KOMİSER BEY | texting ✓

1.5

Keyiflii ciciş okumalarrrrr💕💞

***
"Ya inanamıyorum Gamze ya. Şaka gibi resmen. Aynı durumda olsak o benim verdiğim tepkinin çeyreğini bile vermezdi. Ben yine sakin kaldım be." Dün akşamdan beri tek konumuz Barlas ve son derece genişliğiydi. Kelepçesi kaybolsun pisliğin.

Gamze saçlarını toplarken yatağının üzerinde oturmuş yarım saattir aralıksız Barlas'a saydırıyordum. Dün gece uyuyamamıştım, tüm gece bana yazdıklarını defalarca okumuştum, onun fotoğraflarını silip dayanamayıp tekrar çöp kutusundan yüklemiştim. Sabaha karşı uykuya daldığımda yine erken uyanmıştım. Benim gibi birinden uykularımı çaldığı için burnundan getirecektim onun.

"Liya bebişim sen uzatmışsın konuyu ama Barlas abim tamamen haksız. Yani orta yolu bulmaya çalışırken, olgun davranmak yerine saçma sapan davranmış." Yatağında yanıma gelip yanağıma öpücük bıraktı.

Dudak büzüp, "Ama kırdı Gamze. O sözleri gerçekten duymak berbat hissettirdi," dedim aklıma yazdıkları geldiği için sinirle. Dün gece gözlerim dolmuştu ama bir erkek için ne olursa olsun ağlamayamazdım.

Geziye dünden sonra hayatta onunla gitmezdim. Geleceğini düşünmüyordum zaten. Gamze'nin yanına gelmiştim bende hazırlanıp. İlk kez önemsiz giyinmek ufak çaplı kalp krizi sebebi olabilirdi ama içimden gelmemişti hazırlanmak. Rimel sürene kadar bile defalarca durup sonra sürmeye devam etmiştim.

Halim içler acısıydı.

Hava sıcaktı. Kot şort ve beyaz kare yaka bodyimi giymiştim. Kumral saçlarımı sıkı bir şekilde at kuyruğu toplamıştım. Normalde özenirdim çünkü ben kendime bakmayı severdim. Dış görünüşe önem veren biriydim ama bu özelliğim hep yanlış anlaşılırdı. Kibirli yada egolu değildim. Sadece insanların giydikleri kıyafetleri incelerdim. Dış görünüş olarak tiplerini asla konu bile yapmazdım. Yapılmazdı zaten.

Gamzenin üzerinde ki kısa fıstık yeşil tuluma bakarken saçlarıyla ne kadar uyumlu olduğunu düşündüm. Kızıl saçlı, yeşil gözlü güzel bir kızdı Gamze. Ama benimdi. Tamamen benimdi kimseye vermezdim.

Boynumu esnetip, "Birde gezi için çağırdım ben onu. Gerizekalının tekiyim harbiden ya," diye söylendim kendime.

Gamze güldü. Yüzüme bakarken elini ağzına kapatıp gülüşünü dizginlemeye çalıştı ama pek başarılı olduğu söylenmezdi. "Ya niye gülüyorsun?" Kolunu çimdikleyip kaşlarımı çattım.

"Çok tatlısın Liya ama Barlas abim o geziye gelir." What dedin gülüm?

"Ne demek gelir?"

"Bayağı gelir çünkü Serkan'ın da orada olacağını biliyordur. Tahmin eder. Hem gönlünü almak için hemde Serkan yüzünden gelir."

Yerimde kıpırdanıp saçlarımın üzerini kaşıdım. Gamze gözlerini kapatıp açarak, "Gelir," diye mırıldandı. Saçma bir heyecan vardı içimde çünkü gelecek olma ihtimali hoşuma gitmişti. Benden özür dilerse uzatmazdım küskünlüğü ama konuyu enine boyuna eşelerdim.

"Ay hadi gidelim." Evden çıktığımız da beraber çağırdığımız taksiye binip gezinin olacağı ormana sürmesini söyledik. Gamze başını omzuma yaslayıp çekinmeden Ufuk'a yazdı gözlerimin önünde.

Gözlerimin önünde birbirlerini seviyorlar anne. İmdat.

Yakınım bile olsa onların özeli beni ilgilendirmezdi. Kendi telefonumu çıkarıp Instagram'a girdim. Anasayfama düşen gönderileri beğenip biraz video izleyip çıktım oradan. Taksici amca sonunda gezi yerinde arabayı durdurunca ücreti ödeyerek indik.

Okuldan olanların toplandığı alana gittik Gamze'yle. Hepsi çardaklara oturmuş Burçin Hanım'ın anlattıklarını dinliyorlardı. Burçin Hanım'ın görüş açısına girdiğimiz de selam verip bizde çardaklarda boş olan yere oturduk.