Özel Bölüm ♣ Rüzgar'ın Masalı

24.4K 1.3K 612
                                    

29 Mayıs Pazar günü saat iki ile dört arası, Üsküdar Bağlarbaşı Kültür ve Kongre Merkezi'nde bir imzamız olacak. Orada görüşmek üzere. 

İyi okumalar. 

"Anne!"

"Ne olur yapma!"

"Dokunma anneme! Yapma, yapma, yapma ona bunu!"

Kulaklarımı kapatmak annemin can çekişen sesini kendime yasaklamak istedim, olmadı. Hatta daha keskin çıktı kulaklarıma kadar ulaşan inlemeler.

Canhıraş bir mücadelenin cansız duyguları sardı etrafımı.

Bağırdım, tekrar bağırdım. "Ne olur öleyim! Ne olur öleyim! Anneme yeter ki bunu yapmasınlar! Ne olur öleyim!"

Güçsüz bileklerim amcamın beni içine tıktığı kafesten çıkmama yardım etmezken annemin etrafını saran adamlara baktım. Bakmak istemedim ama bakmak zorunda kaldım.

Amcam annemin arkasındaydı, uzun, benimkinden daha büyük şeyiyle annemin kalçalarını zorluyordu. Onun ne yapmak istediğini anlamıyordum, daha çocuktum, keşke kocaman adam olsaydım ama olamadım, annemi kurtaramadım.

Annem istemiyordu, kan akıyordu, çok kan vardı... Annemi o şekilde gördüğüm için utanıyordum, sonuçta o benim annemdi.

"YAPMAYIN! ANNEME BUNU YAPMAYIN!"

Sadece amcam yoktu.

Başka adamlar vardı, amcam annemi kıskansa da ona sahip oluşunu göstermeyi seviyordu. Ben nefret ediyordum. Ağlamaya başladım.

Babam eskiden, yani ben çok çok küçükken, yanımızda kaldığı günlerde "Koca adam oldun ulan, sil gözyaşlarını," derdi ne zaman ağlasam. Bir gün oyuncak bir araba istemiştim babamdan. Gıcır gıcır, kırmızı bir araba, başka çocuklarda daha büyüğü vardı ama bizim çok paramız olmadığı için küçüğünü istemiştim.

Bana sertçe bakıp almayacağını söylemişti ben de ağlamıştım, çok ağlamıştım. Sonra yakalarımdan tutup beni evire çevire dövüp herkese bu halimi gösterdikten sonra "Sen yaramaz bir çocuk değilsin," diye bağırmıştı! "Bir oyuncak için ağlama."

Kendi kendimi büyütmeye çalışmıştım o gün. Babam gibi olmaya çalışmış, anneme küçük yaşımla bağırmış çağırmış, büyüklüğün bu olduğunu zannetmiştim. Çocukluğumu ardımda bıraktığımı sanmıştım. Ne zaman ağlayacak olsam babamın kızacağı gelmişti aklıma, babamın bizi bırakıp başka bir kadına gittiği gün bile.

Şimdiyse ağlıyordum, ağlamayacakta ne yapacaktım?

Amcamın yanındaki adamlar,amcam gibi, pantolonların üstünden şeylerini tutmuşlardı, okşuyorlardı, anneme bakarak. Kendilerini tatmin ediyorlardı... Onların inlemesine benim annemin ağlaması karışıyordu.

"Ne olur yapmayın anneme bunu! Ona dokunma! Dokunma, amca. Ne olur dokunma."

Amcamı severdim eskiden, bana her geldiğinde pahalı çikolatalar, güzel kıyafetler getirirdi, babamın gidişinden sonra o bize bakmaya başlamıştı.

Ama başımıza bunların geleceğini nereden bilebilirdim ki?

"Bırakın annemi! Dokunmayın!"

"Dokunma!"

Sararmış dişleriyle amcamın en yakınında duran adam bana dönüp şeyini sıvazlamaya devam ederken annemin benimde gördüğüm kalçalarına gözleri kaydı. Bana gülerken tekrar ölmek istedim.

YARAMAZ ÇOCUKحيث تعيش القصص. اكتشف الآن