KOMİSER BEY | texting ✓

3.8

Ay sınır geçilmiş atayım dedim bebişlerime😽 (bu emoji tam olarak size sevgimi anlatıyor. Hepinizi öpim derken şaka yapmıyordum...

100 oy, 100 yorum (satır arası)

Sınır geçilsinde diğer bölümü de atarım bebişlerimm ♥️ keyifli okumalarrr

***
Yüzümde hissettiğim dokunuşlarla gözlerimi zorlukla araladım. Barlas alnıma bir öpücük kondurup, "Günaydın sevgilim," dedi. Yeni uyandığımdan üzerimde ki uyku mahmurluğu gözlerimi bile zorlukla aralamama neden oluyordu.

"Günaydın, saat kaç?"

"Altı buçuk." Başımı sallayıp gözlerimi ovaladım. Erkendi henüz. Barlas'ın hafifçe çıkan sakallarına ellerimi bastırıp, "Seni sakallı görmek de varmış," diye takıldım ona.

"Ben sakal bırakan biriyimdir Liya." Kafasını kendime çekip dudaklarına uzun bir öpücük hediye ettim. Elim istemsizce dağınık duran saçlarının arasına karıştı ve daha çok dağıttım onları. Yumuşak saç tutamları daha fazla dokunmak istememe neden olmuştu.

"Gel bakalım önce yüzümüzü yıkayalım." Yataktan kalktığında beni omzuna atmıştı. Tersten dururken kalçasına şaplak attım. Barlas'ın, "Rahat dur," demesini göz ardı edip sırtına bıraktığım tırnak izlerine baktım. Adamın sırtını deşmiştik resmen.

Beni indirmeyip lavaboya oturttu. Odamın en güzel yanı içinde banyo ve tuvaletim olmasıydı. Aynaya omzumun üzerinden bakıp şişmiş göz altlarımı ve kızaran dudaklarımı inceledim. Barlas iki yanımdan kollarını yaslayıp aynadan ikimizin görüntüsüne baktı. Kollarımı boynuna dolayıp bacaklarımı ayaklarına doladım. Biraz daha yaklaştı bana. Ayaklarımı hareket ettirdiğimden dolayı hissettiğim sızlama ile yüzümü buruşturdum.

"Noldu?" Barlas endişe içinde yüzüme bakıp yanağımı okşadı. Utanma sıkılma huyumu terk etmiş olsam da şimdi böyle sorunca verecek cevap bulamamıştım.

Barlas, "Anladım," dedi şakağıma öpücük bırakıp geri çekilirken. Musluğu açıp kendi yüzünü yıkadı önce. O yüzünü yıkarken sırtının görünen kısımlarından bıraktığım tırnak izlerine baktım yine. Boydan boya derin tırnak izleri vardı. Hoşuma gittiği inkâr edilemez bir gerçekti. Yanıma gelip çenesinden göğsüne damlayan sulara baktım.

"Gel hadi senin de yüzünü yıkayalım." İtiraz etmeme fırsat tanımadan yüzümü nazikçe yıkadı. Bu tuhaf gelsede güzel hissettirmişti.

Odama dönüp kendi havlumla yüzümü sildim. Barlas gelmeden ertesi gün hapı da aldım çünkü dün ikimiz de korunmadan sevişmiştik. Barlas odaya girdiğinde onun için çıkardığım havluyu uzattım. Kendi yüzünü silip yerden pantalonunu alıp giymeye başladı. Yatağın ucuna oturup onu izledim. "Gidecek misin?" Kemerini koltuktan alıp takarken, "Eve gidip üzerimi değiştireyim. Sonra emniyete gireceğim," diye açıkladı.

Derin bir nefes alıp kazağını giymesine baktım. Eğilip alnıma dudaklarını bastırdı ve, "Akşam yanına gelemem ama yarın seninleyim," dedi. Dudaklarımı büzüp, "Çok mu yoğunsun?" diye sordum.

Sıkıntıyla iç çekip, "Uzun zamandır peşinde olduğumuz bir uyuşturucu baronu herif var. O yüzden akşam gelemem," dedi. Üstü kapalı söylediği şeyleri anlamıştım. Polisti o. İşleri yoğundu elbette ama alıştığım için gelmemesine üzülmeden edemedim.

Barlas gittikten sonra uykum kaçtığından bugün olacak sınava biraz çalışmak için masaya oturdum ve ailem uyanana kadar ders çalıştım.

**
"Anne tamam dört tane kolum yok yavaş ol." İki elimde tuttuğum börek tabaklarını masaya taşırken bir yandan Şahinaz yengem ve Zühre yengemin tartışmalarına kulak verdim. Bu ailede en sevdiğim şey şüphesiz yengelerimin atışmasıydı.