15. BÖLÜM

6 0 0
                                    

Keyifli okumalarr.

15. BÖLÜM: Gerçek Hisler Ve Olmaması Gerekenler

Bölüm şarkıları;
Göksel, Baksana Talihe
Pinhani, Beni Seni İnandır

Aşk aslında kalp ile akıl arasında kurulan bir denge oyunuydu. Eğer ki aklın kazanırsa sen galip gelirdin. Fakat kalbin kazanırsa; acırdın, kanardın, yıkılırdın. Dinmeyen bir yangının en ortasında kalırdın.


Korku; ölüm ile baş başa kaldığında nefrete dönüşürdü. Ve korkudan dönüşen nefret en çok korkulan olmalıydı.

Nefret evrilir, intikam ateşinin alevleri dört bir yana yayılır ve sonunda tüm her şeyi yıkıp yakacak bir güce kavuşurdu. Nefret büyürdü, korku küçülürdü. Cesaret büyürdü, korku un ufak olurdu. İntikam büyürdü, korku yok olurdu.

O gece korkak bir çocuğun nefreti karanlığa doğacaktı. Korku gebeydi, o gece korku yok olacak ve yerini kin alacaktı.

O gece korkak bir çocuğun nefreti, intikamı ile bütünleşecekti ve o çocuk büyüdüğünde; tüm her şeyi yıkıp, yakacaktı. Bu sefer korkulan o olacaktı.

Yine her zaman ki gibi saklanmıştı. Hep saklanırdı. Ama bu sefer saklandığı yer odası olmamıştı, nerede olduğunu bile bilmiyordu. Elleri kulaklarına yaslıydı, algıları kapalıydı, zihni durmuştu. Sadece ileride yaşananları ve yaşanacak olanları görüyordu. Olduğu yer karanlıktı ancak geri kalan her şey apaçık ortadaydı. Yerlerde biri sürüklenmişti ve bunun bir izi vardı. Olduğu yerden onların olduğu yere kadar uzanan bir kan izi. Kalın bir çizgi halinde ki o kırmızı şeritin kokusu burnundaydı.

Ateş gibi gözleri olan çocuk içten içe; kimin kanı bu, diye düşünüyordu. Biliyordu ama bilmemiş gibi yapmak istiyordu. Ağlıyordu ama ağlamak istemiyordu. Korkuyordu ama korkmak istemiyordu.

Silah seslerine uyanmıştı. Yatağındaydı, abisi az önce ona gizlice masal okuyup gitmişti. Giderken alnından öptüğünü de hissetmişti ve sonra tatlı bir uykuya dalmıştı. Ancak sonrasında berbat bir kabus gördü sanıp uyanmıştı ama değildi. Silah sesleri gerçekti, camların kırılma sesleri, annesinin çığlığı gerçekti. Yine saklanmıştı ama bu sefer babası yerine bambaşka adamlar bulmuştu onu. Ağlamıştı, bağırmıştı, çırpınmıştı ancak kurtulamamıştı. Babası onu gördüğünde yüzünde mimik bile oynamamıştı. Onun için önemsiz biriydi. Fakat sonrasında abisinide aynı şekilde aldıklarında babası deliye dönmüştü. Hatta öyle bir deliye dönmüştü ki Remzi Vargı ilk defa biri karşısında dizlerinin üstüne çöküp yalvarmıştı. Sonrası ise karanlıktı, uyandığında bu küflü yerdeydiler.

Abisi onun yanındaydı ve sürekli "korkma." diyordu. "Korkarsan, yeniliriz abiciğim. Ve sakın düşünme. Düşünürsen kaybederiz."

Çocuk korkmuştu. O gece yenilen bir çok kişi olmuştu. O gece yaşanan ölüm ile herkes kaybetmişti.

Abisi götürülmeden önce kardeşini son kez sarılmış, son kez öpmüştü. Çünkü biliyordu oda öleceğini. Fakat ölümü belirleyen kader değil küçük bir çocuğun korkusu olmuştu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 15 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

CAN YANGINI: KÜL +18Where stories live. Discover now