üç

771 66 26
                                    

Bu bölüm cinsellik içermektedir.

###

Kendini fazlasıyla yorgun hissediyordu küçük. Bakışları bayıktı ve bedeninde anlamlandıramadığı bir sıcaklık vardı... Soğuk soğuk terlediğini hissediyordu.

Dün, zindanın soğuk duvarları arasına atılmıştı. Hemde sadece ismini söylediği için... Kai küçüğü zindana getirmiş, hiç bir şey söylememişti bile. Ardından demir kapıları kilitleyip gözden kaybolmuştu. Taehyung ise yere çöküp saatlerce ağlamış, yanına gelen ve tanımadığı kişilere bile pas vermemişti.

Zindan büyüktü. Ve içeride hemen hemen on beş, yirmi kişi vardı. Korkuyordu küçük olan. Hem etrafında bulunan yabancı kişilerden, hemde bulunduğu zamandan fazlasıyla korkuyordu.

Şişen gözlerine kan oturduğu vakit Tae, ağlamayı bırakmış ve kendine ayırılan yere geçerek uykunun kollarına çekilmişti.

Sabah olduğunda ise omzunda hissettiği sarsılma ile sıçramıştı. "Korkma" Demişti ardından omzunu tutan kişi. "Yemek getirdiler" Çekingen tavırlar ile küçük bir çömlekte ki çorbayı küçüğün önüne bırakmıştı. "Aç kalma" Diyerek başını eğmiş ardından geri çekilmişti.

Taehyung, dizlerinin önünde ki yemeğe bakarken ne kadar iştahsız olduğunu fark etmişti. Canı hiç bir şey istemiyordu. Bu yüzden yemeğini yememiş, olduğu yerde saatlerce oturmuştu.

Şimdi ise başı dönüyor, hem yanıyor hem üşüyordu. Halsiz aynı zamanda içinde bir ateş kol gezerken hiç hissetmediği kadar enerjik hissediyordu. Kafasını dizlerine yaslayıp gözlerini kapattığında, "çek şu feremonlarını üstümüzden" Diyerek bağıran bir kadını işitti.

Kaşları çatıldığı an o hoş lavanta kokusunun kendinden geldiğini anladı. Fazlasıyla şaşkındı bu duruma çünkü dünden beri bir fıst parfüm bile sıkmamıştı. "B-ben parfüm sıkmadım... " Sözlerinin ardından aldığı kahkahalar iyice çekinmesine neden olmuştu. Bağıran kadın, yanında bir kaç kişiyle ayağa kalkıp küçük olanın yanına geldiğinde, Taehyung korku kırıntıları oluşan gözlerini başındaki kadına dikti.

"Kalk hadi" Dedi kadın, ayağı ile küçük olanın bacağını dürtüp. Ardından sırıtarak ekledi, "Belli ki kızgınlığa giriyorsun. Rahatlatalım seni" Taehyung kaşlarını çatarken yumruklarını da sıkmıştı. "Ben hiç bir şeye girmiyorum" Diye ekledi sert çıkışarak.

"Bu yüzden deli gibi feremon yayıyorsun ortama" Yanda ki kadın alaylı bir ses tonuyla kahkaha attığında söze en arkada oturan adam daldı. "Biraz daha feremon yayarsan herkes üzerine atlayacak"

"Yürü hadi" Zorla ayağa kaldırılan Taehyung, ellerinin titrediğini fark ederken içinde tarifi olmayan bir korku vardı. Gerilmişti, kötü hissediyordu ve bunlar yetmiyormuş gibi tanımadığı insanlar tarafındab Zindanın köşesinde kalan küçük bir odaya sürükleniyordu.

"Bırakın!" Diye bağırsa da kimse onu dinlememiş aksine daha da keyifli bir hale bürünmüşlerdi. "Hey!" Arkadan gelen kalın bir ses Taehyung'u sürükleyen kadınları durdururken bütün kafalar arka tarafa dönmüştü.

Taehyung da arkasına baktığında seslenen kişinin, sabah ona yemek getiren genç olduğunu anladı. "B-bunu ona yapmayın! Bırakın onu"
Taehyung'a göre tuhaf bir kokusu olan kadın küçük olanın kolunu sıkmaya başlamış, "Seni ilgilendirmez" Diyerek Tae'yi odanın içine doğru savurmuştu.

Dudaklarından acı dolu bir inleme firar ederken Taehyung, üzerine doğru gelen kadından geri sürüklenerek kurtulmaya çalışsada başarılı olamadı.

Omega | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin