Kırk Beşinci Bölüm

12.9K 951 79
                                    

Merhabalar,

Geçen bölümde yazdığım belki son olabilir kısmına göstermiş olduğunuz güzel tepkiler için hepinize teşekkür ederim. Her zaman yorum yapan arkadaşlarım haricinde Hikâyemi sevenler varmış sağ olun. Gönül isterdi ki bu kadar yorumu her bölümde alabilseydim :( Neyse...

Bu bölüm "MissKoalaa" ya ithaf olunmuştur.

Keyifle okuyun...

-Neredesin Nilüfer?

-Bilmiyorum.

- Hadi biraz sakinleş ve etrafına bak. Neredesin cimcime? Gelip alayım seni. Cihan'ın beyninde sirenler çalıyordu. Kardeşinin başına kötü bir şey mi gelmişti, bilemiyordu sorup onu daha da huzursuz etmemek adına sakin konuşmaya, sesindeki paniği hissettirmemeye çalışıyordu.

-Bilmiyorum.

-O zaman şöyle sorayım, şehir içinde misin?

-Hayır, boş bir yoldayım. Cihan'ın nefesi kesildi bu akşam vaktinde Nilüfer'in boş bir yolda ne işi vardı? Kendisi oraya gidene kadar Nilüfer'in boş bir yolda arabada tek başına beklemesi mantıklı gelmiyordu.

-Şimdi, sakinleşiyorsun ve arabayı çalıştırıp geldiğin yoldan geri dönüyor ve bana geliyorsun Nilüfer anladın mı? Bir süre sessizlik olunca "ben de Naz'ı alayım geleyim olur mu?" Dedi Cihan.

-Hayır, sakın! Onun beni böyle görmesini istemiyorum, dedi Nilüfer. Ne hali?Ne diyordu bu kız?

-Nilüfer bana konum at ,gelip seni alacağım. Nilüfer yaşlı gözlerle etrafına bakınca karanlık ve ıssız bir yerde olduğunu gördü ve korkuyla:

-Hayır, ben gelirim bu karanlıkta seni bekleyemem dedi, ve ağlayarak telefonu kapattı. Gözyaşlarını son kez akıtıp yola koyuldu, bir an evvel kendisini güvenli kollara atmalıydı. Türker'in söylediklerinden sonra arabaya atlamış kaç kırmızı ışıkta hız limitini aşarak ilerlemişti hiç farkında değildi. Kafasında dönen o kadar karmaşık şeylerin arasında evin yolunu nasıl bulduğuna,sakin olsa da kendisi bile şaşırdı.  Arabasını park ederken Cihan'ın kendisini beklediğini gördü. Cihan arabanın kapısını hızla açıp kardeşini çıkardı ve sarıldı.

-İyi misin? Diyebildi ancak.

-Değilim, hiç iyi değilim ben ablamı istiyorum diyerek çılgınlar gibi ağlamaya başladı. Cihan kardeşi ağlarken kucağına aldı ve eve götürdü. Eve girdiklerinde Nilüfer'i indirip hızlıca inceledi bir yerinde darp yara izi aradı çok şükür yoktu. Salondaki koltuklara ilerleyin kardeşini oturttu kendisi de oturup bekledi. Nilüfer biraz sakinleşince

-Hadi artık anlatmaya başla Nilüfer, yoksa dünyayı şu an itibariyle yakmaya başlayacağım dedi.

-Amcasıymış!

-Kim?

- Sevdiğim adam.

-Sevdiğin adam Türker onu anladım. Kimin amcasıymış?

-Naz'ın amcası, Mithat abinin kardeşiymiş.

-Olabilir Nilüfer Naz'ın babası olacak hali yok ya ? Amcası olsun derken, birden gözleri büyüdü "Mithat'ın kardeşi miymiş, emin misin?"

-Eminim.

-Nasıl öğrendin bunu?

-Kendisi söyledi.

-Nilüfer Allah aşkına şu işi başından anlat. Kesik kesik anlatıyorsun anlamıyorum, dedi Cihan ve Nilüfer evlilik teklifi beklerken nasıl Naz'ın amcası gerçeğini öğrendiğini anlattı. "Peki, ne zamandır amcası olduğunu biliyormuş?"

İyi Ki Geldin!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin