Depremsiz başıma yıkıldı evim.

32.7K 1.6K 61
                                    

Hesabımı takip edip,oy verirseniz çok mutlu olurum🌸



Derler ya, bundan daha fazla ne olabilirki?
Bende hep dedim. Hep, daha fazla ne olabilirki acaba dedim.

Hep daha kötüsü oldu.

Çok güzel bir hayatım, ailem, işim, arkadaşlarım varken 24 saatte hepsini kaybettim.

İlk, annemle babamı o lanet kazada kaybettim.

Daha sonra abim beni suçladığı için hiçbir zaman benimle konuşmadı. Onu da kaybettim.

Yetmedi, abimin ölümüyle tehdit olunup zorla Mardine getirildim.

Mardine geldikten sonra da dedim.

Artık daha fazla ne olabilir?

Ama oldu. Amca demeye bin şahit lazım adam benim son bir yılımı cehenneme çevirdi. Ne çıkıp kaçabildim, ne de orada yaşayabildim.

Nefes alırken ölümü yaşamak bu olsa gerekti.
Amcam beni abimi öldürtmekle tehdit ettiği için ilk uğursuz kaçış planımdan sonra kaçmaya cüret etmemiştim.

Artık tek umudum abimin gelip bir an önce beni bulmasıydı.

Ve gelmişti.

Ya da ben öyle sanıyordum.

Sırtımın hafif yumşak bir yerde olması, etrafdaki makine sesleri ve de tanıdık kokuyla hastanede olduğumu anlamıştım.

Makine sesleriyle yanı sıra birinin nefes alış verişlerini de duyuyordum. Abim miydi acaba?

Uyandığımı anlaması için gözlerimi açmam gerekiyordu lakin korkuyordum. Ya abim değilse. Ya yine o cehenneme geri dönersem diye çok korkuyordum.

Ne olursa olsun o eve dönmeyecektim!

Yavaşca gözlerimi kırpıştırarak gözlerimi açmaya çalıştım. İlk olarak görüş açıma beyaz tavan göründüğü için sırt üstü yattığımı anladım. Başımı hafif yan döndürdüğümde takım elbiseli birinin sandalyede oturduğunu gördüm ama bulanık gördüğüm için kim olduğunu anlamamıştım.

"Abi, sen mi geldin?"

Kısık sesimle mırıldandığım için adam yerinde haraketlendi. Lanet olsun niye bulanık görüyorum ben?

Bir iki defa gözümü kırpıştırdığımda nihayet görüş açım düzene girdiği için direk takım elbiseli adama döndüm.

Bu anımı tam anlatan bir şarkı sözü vardı.

Depremsiz başıma yıkıldı evim.

Artık son ümidim de bitti. Gerçekten olmayan evim depremsiz başıma yıkılmıştı.
Yine gelmemişti. O değildi.

Adamın kim olduğunu bilmiyordum. Belkide amcam başımda dikilmesini emr etmiş olabilirdi.

Adamın endişeyle "Ne oldu? Niye ağlıyorsun? Canın mı acıyor? Ben hemen doktoru çağırıyorum bekle." demesiyle yanağımdan süzülen tek damlayı fark ettim.

Ağlıyordum.

Çaresizliğime, tükenmişliğime, yorulmuşluğuma mı bilmiyorum. Adamın hızla odadan çıkmasıyla gözyaşlarım hızını artırdı. Hıçkırarak ağlamaya başladım.

Artık gerçekten çok yoruldum.

Anne, baba görüyor musunuz? Kızınız çok acı çekiyor. Niye almıyorsunuz ki beni yanınıza?

KALBİMİN AĞASI | Mardin masalıWhere stories live. Discover now