Bölüm 17

12K 756 32
                                    

Medya: Sedum Sempervivoides

Uzun bir bölümle karşınızdayım. 

Hikayenin sonuna az kaldı ve yapacaklarımdan dolayı şimdiden beni affedin. Başka ne diyebilirim bilmiyorum. 

İyi okumalar. 


Aradan geçen bir haftanın sonunda Bertan tekrar geçti Ömür'ün karşısına. Utanıyordu aslında onun yüzüne baktığında. Ona yaptığı yakıştırmadan, kendine olmadığının farkına varamamaktan, kendisini affettirmeden onu sevemeden, hak ettiği değeri veremeden onu bin parçaya böldüğünden utanıyordu.

İlk günden beri etkilendiği kadını hırsları nedeniyle, kabullenemediğinden ve bu uğurda kaybettiğinden çektiği acıyı hak buluyordu.

O gece ona ilaç vereni buldurmuş ve hesabını kesmişti. Ömür hakkında tüm araştırmayı yapmış ve kadının ne kadar pislik olduğunu öğrenmişti, Ömür'e bu güne kadar verdiği zararların hesabını da kesmişti.

Bugün ise geri dönüyordu. Şirkette işler karışmıştı ve halletmesi gereken şeyler vardı. Sevdiği kadını hayatına geri alacaktı, onu kazanacaktı. Ama önce geri dönüp elini kirlettiği şeylerden kurtulmalıydı. Artık değer verdiği, kaybetmek istemediği biri vardı. Yaptığı kötülükleri, hırslarını ve bencilliklerini kaldıramayacak, varlığıyla bile yaptıklarından onu utandıracak bir kadındı Ömür.

Sabah o çıkmadan önce yine evinin önündeydi. Geldiğinden beri tek rutini değildi tabi. Sabah geliyor işe kadar peşinden gidiyor, otele dönüyor ve çıkış saati şirketinden evine kadar takip ediyor ve tekrar otel odasına gidiyordu. Mutlu muydu? Evet. Çünkü günde iki defa da olsa onu görebiliyordu.

Şimdi işe gitmeden onu kıstırmış ve onu kazanana kadar son kez de olsa doya doya kokusunu solumak istiyordu.

"Bak son kez söyleyeceğim, çekil. Değil seninle konuşmak görmek bile istemiyorum. Sana inanmıyorum. Neyin peşindeysen bırak ve defolup git artık."

Kollarını göğsünde birleştirmiş ve bıkkınlıkla konuşuyordu genç kadın.

"Gideceğim." Diyen genç adamı duyana kadar tabi. Şaşkınlıkla kolları çözüldü ve yana düştü. Bunu beklemiyordu. Hayal kırıklığına uğramıştı. Demek ki gerçek değil, diye düşündü. Bu güne kadar vicdanından dolayı peşinde dolanıyordu. Tabi öyle bir şey varsa. Zira sevgisi gerçek değilse vicdanı olmalıydı yoksa bu kadar süredir peşinde dolaşmazdı.

Bertan ise Ömür'ün kısacıkta olsa gözlerinde gördüğü değişim nedeniyle umut açmıştı yüreğinde. Gidiyordu tabi ama vazgeçmiyordu.

"Dönmem gerekiyor şirketteki işleri halletmek için." Diyerek kadından bir tepki bekledi.

"Ee bundan banane. Cehennemin dibine kadar yolun var."

Sinir olmuştu bir kere. Ne diye haber veriyorsa...

Bertan gülümsedi sadece tepkisine. Beklediği bir şeydi zaten. Ve elinden oyuncağı alınmış bir çocuktan farksız görünüyordu Ömür. Biçimli burnunu havaya dikmiş, kollarını tekrar birleştimişti. Yavaşça yaklaştı kadının boşluğundan faydalanarak onu kollarının arasına aldı.

"Lütfen izin ver telafi edeyim yaptıklarımı. Unutturayım sana kötü günleri. Bir bahane bir kaçış yada vicdan muharebesi değildi sana anlattıklarım kömür gözlüm. İnan bana ve sevgime. Geç kaldım biliyorum. Ama karşında tüm yalınlığım ile dikiliyorum. Geri çevirme beni. Şimdi gidiyorum ama seni bekleyeceğim. Gidiyorum ama bizim için daha düzgün bir hayat kurmaya, seni temiz bir şekilde karşılamaya gidiyorum. Seni seviyorum." Dedikten sonra alnından öptü ve kokladı kadınını.

ÖMÜR "Tamamlandı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin