Tanıtım

241 98 83
                                    

"Ben evrenin içinde değildim çünkü evren benim içimdeydi."

Bir sabah gözünüzü açtığınızda sonsuz büyüklükte bir evrenin içinde olduğunuzu görürsünüz. Evrenin her yanı çok ihtişamlı ve güzeldir. Çok heyecanlanır mutlu olursunuz.Sağ tarafınızda güller, ağaçlar sol tarafınızda dağlar ovalar çimenler ve bir sürü yiyecek.Bu sanatın karşısında adete büyülenirsiniz.Şanslı olduğunuzu düşünürsünüz.Burdaki her şeyin size verilmiş birer hediye olduğunu düşünürsünüz. Kısacası size verilmiş güzel bir yerdir burası.Birden insanları görürsünüz size hayranlıkla bakarlar. Sonra biri yaklaşır size ve o duymak istemiyeceğiniz cümleyi kurar:
'zamanın çok az uç hadi kelebek.'
Anlam veremezsiniz. Neden diyemezsiniz. Çünkü zaman gerçekten yoktur.

Ben sayısız kelebeklerin içindeki bir kelebeğim. zamansızlığı yok etme hikayemde başrol olur musun?

-Aggef hiç üzülmüyor musun?
-Neden üzüleyim ki?
-Ölüceksin çünkü.
-Olabilir. Sen de Ölüceksin. Tek fark ne zaman ölüceğin belli değil.

Bu konuşmadan sonra gözleri doldu. Belki de bir insanla konuşmamam gerekti. Ama ben bana verilmiş bir günü ancak böyle anlamlandırabilirdim. Sadece diğer kelebeklerden farklı olmasını istedim. Amacım onu üzmek değildi...

Evren bana bir şans vermişti. Ama sevgili dostum Hinzla'yı bulmalıydım.

Kelebek Sırrı Where stories live. Discover now