2 seçenek

20.6K 707 133
                                    

"Azad'ın Nerissayla evlenmesini uygun gördük"

Bütün bakışlar bana döndüğünde gülmeye başladım. Verdiğim tepki onları gerçekten şaşırtmışa benziyordu. Sonunda gülemeyi kestiğimde "Bana hemen şaka yaptığınızı söyleyin!"dedim en sert sesimle.

Gülerken birden sertleşen sesimde onları şaşırtmıştı. Ama ben bu işlerden kurtulmak isterken kendimi olayların tam ortasında bulmuştum. Ayrıca kimdi ki onlar benim hakkımda karar verebiliyorlardı?!!

"Şaka yapmıyoruz Nerissa. Töre'nin kararı bu. Madem böyle bir durum yaşanmış ve ablan evlenmek istemiyor. Sen evleniceksin."dedi Azad'ın babası.

Histerik bir kahkaha attım. "Kim karar verdi buna? Özgür bir ülkede yaşıyorsunuz insanların haklarını bu şekilde yok sayamayacağını öğrenemediniz mi?! Bu ne demek oluyor ya?!! Ben daha Türk vatandaşı bile değilim ki! Onuda geçtim bizim kültür farklılığımız ne olucak?! Ben bir ingilizim ve dinimde hristiyanlık, vazgeçmeyede niyetim yok üzgünüm!"

Herşeyden önce bu hristiyanım lafına fazla takılmış gibilerdi. Gündeme damgasını vuran tek olay bu muydu yani?

"Evet Nerissa hristiyan"dedi babam. "Ve dininide değiştirmeyecek. O onun kendi kararı. Bu şekilde evlenmelerini uygun görüceksiniz bizim için bir mahsuru yok."

Mahsuru yok? Şaşkın bakışlarımı babam'a çevirdim. Dalga geçiyor gibi bir halide yoktu. "Afedersin?"

Beni duymamış gibi oradaki insanlara bakıyordu. Kesinlikle benle dalga geçiyorlardı. Bunun başka bir açıklaması olamazdı çünkü. Azad'a baktığımda kendinden emin bir ifadeyle duruyordu. Hayır en azından bir itiraz etmesini beklerdim ama onuda yapmadığı gibi kötü bir ifadeylede bakmıyordu. Neydi bu çocuğun derdi.

Sanki birazdan onu eriticekmiş gibi bakıyordum Azad'a. Nasıl bu kadar rahat olabilirdi. Nasıl bu kadar sakin kalabilirdi!
Resmen vücudumdaki bütün sinir hücrelerinin yandığını hissediyodum.
Bu kadar kolay kabullenmesi çok ama çok saçmaydı.

"Affedersiniz?!!" Dikkati tekrar üzerime çekmeyi başarmıştım. "Kimden izin aldınız bu kararı verirken?"

Babam susmamı ima edermişcesine boğazını temizledi. "Bu konuyu daha detaylı görüşmeliyiz."
Azad'ın babasıda onu destekleyerek "En kısa zamanda."diye ekledi.

Herkes yavaş yavaş evden çıkarken sap gibi tek başıma kalmıştım. Olayın şokunu kolay kolay üstümden atamazdım. Bu bir kaç günde neler olmuştu böyle.

Babam'ı salonda sinir ve şok karışımı bir ifadeyle beklerken çok geçmeden babam içeri girdi. Ben daha ağzımı açmadan ellerini iki yana kaldırdı. "Sakin ol."

"Nasıl? Sakin mi olmalıyım, Sakin mi olmalıyım? O nasıl olacak o? Az önce resmen bana danışılmadan benim hayatım hakkında bir karar verildi. Ve sende hiçbir şekilde itiraz etmedin baba!"

Yanıma gelip elini omzuma koydu. "Oturur musun Nerissa? Rica ediyorum, lütfen otur."
Dediğini yapıp oturduğumda yanıma oturdu. "Kızım bütün bunların olacağını bildiğim için senin erken gelmeni dahi istemedim biliyorsun. Dahası sana işlere burnunu sokmaman için ufak bir uyarıda bulunduğumuda hatırlıyorum. Bu konular senin kafanın alabileceği tarz konular değil, yaşadığın ve bulunduğun ortam buradakinden daha farklı. Haliyle buradaki kuralları anlayamıyorsun. Bir karar verildimi benim yapabileceğim çok şey yoktur."

Ne demek yapabileceğim bir şey yok?

"Yani beni zorla o adamlamı evlendiriceksiniz?"

"Bu olaya bu kadar rahat göz yumacağımı düşünmedin herhalde."dediğinde rahatlamıştım. "Yani itiraz ediceksin değil mi?"

"İtiraz etmekten kastın Azadla birbirinize uygun olmadığınızı söylemekse evet bunu zaten içeride keskin bir dil ile ifade ettim. Ama aldığım cevap o kadarda hoş olmadı. Buralar töre ile yönetiliyor ve ne kadar hoşuma gitmesede senin ve ailemin geri kalanının iyiliği için törenin kurallarına uymak zorundayım. Bu nedenle senin ve benim yapabileceğimiz tek şey Azad ve ailesinin fikrini değiştirmek."

Azad... Eğer evleneceği kızı erkek seçiyorsa Azad beni mi seçmişti? Anlamıyordum bir kaç gün önce bana bir başkasını sevdiğini söylediğini, bunu açık şekilde dile getirdiğini hatırlıyorum. Hatırlarsanız ki pek de hoş bir konuşma geçmemişti aramızda.

"Ama azad?"dedim babam'a bakarak.

"Azad konusuna gelirsek, onun fikrinin hiçbir halükarda değişeceğini ümit etmiyorum. Çünkü halinden gayet memnun görünüyordu. Ama tabi herşey Azad' da bitmiyor. Azad'ın anne ve babasının etkisi daha büyük."

Halinden gayet memnundu?!

"Ne demek istiyorsun baba?" Aklında bir şey var gibiydi.

"Yani demek istediğim gibi Azad'ın annesinin senden nefret etmesi gerekiyor. Buda tamamen senin elinde olan bir şey eğer Azad'la evlenmek istemiyorsan annesi Berivan hanımın seni gerçekten gelin olarak istememesini sağla."

İşte şimdi Azad'ın neden öyle bir iddaa teklifinde bulunduğunu anlamıştım. Açık bir şekilde beni kullandığını biliyordum ama çocuğun bu derece keskin zekalı olması sinir bozucuydu. Annesinin ablamı sevmediğini biliyordu. Babamın bir kızının daha olmasıda onun için bir şanstı tabi. Tekrar bir karar varılacaktı ama evleneceği kesinlikle ben olmayacaktım. Başta olduğu gibi ablamlada evlenemeyecekti çünkü ablamın onu istemediğini herkes biliyordu artık. Geriye ailede bize en yakın Avjin kalıyordu. Bu çocuk sandığımdan daha pislik biriydi.

Sevdiği biriyle evlenmek istemesini anlıyordum. -Her ne kadar içten içe rahatsız olsamda.- ama yinede bu yolda insanları kullanması çok alçakçaydı.

Yinede bu evlilik işine bir çare bulunmuştu. Bu işte Azad'ın çözümünden geçiyordu. Annesi beni sevmezse herkes istediği hayatı yaşayabilecekti. Hayır açık açık yardım isteseydi konu buralara kadar gelmezdi.

Şimdi önümde iki seçenek vardı.

Ya Berivan hanım'ın benden nefret etmesini sağlayıp bu oyunu burada tamamiyle bitirecek ülkeme dönücek ve hayatıma devam edicektim.

Ya da belkide hayatımın hatası olacak bir karar verip yaptıklarını Azad'a ödetecek miydim?

İlk bölüm geldiiii. Umarım beğenirsiniz ikinci bölümüde bu gün akşam saatlerinde paylaşıcam. Bu arada ilk bölümlere baktığımda çok fazla imla ve yazım hatası yapmışım. Özellikle hala kelimesini hayla diye yazdığım için kızan arkadaşlar olmuş. Yazım yanlışları için üzgünüm onlar en kısa zamanda düzeltilecek. Bu arada ilk bölümleri tekrar okuduğum için olayların fazla hızlı geliştiğini anladım belkide kurguyu değiştirmeden olayları uzatarak hikayeyi düzeltebilirim.

Bu arada Nerissa ilk çocuk değil. Çok dikkatli olduğunuz için gözünüzden kaçmamış. Farkındayım tam bir açıklama yapmadığım için hikaye tam anlaşılmamış. Şöyleki babası zaten önceden bir başkasıyla evliymiş zaten ilk bölümlere bakarsanız öyle bir paragraf geçiyor. Ama daha önceden 2 tane çocuğu olduğunu yazmamışım buda bir yanlış anlaşılmayı doğuruyor.

Ayrıca mardinde 3 din birden yaşanıyor demişsiniz bu konuda pek bir bilgim yok aslında bu yüzden bir yanlışlık yapmış olabilirim. Ama Nerissa'nın ve Azad'ın ailesini müslüman olarak kabul ettiğim için bu konu yine bir sıkıntı haline gelebilir.

Sorularınız yada hikayenin kurgusunda ya da yazım kurallarında bir yanlış görürseniz uyarmanızdan rahatsızlık duymam. Hikayemi okuduğunuz için herkese teşşekür ederim...

BerdelWhere stories live. Discover now