3

1.4K 162 164
                                    

Sanırım hiçbir uzun hikayeme bu kadar kısa sürede art arda bölüm eklememiştim... Bir ilk. Neyse sevinin :D

İyi okumalar, yorumlarınızı unutmayın :)

---

Sabah Luke yakında-olacak sahte erkek arkadaşıyla buluşmak için uyandı, iş aşkını sorgulamaya başlamıştı.

Dedesinin gitarını seçtiğinden beri aşık olmuştu. İlk akor çalmaya başladığından beri hayatı için bunu yapmak istediğini biliyordu. Yerel bir sinema önünde durup gitar çalarken insanların ona jeton atmasından beri, sadece bunu yapması gerektiğini biliyordu.

Ama sonunun hiç böyle insanları özel hayatıyla besleyeceği şekilde olacağını düşünmemişti.

Bunu hiç istememişti.

İç çekti, yorgun gözlerini ovuşturarak dolabında onun giymesi için bırakılan elbiseleri almak için yöneldi. Onları odanın bir yerlerine atmadan önce sağlam bir saniye onları inceledi ve başka bir dar kotla çizgili tişörtü eşledi. Doğrusu Michael denen adam için iyi mi kötü mü görünüyordu umurunda değildi.

Giyindikten sonra onu bekleyen özel şoförü ile Ashton'un içinde bulunduğu binanın önünde park edilmiş yıkanmış cipe yöneldi.

Ashton bir 'selam' geveledi ve stilistinin ondan giymesini istediği şeyi Luke'un giymediğini görünce gözlerini devirdi ama bunu hakkında bir şey söylememeye karar verdi, Luke onun kadar yorgun görünüyordu.

Araba yolculuğu arka planda sessizce çalan 'The Killers' ve Luke'un çıkardığı yüksek sesli esnemeler dışında sessiz geçti. 

Gidecekleri yere vardıklarında Luke'u nerede olduklarını görmemesi rahatsız etmedi bile. Hiç tanımadığı insanları görmek için insanlar onu hiç bilmediği yerlere götürürlerdi.

Ashton onun omzuna vurdu ve Luke'un daha önce fark bile etmediği uzun gri binaya girerken onu takip etmesi için işaret verdi. Ashton durup konuşana kadar Luke kıvırcık saçlı çocuğun arkasından bakışlarını telefonundan kaldırmadan yürüdü.

"Merhaba, sen Michael olmalısın! Seninle tanışmak çok güzel."

Ashton bilgisayarından göstermişti, siyah saçlı çocuk bir motosiklet üzerinde fotoğraf makineleri ve diğer çekim şeyleri (Luke onların isimlerini bilmiyordu) arkasında oturuyordu, bu yüzden Luke bir fotoğraf çekimi olduğunu sanmıştı.

Model aniden onlara doğru baktı ve Luke ve Ashton'a doğru yürümeden önce fotoğrafçıyı bir saniyeliğine durdurmak için işaret etti.

Ve Luke neredeyse telefonunu düşürdü çünkü tanrı aşkına adam resimlerden bile daha çekici görünüyordu.Eğer Luke eşcinsel olsaydı, muhtemelen çok ilgi gösterirdi. Mükemmel beyaz dişlerini gösterdiği ödüllü bir gülümsemesi vardı, derisi soluk ve temelde kusursuzdu. Luke'un hayatında gördüğü en güzel yeşil gözlere sahipti ve o kırmızı kalp dudakları Luke'u çok fena istetiyor-

Düz.

Luke düzdü.

"Seninle de tanışmak çok güzel Ashton." Sonra yüzünü hala diğer çocuğun zümrüt yeşili gözlerini röntgenleyen çocuğa döndü.

"Sen Luke olmalısın, seninle tanıştığıma sevindim. Senin müziğinin büyük bir hayranıyım bu yüzden-"

Luke'un zihni patlamaya yakındı çünkü gerçekten güzel bir çocuk onu garip hissettiriyordu ve bunu sevmemişti.

Bu yüzden her zaman yaptığını yaptı ve her şeyi mahvetti.

"Evet her neyse, tanıştığımıza memnun oldum." Luke siyah saçlı çocuğu bölerek söyledi ve geri telefonunun küçük ekranına bakışlarını çevirdi. Ash'in bir özür ve Luke'un bir 'diva' olduğunu mırıldanmasını duyduktan sonra Michael'ın tepkisine bakmaya zahmet etmedi.

"Luke."

"Ha?"

"Kahvaltılık almaya gidiyorum, hemen dönerim. Ben yokken Michael ile bağ kurmayı denemelisin!"

Ashton Luke'un elinden telefonunu kaptı vehemen dışarı günün ikinci kahvesini almak için koştu.

Sarışın çocuk sırtını duvara dayayarak sıkıntı içinde kollarını birbirine dolayıp iç çekti.

Kafası karışmış bir şekilde Michael'ın suratında ki sıvalı sırıtmaya baktı.

"Ne oldu?"

"Bina içine yürüdüğünden beri bana bakıp durdun. İyi görünüyor muyum?"

Luke dudak büktü. Bu adam kim olduğunu sanıyordu? Luke'un kendisi kadar kibirliydi.

"Pardon? Eşcinsel gibi mi görünüyorum?"

"Düz adamlar diğer adamlara orada onu almak istiyormuş gibi bakmazlar."

Luke müdahale edecekti ama kıvırcık saçlı arkadaşı kahve ile geldi ve sadece onu takmamaya karar verdi.

Ashton Michael ve menajeri Calum'a sözleşmeyi gösterirken Luke sessizlik içinde kaldı.

Düşündükten sonra Michael'ın garip olduğu sonucuna vardı. Luke'u çok fazla düşündürüyordu ve asla kendisine sormayı düşünmediği soruları kendisine sorduruyordu.

Michael'dan bir miktar bile hoşlanmadığı sonucuna varmıştı.

for the sake of fame ; mukeWhere stories live. Discover now