☆ 12

899 119 190
                                    

gecen bolum liskook yoktu diye beni linclememeniz icin yarin atacagim bolumu bugun atiyorum 👀 yarin ki bolum icin ilham gelmezse ben nanay kizlar

neyseeee uorumlarinizi bekliyorummm 💗

-

Los Angeles, 10:20

"Mingyu, düzgün davran şu çocuğa, Jimin'in beceremediğini biz becereceğiz şimdi."

Jungkook bıkkınlıkla arabadan inmeyi beklerken Jennie ve Mingyu bir anda onu bırakıp tartışmaya başlamışlardı. "İttirip durmasana adamı! İncittiği omzunun ağzına sıçtın."

Jennie gözlerini kocaman açıp Jungkook'a bakmıştı. "Bebeğim! İyi misin?"

Jungkook sabırla nefes alıp birden bağırdığında ikisi de irkilmişti. "Değilim! Delirttiniz lan beni!"

Taehyung dayanamayıp arabadan indiğinde Mingyu ve Jennie geri çekilmişlerdi. Jungkook'u hastaneden taburcu etmişler ve şimdi de eve sokmaya çalışıyorlardı. Ciddi bir şeyi yoktu, sadece omzunu incitmiş ve yüzündeki ufak tefek yaraları vardı. Birkaç haftaya toparlayacağını söylemişti doktor, zaten turnuvalara katılamıyordu.

"Tutun bana," diyerek Jungkook'un kolundan tutmuş ve yavaşça arabadan inmesine yardımcı olmuştu. Taehyung koluna girerek ona yardımcı olduğunda Mingyu da çantasını almıştı.

"Onun refakatçisi bendim! Beni bekleyin." diyerek peşlerinden koşmuştu Jennie. Jungkook bir an önce bu ortamdan kurtulmak istercesine hızlı hızlı yürüyordu fakat ağrılarından dolayı yürüyemiyordu.

"Seni hastaneye götüren kimmiş? Ona öpücüklü bir teşekkür edeceğim." Jennie'nin bunu demesiyle Taehyung adımlarını durdurmuş ve kaşlarını çatarak ona bakmıştı. "Öpücüklerine sahip çık, milletin başını yakma."

"Iy maço erkek," diyerek yüzünü buruşturdu Jennie. Taehyung derin bir nefes alırken zili çaldı. Evde hizmetlinin olması lazımdı. Zil yetmeyince yumruklamaya başladı. Aniden kapı açıldığında eli havada kalmış ve kendini düzelterek geri indirmişti.

Jungkook kapıyı açan kişiyi gördüğünde en içten şekilde gülümsemişti. Tüm yaralarına rağmen. Lalisa, ona kocaman gülümsemesi ile bakıyordu. Hastanedeyken elbette yanına gelmişti. Fakat çoğunlukla geceleri o uyuduğu zamanlar geldiği için onu pek fazla görememişti.

"Jungkook, iyileşmişsin!" diyerek boynuna atladı. Jungkook gülümseyip kollarını beline sardığında, "İyileştim." demişti. İşte şimdi, tam anlamıyla iyileşmişti.

Hala birbirlerine sarılırlarken Jennie imayla konuştu. "İki arkadaş bu kadar uzun süre sarılmamalı." Lalisa kızaran yanakları ile geri çekildiğinde Jungkook kuzenine sevecen bir bakış atmıştı.

"Şey," diyerek konuşmaya başladı Lalisa. "Jennie bana evin anahtarını vermişti. Anlamadığım bir şekilde bana 'gir, kullan.' dedi. Her neyse!"

Jennie yakalanmanın verdiği telaşla gülmeye çalıştı. "Barbie girl, sen neden sır tutamıyorsun?" Lalisa mahçup bir şekilde onlara baktı. "Yanlış bir şey mi söyledim?"

Jungkook hemen başını iki yana sallayıp elini tuttu. "Hayır, bebeğim. Jennie saçmalamayı seviyor." Lalisa onun koluna girerek içeri geçmesine yardımcı olurken Jennie sırıtarak Taehyung'a baktı. "Bende senin bebeğin miyim?"

Taehyung onun bu flörtöz tavrına aynı şekilde karşılık vererek sırıttı. "Elbette, bebeğim." Jennie saçlarını savurup kıvırta kıvırta yanından geçtiğinde Mingyu gözlerini kocaman açmış olanları izliyordu.

storm fire Where stories live. Discover now