Ve Bir Italiano(+18)

~5678~

Canlı yayın: İngiltere Prensesi Aurora

Diavolo hışımla ayağa kalktığında ekrana bir adım yaklaştı.

Olduğum yerde buz kesmiştim.

Kamera Aurorayı net bit şekilde alıyordu. İçimden lanet ettim. Ben onun hayatını kurtarmışken onun benim hayatımı mahvedeceğini gördüğüm için tekrar lanet ettim.

Derin bir enfes aldı.

"Ben ingiltere Prensesi Aurora Windsor. Ailemi bir süikast sonucu kısa süre önce kaybettim. Süikast gecesi abim Cedric Windsor'da hayatını kaybetti. Ama farklı bir yolla. Yasal olmayan bir kafes dövüşünde  hayatını kaybetti." Kısa bir sessizlik oldu.

"Fakat" Bir çok flaş patlıyordu. Fakat sanki flaşlar beynimin içinde patlyayıp çınlama etkisi yaratıyor gibiydi.

"Arya Bozdağ'ın bu konuyla hiçbir alakası yoktur. Abim Cedric kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Ve bu soruşturma da mahkemede sonuçlanacak. Arya benim hayatımı kurtardı. O asla bir katil değil. Gerçek katil er yada geç ortaya çıkacak."

Bir çok soru gelse de korumalar engelledi ve Aurora arkasını dönerek yürümeye devam etti.

Kalbimde duran elimi yavaşça aşağı indirdim. Diavolo derin bir nefes verdi.

"Haberim yoktu." Dedi Gabriel. Sonra mırıldandı. "İşte benim karım."

Sırıtarak baktı bana. Yüzümdeki korku bir nebze olsun azalmamıştı.

"Sıradan olmayanlar kulübüne hoş geldin." Dedi ortamı yumşatmak adına Tom dedikleri adam.

"Neydi bu saçmalık?" Sorum Diavoloyaydı. Kafasını iki yana salladı.

"Bu gün değildi. Bu aptal durum senin kontrolün altında bir ay sonra olacaktı Arya. Haberim yoktu."

"Ama olacağını biliyordun!"

"İSMİN GEÇMEYECEKTİ!" Diavolo öfkeyle gürledi. Dolan gözlerimi istikrarla geriye itekledim.

Derin bir nefes verdim.Sırtımı döndüm. Önümü dönerken gülmeye başladım. Bipolara mı dönüşüyorum?

"İnsanların ne düşündüğü umurumda bile değil. O davaya çıkacağım! Yalnızca bir cüppeye ihtiyacım olacak! Ama bu size kaşrı olan öfkemi dindirmiyor!" Öfkeyle karışık bir hırsla söylemiştim bunu. olayı çözmek zor değil. Neden bana avukatlık işini sorduklarını anladım. Henüz bir üniversite okuyorum. Ama diavolonun bir kaç sözüyle ölüyü bile diriltebileceği aşikar. Bana bu yüzden sordular. Ama bu kadar hızlı olmasını onlarda beklemiyor gibi görünüyordu. Bir davaya çıkacağım ve kendimi savunup güç gösterisinde bulunacağım. Bana önceden dosyaları ezberletedebilirler. Ama çıkıp kendimi savunduğum vakit herkes benim ve Diavolonun gücünü tekrar tadacak. 

Ne dersiniz? Bence iyi bir ikili oluyoruz?

Ama önce Diavoloya atmam gereken bir trip var. 

Arkama bile bakmadan çıktım içeriden. Arkamdan iş çevirmemesi gerektiğini öğrensin Paşa hazretleri. Sevgilisiysek bizimde bir ağırlığımız olsun. Dört koruma önümde emniyet şeridi gibi geçmemi engelledi koridorun ilerisinde.

"Çekilin."

"Başkasından emir almıyoruz." Altı kere bu dialog geçti aramızda.

"Çekilin." diye bir ses geldi ardımdan. Korumalar ikişerli olarak kenara çekildiler.

"Halletmen gereken önemli bir iş var Diavolo. Ben Aryayla dururum." Sözlerin sahibi Kapıda beliren Gabrieldi.

"Ertele." Diyerek yanıma geldi ve kafasıyla yürümemi işaret etti.