"Cevapsız sorular"

4.6K 278 11
                                    

Buray bugün farklı bir şekilde uyanmıştı. İçi intikam ateşiyle yanıp tutuşuyordu. Dün çok düşünmüştü sonucu ne olursa olsun Ayberki bitirecekti. Almira kendisinin yanındayken nasıl heyecanlandığını da ortaya koyarak bu kızı kendine aşık etmenin kolay olacağını düşünüyordu. Ona göre Almira 'kolay lokma' ydı. Odasında çıktı ve kahvaltı yapmadan direk okula gitmek için yola çıktı.

Almira şoföre günaydın diyerek arabaya bindi, okula giderken biraz müzik dinlemek iyi oluyordu, hemen telefonuyla kulaklığını çalıp oluşturduğu müzik parçasını dinlemeye başladı.

Buray okula gelmişti ama arabadan inmemiş Almira'yı bekliyordu. Yine Ayberkle geleceğini düşündü gözlerini kırpmadan Almiranın arabadan inişi izliyordu. Genç kız inmişti ama tek başına araba hareket etti ve Almira hala tekti, demek ki bugün Ayberk onu bırakmaya gelmemişti. Alayla gülümseyip mırıldandı

"Gelme bakalım Ayberk Bey, acaba Almiraya ben sahip olunca da gelebilecek misin şimdiden kendini alıştırman iyi olmuş."

Genç kız yüzündeki gülümsemesiyle okula girerken biri kolundan tutup onu durdurdu. Gülümsemesi yüzünde solarken arkasını dönüp kim olduğuna baktı. Burayla konuşmaya hazır hissetmiyordu, yüzünü eğerek konuşmaya başladı

"Bırakır mısın? İçeri geçicem"

Buray şaşırmıştı, kızın kendisinden hoşlandığını düşünmüştü halbuki. Ahaa doğtu ya Ayberki tamamen unutmuştu sevgilisi olan kız başka bir erkekle niye konuşsun ki.

Kolunu yavaş hareketlerle aşağı indirdi ve gitmesine izin verdi. Almira bu kadar hızlı ikna olacağını düşünmüyordu ama bırakmasını fırsat bilerek yanından uzaklaştı
Mervenin söylediklerini düşünüp ona onay vermişti. Melisayı unutturmak çok büyük saçmalık olurdu. Melisanın yerine geçemeyeceğini biliyordu ve abisinin en büyük düşmanıydı, sebebini bilmesede. Boşuna heveslenmek istemiyordu sadece bir iki gün oyalanacak sonra onu bırakacaktı Buray, bunun olmasına izin vermeyeckti genç kız.

Gözlerinin dolmasına anlam vermeden sınıfa girdi yine tüm dikkatler onun üzerindeydi ve bu gitgide sinirlerini bozmaya başlıyordu artık dayanamadı ve kendinden beklenmeyecek bir hareketle sınıftakilere bağırdı

"Önünüze dönsenize ne var da öyle bakıyorsunuz"

Bir kaç saniye sonra herkes önüne dönüp birbiriyle konuşmaya başlayınca o da yaptığını yeni idark ederek utancından kıpkırmızı oldu. Şimdi gözyaşları hiç durmuyordu, refleks olarak elleri gözlerine gitti ve kimseye bakmayarak sınıftan koşarak çıktı, alt kattaki lavaboya giderek biraz sakinleşmesi gerekiyordu. Kapıdan girince içerde biri var mı yok mu diye kontrol etti kimsenin olmadığını anlayınca kapıyı kilitledi ve gözyaşlarının gözlerinden intihar etmedine izin verdi. Ne kadar zamandır burdaydı bilmiyordu ama zilin çaldığını duyunca ayağa kalktı, aynanın akarşısına geçip elini yüzünü yıkadı ve saçlarını açıp omuzlarına düşmesine izin verdi. Aynaya bakıp omuzlarını dikleştirdi, çenesini kaldırdı ve kendi kendine konuşmaya başladı.

"Değmez, iki gündür tanıdığın biri için değmez, ben güçlüyüm, ben güçlüyüm..."

Abisinin neden Buray'la düşman olduğunu bilmiyordu ama galiba abisi haklıydı bu çocuk hiç iyi birisi değildi daha şimdiden onu bile üzmüştü -gerçi kendi bir şey yapmamıştı ama - Gözlerini kapadı ve bir kaç saniye kapatıp kendine gelmeye çalıştı aynadaki kendine bakarak tekrar konuştu

"Bundan sonra o yokmuş gibi davranacaksın Almira , bunu başaracaksın!!"

Derin bir nefes aldı ve verdi. Yüzüne sahte bir gülümse koyarak dışarı çıktı.

Koridorlar boştu herkes derste olmalıydı saatine baktığında 20 dakika geçmişti, şimdi girmesem daha mantıklı diye düşünüp okulun bahçesine çıktı. Boş banklardan birine oturup kulaklığını çıkarıl müzik dinlemeye başladı.
Kendini müziğe kaptırmıştı ve gözlerini kapatıp müziği en derinine kadar hissediyordu. Birinin kulaklığını çekmesiyle gözleri açıldı, yanına baktığında yine oydu Buray'dan ne kadar kaçmaya çalışsa da onu hiç rahat bırakmıyordu.

Buray Almira'yı sınıfta göremeyince hocadan izin alarak sınıftan çıktı. Aklına sabahki olay gelmişti onu neden terslediğinj anlamamıştı farkında olmadan okulun bahçesine çıkmıştı gözüne bankta tek başına oturan Almira çarptı. Biraz daha yaklaşınca genç kızın müzik dinlediğini ve gözlerini kapatarak rahatlamaya çalıştığını görmüştü. İstemsizce gülümsedi bu kız onun gülümsemesini sağlıyordu. Almira'ya söylemeden bir kulağındaki kulaklığı çekip kendi de taktı genç kız gözlerini açıp şaşkın bir halde Buray'a bakıyordu.
Bir şey demesini bekliyordu ama Buray kulaklığın birini kulağına takmış gözlerini kapatıp Almira'yı takmıyordu.

Almira sinirlendi ve kulaklığı kulağından çekerek aniden ayağa kalktı ve Buray'ın karşısına ellerini beline koyarak hesap soruyormuş gibi bir ayağını titreterek Buray'a bakıyordu.

Buray Almira'nın bu haline gülmeden edemedi, kendisine hesap vermesini bekleyen küçük bir kız çocuğu gibiydi kahkahalarını tutamadı ve yüksek sesle gülüyordu. Almira'nın sinirleri artık en üst seviyeye gelmişti, titremeye başladığını fark edince sakinleşmek için derin nefes alıp vermeye başladı. Sakinleşince gözlerini açtı ve nefesini düzenledi. Buray hala gülüyordu kendini durduramıyordu. Almira sakin bir şekilde karşısındaki çocuğun kahkahalarının bitmeyeceğini anlayınca hem susturmak için hem de gerçekten merak ettiği için aniden sordu.

"Bana Melisa'yı anlatsana"

Buray duyduğu soruyla aniden buz kesildi artık kahkaha atmıyordu hatta yüzünde gülümseme bile yoktu yüzü birden kasılmıştı. Çenesini sıktığı belli oluyordu. Sinirli bir şekilde dişlerinin arasından tısladı

"Sen Melisa'yı nerden tanıyorsun?''

"Nerden olduğu önemli mi? Bana ondan bahset"

Buray'ın sinirden gözü dönmüştü bu gereksiz kızın Melisa'yı öğrenmesi iyice sinirlendirmişti. Kolundan çok sıkı bir şekilde tutarak gözlerine baktı.

Almiranın canı yanıyordu elinden kurtulmak için kolunu geri çekmeye çalıştı ama Buray'ın gözü dönmüştü yerinden kıpırdamadı bile. Buray genç kızın Melisa'yı sormasını fırsat bilerek kendisinin de Ayberk'i sorsa arada kaynar diye düşündü. Kaşlarının çatıklığı biraz indi ve o da Almira'yı şok ederek sorusunu sordu.

"Sen de bana Ayberk'i anlatsana?"

Almira kalpten gidecekti, Buray her şeyi biliyor muydu şimdi ona zarar verse kim fark ederdi. Almira ne yapacağını bilemiyordu.
Siz olsanız abinizin düşmanına ne cevap verirdiniz? Abim en büyük düşmanın diyebilir miydi? Şu an ikiside birbirine cevabını ölesiye merak ettikleri soruları sormuşlardı. Ve ikisi de ne diyeceğini bilmiyorlar sadece gözlerinin içine bakıyorlardı.

Kalbimin SahibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin