KENDİNİ SEV ( TAMAMLANDI )

BABAM İÇİN

=İKİ AY SONRA =
Babamla annem gideli bugün tam iki koca ay olmuştu bu iki ayda onunla aramdaki ilişki daha iyiye doğru gidiyordu artık bende onu seviyordum mektuplarımızı vermeye devam ediyorduk tek iletişim yolumuz oydu onun telefonu vardı. Ama benim yoktu onunla herkes çok güzeldi zordu ama zor olan hep güzel değilmiydi? Servisten inmiş eve doğru yürüyorduk kardeşimle evin bahçesine girdiğimde amcamların balkonu kalabalıktı yaklaştıkça içlerinden birinin babam olduğunu anlamıştım. Babamla iki ayın sonunda gelmişti. Ogün ailecek yemekler yenmiş sohbetler edilmişti ve biz iki ayın sonunda babam ,annem ,kardeşim ve ben yine aynı yatakta uyumuştuk hep olduğu ve herzaman olacağı gibi;

Nihayet ortaokul üç bitmek üzereydi yaz geliyordu artık ama ben mutlu değildim çünkü üç ay ondan ayrı kalacaktım ve onunla konuşabileceğim ona ulaşabileceğim bir yol yoktu. Artık son bir yılımız kalmıştı. Lise için sınava girecektik ve ben eski dersleri sevmeyen Güneş değildim. Aksine derslerime önem verip sınava çalışıyordum. Tabi bunun en büyük sebebi Babam'dı.

=GEÇMİŞ ZAMAN=
Her yaz olduğu gibi bu yazda dağların tepesindeki. Burada ne mi yapıyoruz? Çalışıyoruz nasıl bir çalışmak derseniz bitki çayı aynı zamanda baharat olarak kullanılıp dağlarda yetişen bir bitkiyi topluyoruz. Ama ben bu durumdan hiç memnun değilim çünkü çok yoruluyorum. Dağda taşların ,çalıların ,kayaların olduğu yerlerde yürümek çok zor aynı zamanda hava aşırı sıcak ve bunaltıcı ama ben yinede elimden ne kadar gelirse anneme ve babama kardeşimle birlikte yardım etmeye çalışıyoruz. Kardeşim benden küçük olsada benden daha başarılı bu konuda üstelik bunu severek yapıyor. Babam canımıniçi o rahatsız olduğu için bizim gibi dağa tırmanamasada bastonuyla çıkabildiği yere kadar çıkıp kenarlardan yapıyor. Ona bunu yapmaması gerektiğini söylesekte bizi dinlemeyip yapmaya devam ediyor. Önceden sabah erken saatlerde gidip akşama doğru döndüğümüz bu yerden akşama doğru gidiyor, çalışıyor orada traktörün kasasına yer yatağı açıp orada uyuyoruz sabah erken saatlerde uyanıp öğle saatine kadar bu durum devam ediyor öğle yemeği yedikten sonra dinleniyoruz. Akşam güneşin kaybolmasına kadar tekrar çalışmaya devam ediyoruz. Akşama doğru geldiğimiz yeri diğer gün akşam olmadan dönüyoruz. Bu iş sadece toplamakla bitmiyor eve döndüğümüzde topladığımız bitkileri demet yapıp onları kuruttuktan sonra büyük çuvallarda biriktiriyoruz. Ve toplu bir şekilde satışını sağlıyoruz. Oradan gelen parayla ne yaptığımızı merak ediyorsanız babam her ay paraları biriktirip onları altına çeviriyor ben ve kardeşim için;
Her zamanki günlerden biri yine dağda çalışıyoruz ama bugün diğer günlerden farklı bir şey yaşanıyor babam dengesini sağlayamadığı için düşüyor. Eli parçalanıyor onun eli benim kalbim ben o gün dünyanın adaletini sorguluyor adalet varsa neden bu benim babama benim aileme uğramıyor . Eğer biri birgün baba olacaksa bu benim babam gibi baba olmalı diyorum . Çünkü elindeki imkanla elinden ne kadarı geliyorsa bunu yapan ve bunu çocukları için yapan bir baba görüyorum karşımda ben Ogün hayatla ilgili çok daha önemli bir şey öğreniyorum. Emeksiz yemek olmaz, emek olmadan yemek tatlı olmaz.
Babamın düşmesi hepimizi üzdüğü için eve dönmeye karar vermiştik. Zaten akşam olmak üzereydi eve dönmüştük. Akşam olmuştu babamı balkonda elinde bir şeyle görmüştüm. Babamın elinde herzaman giydiği ayakkabısı vardı. Onu yapıştırıcıyla yapıştırmaya çalışıyordu.
-baba ne yapıyorsun?
-ayakkabım açılmış kızım onu yapıştırıyorum
-Neden baba yenisini alsan olmaz mı paran mı yok? paran yoksa okadar altın yapıyoruz.bir tanesini bozdurup kendine ayakkabı al
-yok kızım kaç tane var biliyorsun en rahatı bu ayakkabı hem rahat hem hafif
-Olsun baba yine bulursun bu ayakkabı gibi rahatını
- Olmaz bunu daha giyerim ben hem size sana ve kardeşine yapıyorum ben onları sonra hiçbir şey yapmamışlar mı desinler yaptıklarımız ilerde senin ve kardeşinin olacak.

Babam son sözünü söylemişti. Ama ben bu sözlerini ölene kadar unutamayacaktım ne söylediklerini nede bugün yaptıklarını. Babamla bu konuşmamız benim için bir çok şeyi anlamamı sağladı. Babam bizim için herkesi yapıyordu ve bir çok şeyden vazgeçiyordu amaben ve kardeşim Babamın bizden tek istediğini yapmıyorduk. Okumak bende kardeşimde okulu sevmiyorduk. Ama ben ogünden sonra okulu sevmesemde babamı sevdiğim ve bizim için yaptıklarını gördükçe utanıyordum. Ogün bir karar vermiştim. Babam için okuyacaktım ve bunu yapmıştımda derslerimi çalışıyordum artık gece yarılarına kadar mükemmel değildi ama eskiye göre büyük bir değişim vardı. Ben okula kendim için değil babam için gitmeye başladım.