"Nasıl yani?" Anlamayarak ortaya attığım bir soruydu.
"Kafana estiği gibi davranıp canını tehlikeye atamazsın Arya."
"Orayı geç Diavolo. Sen ve Dünya aynı anda olmuyor da ne demek?"
"Siktimin dünyasını hiçe sayıyorum demek."
Hala anlamıyorum.
"Anlamıyorum diavolo. Düzgünce açıklar mısın."
Ayağa kalktı. Ay Işığı aydınlatıyordu içeriyi.
"Bir plan vardı hatırlıyor musun? Altı yıldır uğraştığım."
Kafa salladım.
"Prenses bunun piyon aşamasıydı. Ama ben o piyondan bir adım daha öne atamadım."
"Ben sana bu yüzden uzak kalalım dedim Diavolo. Yapacak işlerin var. Uçuk geliyor bana göre ama farkındayım. Dünyaya sözün geçiyor."
"Yanında olmazsam tehlikede olursun."
"Sen demedin mi eşler kutsaldır diye?"
"Evli değiliz Cara mia. Hala güvende değilsin."
Kısa bir sessizlik oldu.
"Tamam. Git yarın ayarla. Evlenelim. Ama yine ayrı duracağız. Gideceksin işlerini halledeceksin. Düzenini oturtacaksın.. Öyle geleceksin."
"Anlamıyorsun." Dedi kısık bir sesle Diavolo.
"Sandığın kadar kısa bir süreç değil." Gözlerimi sıkıca yumup geri açtım.
"Kaç ay?" Dediğimde hafifçe gülümsedi.
"Yıl." Dedi Diavolo.
"Ölçemeyeceğim bir yıl..."
Kafa salladım.
"Anlıyorum Diavolo. İnan bana.. Engel olmak son isteyeceğim şey."
"Benim canımın güvenliğini sağlıyoruz çünkü ölmeye niyetim yok. Fakat tek bir şartım var.."
"Bana planını anlat diavolo. Bilmek istediğim tek şey bu."
Baş parmağı dudağımın üzerinde gezindi.
"Kahve yapayım sen giyin ve aşağı gel."
Kafa salladım.
Yavaşça odadan çıktı.
...
Yavaş adımlarla yanına ukaştığımda Koltuğa bağdaş kurarak oturdum ve kupayı bana uzattı.
"Dinliyorum" Dumanı tüten kahveden küçük bir yudum aldım. Boğazımı ısıtarak indi aşağı.
"Öncelikle her şeyi anlatamam ama temelinden bahsedebilirim sana."
"Bana karşı oluşturulmuş sayısız örgütlenme var."
"Yer altında ve yer üstünde yaşanan benden bağımsız olaylar var. Dünya yaşanılır bir yer olmaktan çıkıyor güzelim.. Tüm ülkelerin adalet sistemi değişecek. Eğitim sistemleri değişecek. Haklar eşitlenecek. Bunlar en basitleri onun haricinde.. Üst düzey- Bu kelimeden nefret ediyorum. Üst düzey Tarikatlar yani Mafyalar var. Kendilerine özel adaları var. Ve ellerini kollarını sallayarak ahkam kesiyorlar. Çoğu tanıdığım ve izinli yapılan olaylar. Fakat işin kirli yüzü de var."
"Söylesene Acun ılıcalı mısın sen!"
"O adamı tanıyorum. Uçak takası yapmıştık. Her neyse."
"Savaşlar var. İç ve dış savaşlar."
"Kadın ticaretleri var.. Küçük kız çocukları dahil.."
"Altı yıldır her bir taşı yerine koymak için doğru zamanı bekliyordum."
"O doğru zaman geçiyor Cara mia.."
"Rusya-Almanya-Amerika arasında sürekli gidip gelmem gerekiyor. Ve buna başlarken kimliğimi açıklamam gerekiyor. Diavolo olduğumu öğrendikleri an sana üşüşecek olan çok fazla düşmanım var. Ve ben her yere kafam estiği gibi seni sürükleyemem.."
"Evlilik kurtarmaz diyorsun."
"Kurtarıyordu.. Bir kaç gün öncesine kadar.."
"Neden artık kurtarmıyor?"
"Söyleyemem güzelim Üzgünüm. Ruh sağlığın için bilmemen daha iyi."
"Tahmini kaç yıl?" Dediğimde sesim kısık çıkmıştı.
"Beş." Gözlerim büyüdü.
"Ya da on."
"Beş ile on arasında bel rakam fark okduğunu sana söylemeli miyim?!."
"Yirmi altıncı yaş doğumgünün." Dediğinde gülümsedim.
"O halde bir planım var." Dedim muzip bir ses tonuyla..
"Öleceğim."
Gözlerini kıstı.
"Gökte de yerde de bana rahat yok değil mi? O zaman düğün günümde öleceğim." Jeton yeni düşmüşe benziyor.
"Sahte bir ölüm... Sadece sen bileceksin gerçekçi olması adına.. Ardından söylenmesi gereken kişilere söyleyeceğiz. Ve uzun, geçici bir vedayla yollarımız ayrılacak.. Ve sen yaş günümde benim karşıma çıkacaksın. Duydun mu Russao. Yoksa seni bulurum."
"Sen" Dedi belimden tutup kendisine çekerek.
"Başıma gelmiş en anlamlı şeysin.."
Gülümsedim.
"Beni altı yık bekleyecek misin?-"
"Ben bir ay bu yüzden gitmek istedim.. Çok zorlanıyordun. Ama bir ay yeterli değilmiş.."
"Eğer daha kısa halledebilirsem halledeceğim Cara mia.. Fakat italyada kalmaya devam edemezsin."
"Kanada da okuyabilirim. Bir saç kesimi ardından lens ve saç boyası ile çözülür. Kanadanın eğitimi kadar güzel bir yer yok.." Gülümsemeye çalışsam da ağlamamak için zor duruyordum.
"Özür dilerim Cara mia..." Elimle dudağını kapattım.
"Cara mia.." Dedim gözümden bir damla yaş süzerken.
"Sen mükemmel bir sevgilisin.." Dedim ve elimi indirip dudaklarını öptüm.
