49. Bölüm - Turan ve Karayel

3.2K 236 91
                                    

'Sınır'
'2000 okunma'
'200 yorum'
'200 oy'

Bu bölümde yeni kurgumda olan Tim ile tanışacağız.

Kor Ateşin Alevi kurgum şuan profilimde yayımda askeri bir kurgudur zaten bu bölüme geçicektir okumak isteyen okuyabilir

WhatsApp kanalına gelmek isteyen instagramdan veya özelden yazabilir.

Ve açtığım WhatsApp grubuna gelmek isteyen numarasını özelden veya instadan yazabilir....:)

Yazım yanlışı olan yerlerde nokta bırakınız.

İyi okumalaaaaaar....:)

~~~~~

"Ne yapmayı planlıyorsun?"

Nefesimi vererek bakışlarımı Alperen Korgeneral'e çevirdim. "Bunu biri yaptı, beni tanıyan biri. Yani bu karargahta ki biri Engerek'in adamı. Evimi bilmesi, geçmişimi bilmesi o kadar kolay değil çünkü Korgeneral'im." Bakışlarımı odadaki herkeste gezdirdim.

Odada Karan, Emre, Sena, Nisa, Sezgin abi, Kartal, Hüseyin, Albay, Kenan Tuğgeneral, Kayra Tümgeneral ve Alperen Korgeneral vardı.

Ve tabi Yakup'da buradaydı.

Bakışlarımı Yakup'a çevirdim. Yavaşça gözlerini yumdu, yani bir sorun vardı.

Duruşumu dikleştirdim. "Karargahta bir hain var, belki bir değil iki de olabilir bilemeyiz. Lakin bu hainler daha fazla ötmeden biz Engerek'i bulmalıyız."

"Haberin vardır diğe düşünüyorum."

Kaşlarımı çatarak Kayra Tümgeneral'e döndüm. "Neyden?"

Yavaşça ayağa kalkıp karşımızdaki tahtanın yanına geçti, tahtanın üzeri örtü ile kapalıydı. Yavaşça örtüyü çekti. 7 tane asker belirdi, hepsi çok tanıdık geliyordu.

Üzerinde ise Turan Timi yazıyordu.

Bakışlarımı en üstte fotoğrafı olan kişiye çevirdim siyah saçları ve yemyeşil gözleri vardı, bakışları sertti. Altında ise lakabı yazıyordu. Fırtına.

Hemen altındaki resme baktım, saçlarımız aynıydı, mavi gözleri vardı. Bu galiba Karan'ın kuzeni Alev'di. Yine altında lakabı yazıyordu. Alev.

Alev'in altında duran iki fotoğrafa baktım, siyah saçlı kehribar rengi gözleri vardı, kız güzeldi. Altında lakabı yazıyordu. Kara Akrep.

Kara Akrep'in yanında olan fotoğrafa baktım. Koyu kızıl saçlıydı, koyu kahve gözleri vardı. Yine altında lakabı yazıyordu ve lakabı gerçekten çok iyiydi. Rojo.

İkisinin altında duran üç fotoğrafa baktım. En solda olana bakışlarımı çevirdim. Kumral biriydi, saçını üçe vurmuştu. Ela gözleri kabak gibi ortadaydı. Yine altında olan lakaba baktım. Pranga.

Pranga'nın yanındaki adama baktım, klasik subay traşıydı saçları, siyaha yakın gözleri vardı. Anlamı gibi baya iri yapılı bir adamdı. Boğaç.

Boğaç'ın yanındaki son adama baktım. Siyah saçlı ve kahverengi gözlüydü, ve teni bembeyazdı. Galiba lakabı ile anlamlıydı. Lodos.

Dağların Çift Başlı Kurdu Where stories live. Discover now