Kısa bir bilgilendirme geçmek istiyorum. En son attığım bölümü kontrol etmemişim düğünün "yarın" olduğunu belirttiğimi düzenleme yaparken fark ettim. Buradan yanlışı düzeltip devam ediyorum.
"Düğün ne zaman?"
"İki hafta sonra"
Sanırım sorunlu bir düğün bizi bekliyor..
...
Çalışanlar dikkaet çekmemesi adına siyah kumaş patolon ve beyaz gömlek giyiyordu. Bunun sebebinin ise daha önce bir çok müşterinin taciz ya da taciz edici laflar görmesiymiş. Üniversitenin, aynı zamanda işiminde üçüncü günüydü. Diavoloyu bir kaç kez görmüş ama bakmadan geçip gitmiştim. Beni koruma bahanesine sığınarak aynı çatı altında tutması hala saçma geliyor. Bir adamın dükkanını yakmıştı. Ama o tacizciydi ve haketmişti. Daha fazla ne kadar kötü olabilirdi ki?
Tıp dersleri ağırdı. Uygulamada sorun yaşamasamda ezberlenecek çok şey vardı. Tabii babam bana üç tane koca koca ansiklopedi ezberletmişti ama şu an terimlerin isimi değişikti. Tıp ilerleyen bir şey. Bir de bu terimlerin italyancası var tabii...
...
Tekila dolu tepsiyi yoğun müziğin arasında masaya götürüp bıraktım. Bar sehpasında yaklaşık iki saattir oturan Emma tüm barı içmişti. Onu bu halde görmek canımı sıkıyordu. Emma Gabriele cidden aşık gibiydi ve evleneceği haberi onu yıkmış gibi duruyordu..
Durdurmayı denedim ama uzaktaki güvenliklerden biri kolumdan çekip annem bile olsa içerken durduramayacağımı söylemişti. Sıkıntı şu ki güvenlik görevlisi yerinde değildi. Bir daha görmemiştim. Görsem ağzının payını falan verecektim ama yoktu.
...
3. kişi
İri cüssesiyle, adamı gölgesi altında bırakmıştı.
"Hangi eliyle dokunmuştu Tom?" Sesindeki tını çok farklıydı. Tam bir Şeytan misali..
İsmide buradan geliyordu. Kurbanlarını yakıyordu. Üstüne üstlük kendinde geliştirdiği işkence yöntemleride vardı tabii.
"Sol eliyle efendim." Tom beş adım gerisinde duruyordu. Kural.
Cinayet anında kimse beş adımdan ileride duramaz. Kendinde koyduğu kurallarda vardı tabii. Yılların verdiği tecrübeyle hiçbir insanın bu görüntülere katlanabileceğini düşünmüyordu ve beş adım gerisinde durduruyordu.
Diavolo gözleri bağlı olan adamın sol kolunu tuttu. Zavallı Adam durumdan, bi'haberdi. Şanlı ki kızın kolunu yalnızca tutmuştu. Daha ileri gidip ona vurmuş olması düşüncesi bile deli etti Diavoloyu. Sol kolunu zorlanmadan kırdı. Adam derin bir acı çığlığı atarken Diavolo fısıldadı.
"Bir daha o kıza dokunmayı bırak. Beş metre yanından dahi geçersen o soluğunu senden alırım." İlk ve son sözü bu oldu. Adamı acısıyla baş başa bırakıp içeriyi terk etti.
..
En fazla ne olabilirdi ki?
...
Gabriel küvezdeki bebeğe bakıyordu. Durumu şu an gayet iyiydi. Prenses yavaşça araladı gözlerini. Ona durumu açıklamışlardı. Ama durumu mecburiyete tabi yuyarak yapmışlardı tabii. Sanki Gabrielde mecburmuş gibi.
"O kız nerede?" Diye sordu hafif ses tonuyla.
"Hangi kız?"
"Yeşil gözlü. Kumral saçlı-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ve Bir Italiano(+18)
Teen Fictionİtalyan bir mafya... Başka açıklamaya gerek var mı? Ters köşelere doyamayacağınız. Her an şaşırarak sürükleneceğiniz bir kitap hayal edin.. Sonra okumaya başlayın.
