenin donuk bakışları nedeniyle ne hissedeceğimi kestiremiyordum. İyi bir şey mi yapmıştım yoksa çok mu rezil duruyordum bilmiyorum. Ortamdaki saçma sessizlik yüzünden de söylediklerimden her dakika pişman olmamı sağlıyordu.

Jungkook, suratıma bakıyor ve hiç bir şey söylemeden öylece duruyordu. Şaşırmış mıydı, kızgın mıydı? Hiç anlaşılmıyordu.

Evet, belki söylediklerim çok süper bir şey olmayabilirdi ama aklıma başka hiç bir şey gelmiyordu. uzun süre düşünme fırsatım da yoktu bu yüzden aklıma gelen ilk planı hayata geçirmiştim. Sonuçlarında neler olacağını, neler çekeceğimi bile düşünecek zamanım yoktu, gördüğüm o saçma ve korkunç rüya beni çok etkilemişti.

Daha fazla bu saçma sessizliğe katlanamadığımı hissettiğim de olduğum yerden ayrılarak yavaş adımlarla yatağıma oturdum. Konuşmam gerekiyordu ya da onun bir şeyler söylemesi gerekiyordu, bilmiyordum. Beynim dağılmıştı resmen, düşünemiyordum.

"Bir şey söylemeyecek misin?"

Bir anlık cesaretle sorduklarım ile Jungkook da ayakta dikildiği yerden ayrılarak yatağımın hemen karşısındaki tekli koltuğa yönelmişti. Şu an ikimiz de birbirimize bakacak şekilde oturuyorduk.

"Taehyung, ne dediğinin, ne istediğinin farkında mısın sen?"

Değildim, farkında değildim. Bunun sonunda nereye gideceğimizin, ne olacağımızın farkında değildim fakat babamın sinirden deliye döneceğinin çok iyi farkındaydım. Belki yaptığım şey yanlıştı ama daha fazla şüpheyle ve belkilerle zaman kaybedemezdim.

"Taehyung mühürlenmekten bahsediyorsun bana, bu ne demek biliyorsun değil mi?"

Gerginlik ile ellerimi bacaklarıma atarak istemsizce elimin altındaki kumaşı sıkmıştım.

"Tabiki biliyorum, umarım sende işlediğin suçun nasıl bir cezası olduğunu biliyorsundur"

Hemen karşım da koltukta oturan beden hışımla ayağa kalkmış ve öfkeyle nefes vererek bir kaç adım da yanıma gelmişti. Kafamı hafifçe kaldırarak afallamış bir şekilde bakışlarımı önümde duran bedene çıkardım. Yanlış bir şey dememiştim ama bir anda öfkelenmişti.

"Eliniz de hiç bir kanıt olmadan nasıl suçu benim üzerime yıkabiliyorsunuz? Mesela baban, neye dayanarak içeriye aldı beni? Eminim bunu kendisi de bilmiyor."

Aklıma dolan şüpheyle yavaşça oturduğum yerden doğrulmuştum. Haklıydı, bunu babama sorduğumda da bir cevap alamadan gitmişti. Peki o zaman neden Jungkook zindana atılmıştı?

"Neden şu an cezalı olarak duruyorsun bende bilmiyorum ve bunu senin için yapıyorum."

Jungkook, iki elini birden omzuma atarak nazikçe okşamış ve az önceki öfkeli suratına nazaran hafifçe gülümsemişti.

A lost omega ~ 𝑇𝐾Where stories live. Discover now