Bölüm 26: Rut (smut)

2K 219 110
                                    


İmza gününün bitmesi ardından, hep birlikte güzel bir mekana gidip eğlendiler. Bu özel gün, bir kutlamayı hak ediyordu. Güldüler, sohbet ettiler, özel günün şerefine kadeh kaldırdılar, karınlarını doyurdular, en son, mekanın çıkışında ayrıldılar.

Hyunjin, Felix'i arabaya oturttuktan sonra, yanındaki sürücü koltuğuna kendisi oturdu. Arabayı çalıştırdı, eve doğru sürmeye başladı.

Niyeyse harika geçen günün ardında, Felix arabada bir gerginlik seziyordu. Yanlış bir şey mi yapmıştı ya da Hyunjin'i kızdıracak bir şey mi olmuştu? Dayanamadı. "Sevgilim, her şey yolunda mı? Bir şey mi oldu?"

"Hayır."

Hyunjin'in keskin ve net cevabı, Felix'i hiç tatmin etmemişti. Kuru bir hayır yeterli değildi. Bir şeylerin ters olduğunun farkındaydı. Tekrardan şansını denedi. "Bir şey mi yaptım?"

"Hayır."

"Emin misin?"

"Evet."

Yine kısa bir geçiştirme. Ah, saf Felix'in kafasında dönmeye başlayan senaryolar... Hyunjin ondan sıkılmış mıydı, artık onu sevmiyor muydu, öfkesinin sebebi Felix'den soğuması mıydı...

"Tamam." Felix başını öne eğdi. Hyunjin, Felix'e belli etmek istemese de, onun üzüldüğünü fark edince, güzel bir şekilde konuşmaya karar verdi.

"Sen, yanlış bir şey yapmadın Felix. Sadece ben bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum."

"Bir şey olduğunu biliyordum. Eğer bir şey olduysa lütfen öfkelenme, telafi edeceğim..."

"Felix, senin..." Derin bir nefes aldı. "...senin hatan değil. Yanlış bir şey de yapmadın. Ben sadece, biraz bencil davranıyorum."

"Nasıl yani?"

"Ben... Bugün etrafın çok kabalıktı ve... İnsanların sana hayran bakışlarını gördüğümde... Biraz olsun, kıskandım..."

"Hm?" Felix duyduklarına çok şaşırmıştı. Daha önce böyle bir ortama girmediğinden Hyunjin'in böyle bir tepki vereceğini düşünmemişti.

Doğru... Hyunjin, baskın bir alfaydı. Henüz damgalamasa, evli ya da nişanlı olmasalar dahi, Felix onun omegasıydı. Omegasına karşı hissettiği derin bağlılık, hayvani bir kıskançlığı da beraberinde getiriyordu. Bu yüzden onu kıskanması, etrafındaki insanlardan uzak durmasını istemesi normaldi. Bugün çok kalabalık bir ortama girmişlerdi, Felix'in yakınlarına çok çeşitli insanlar yaklaşmıştı. Muhtemelen üzerinde başka alfaların, omegaların ve gammaların kokusu vardı. Evden çıkmadan önce Hyunjin onu işaretlememişti. Bu yüzden üzerine sinen kokulardan, Hyunjin'in rahatsız olmaması imkansızdı.

Sabırla, bir daha hiç konuşmadan eve döndüler. Aslında, Felix mutluydu. Alfasının onu kıskandığını görmek hoşuna gidiyordu. Ama yine de ona acı çektirmek istemiyordu.

Eve girer girmez, hırkasını çıkaracaktı ki, Hyunjin onu kolundan yakaladı. "Ne yapıyorsun?"

"Üstümü..."

"Üstünü çıkaran kişinin ben olacağımı söylediğimde, gayet nettim."

Aslında Hyunjin'in kokudan rahatsız olduğunu, bu yüzden hemen kıyafetlerinden kurtulması gerektiğini düşünmüştü ama yine de, eğer Hyunjin bunu istiyorsa, onu durdurmaya hiç niyeti yoktu.

Geçirdiği harika günün sonunda, bir zafer kazanmış gibiydi. Üzerinde bir zafer sarhoşluğu vardı.

Hyunjin'in üstünde her zamanki gibi klasik bir takım elbise, üzerindeyse uzun bir palto vardı. Ama önemli olan, Felix'in ne giydiğiydi.

Cherry And Lavender | Hyunlix [Omegaverse] ✓Where stories live. Discover now