Fırtına Öncesi sesizlik

34.4K 1.1K 36
                                    

"Kısacası bende kabul ettim."dedim ablamın şaşkın suratına bakarak.

"Eyşan sen delir mişsin!"dedi sinirle. "Nasıl kabul edersin böyle birşeyi ya kaybedersen- ki yüzde yüz kaybedeceksin- o zaman ne olacak?"

Ne yani bana güveni bu kadar mıydı? "Kaybetmicem"dedim sinirle.

Sinirle güldü. "Azad'ın annesini tanımıyorsun Eyşan. O kadın cidden şeytan ve kolay kolay kimseyi beğenmez. Hele senin gibi birini asla."

"Benim gibi biri derken ablacım?" bunu gerçekten merak ediyordum.

"Nerissa bunu kötü niyetle söylemediğimi biliyorsun"dedi. Sorun şu ki bana ilk defa nerissa dedi. "Sen bana nerissa mı dedin?"diye sordum. Umarım öyle söylemiştir. "Evet bak senin adın nerissa. Ve bu isim mardinde yaşayacak bir kıza ait değil. "dediğinde neden asıl ismimi kullandığını anlamıştım. Beni caydırmaya çalışıyordu. Ama işe yaramicaktı.

"Abla azadla evlenmek mi istiyorsun?"dedim sinirle. Evet derse onu boğabilirdim ama zaten beklediğim cevabı verdi. "Ne alakası var eyşan ben seni korumaya çalışıyorum"

Ellerimi omuzlarına koyarak bana bakmasını sağladım. "Seni kim koruyacak abla? istemediğin bir adamla mı evleneceksin? benim en azından ikimiz için de bir şansım var. Bunu görmezden gelemem."

Ne diyeceğini beklerken söylediği cümle bende ters etki yaratmıştı. "Sen onu seviyorsun değil mi?"diye sordu heycanla.

sıkıntıyla nefesimi verdim. "Neden konuyu çarpıtıyorsun abla?"dedim yatağıma otururken. Oysa o umursamaz bir tavırla omuz silkip karşımdaki koltuğa oturdu. "Ne zamandan beri?"

"Ne ne zamandan beri abla?"

"Biliyorsun işte!"dedi heycanla. "Ne zamandan beri onu seviyorsun?"

Ne yani ona evlenmekten kurtulduğunu söylüyorum-her iki şekilde de hemde- o bana azadla ilgili saçma sapan şeyler soruyordu.

"Saçmalama abla onu sevmiyorum"

"O zaman bende kendi hayatını riske atmana izin vermiyorum"dedi birden bire.

Agh! neden illaki zor olanı yapmak zorundaydım. "Abimin yanında gördüğüm andan beri"dedim nefesimi geri verirken.

"Yani iki durumdada çıkarlı sayılırım. sanırım" Aslında ne hissetiğimi ve o an gelince nasıl hissetmem gerektiğini hiçbirşey bilmiyordum. Tamam belki büyük bir aşk değildi ama birini sevebilmiş bile olmam benim için yeterli birşeydi. Buraya geleli iki gün olmuştu. Ben azad'ı seviyorum. Tamam bunu kesinlikle kabul ettim. Peki ya ona evlenecek kadar güvemiyor muydum?İşte orası şüpheli.

Ablam sadece onu sevdiğimi bildiği için kabul etmişti. İşin tuhafı bana onu neden sevdiğimi sordu ama ben cevap veremedim. Yani sırf birini yakışıklı bulduğunuz için onu sevemezdiniz. Bu çok bencilce bir hareketti. Hem kendiniz için hemde karşınızdaki için. Sonra düşündüm.. belkide saatlerce. ilk görüşte aşk olabilir miydi? yani aşka inanmayan bir kız ilk görüşte aşık olabilir miydi hiç tanımadığı bir adama?

Düşüncelerimden ayrılmam kısa sürmüştü. Aslan gülerek odama girdi.

"Bakıyorumda eş değiştirmişsiniz"

Ne dediğini anlamam kısa sürmüştü. "Duruma bağlı"dedim aynı şekilde. "Lan madem abimi seviyodun niye daha önce söylemedin"

"Ne!"diye bağırdım. "Azad'ı sevdiğim falan yok benim"

Ben bunu söylerken ikiside gülüyordu. Siz ne rahat insanlarsınız ya!

Ablam'ın nişanlısı elinden aldım-tamam sevmiyor olabilir-ama hiç oralı değil. "İdda'ya girdik aslan. sevmekle bir ilgisi yok. ve beni tanıyorsunuz ben asla kaçmam"

BerdelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin