18

706 99 90
                                    

Luke alnındaki terleri limon kokulu bir bebek mendili ile temizlerken, Ashton'un soyunma odasının kapısını 'aman tanrım, on dakika içinde orada olmalısın' nidaları ile bağırarak açmasıyla hayal kırıklığı içinde inledi.

iHeart Radyo Müzik Festivali'nde bir yıl boyunca ilk kez canlı yayın yapacaktı ve o hazır değildi. Sadece bir stadyumda performans sergilemekle kalmayacaktı, ayrıca, tamamen ayıkken, sahte eski erkek arkadaşı hakkında bir şarkı sergileyecekti. Bu arada, onu 5 aydır görmüyordu. Elbette onu manşetlerde ve dergi kapaklarında görüyordu ama kendisiyle tekrar temas kurmamak için elinden gelen çabayı göstermişti.

Performansa dönünce, bu şüphesiz onu korkutuyordu ancak aynı zamanda kendisiyle çok gurur duyuyordu. Ayılmak içinAshton ve arkadaşlarından çok yardım aldı ve bu ondan biraz zaman götürdü ancak sonunda oldu ve bu değişikliğin tadını çıkarıyordu.

"Luke, son 5 dakika."

Luke dağınık saçlarında elini gezdirirken iç çekti. "Ya Michael kalabalığın içindeyse?" diye düşündü. Hemen şimdi belki de bütün bunların berbat bir fikir olduğunu fark etmeye başladı. Ya eğer Michael onu bitirdiyse? Muhtemelen durum böyleydi. Onunla ilgili bir şarkı seçmesinin tuhaf olduğunu düşünecek miydi?

"Luke, zaman geldi." koruması, Cesare söyledi.

Luke, Cesare takip etmesini işaret ettiğinde ayağa kalktı. "Gergin misin, çocuk?"

Luke, kalabalığın adını söylemesini biraz daha net duymaya başlarken parmaklarını çıtlattı.

"Tabii ki hayır." yalan söyledi ve onu sahneye kaldırması gereken platforma çıkarken daha fazla soruyu önlemek için sırtını korumaya çevirdi.

"Luke hazır olsun!" platin sarısı bir kadın bağırırken Ashton Luke'a gitarını verdi. "Yık geç ortalığı." Ashton ona parlak bir gülümseme verip omzuna vururken söyledi.

"Biz hazırız. Max, platform."

Luke, altındaki metal karenin onu kaldırmaya başladığını hissederken yutkundu. Kalabalığı daha net görmeye başlamasıyla birlikte çığlıklar daha da yükseldi. Stadyumdaki her ses onun adını söylerken damarları boyunca adrenalin pompalanıyordu.

Mikrofon standına yaklaşıp mikrofonu dudaklarına getirdiğinde sırıttı. "Dostum, bunu özlemişim."

Çığlıklar yükselirken gülümsemesi büyüdü. "Bu yeni bir şarkı ve adı 'Everything I Didn't Say (Söylemediğim Her Şey)'."

Metal telleri tıngırdatmaya başladı ve evde hissetti.

-

"Aşırı harikaydın!" Ashton Luke'un etrafına kollarını sarıp onu sıkarken bağırdı. Sarışın terli alnını elbisesinin koluyla silerken bütün ekip alkışlamaya başladı.

Birdenbire, telefonunun cebinde titreştiğini hissetti ve Lu'nun çağrısına cevap vermek için odadan çıkmadan önce izin istedi.

"Hey, neredesin? Sahne arkasındayız, Ashton şampanya getirdi." Luke telefonu açar açmaz söyledi.

"Hey sadece Michael'ın burada olduğunu söylemek istedim."

Sarışın Michael'ın adından bahsedildiği sırada sessiz kaldı ve ağzından çıkmayı başarmış olan şey basit bir "oh" idi.

"Onu görmek istiyor musun? Chiara ile birkaç bira almaya gitti."

"Ben... Sanmıyorum."

"Luke, beş ay oldu... O bitirdi, sende öyle, neden sadece arkadaş olmayı denemiyorsun? Bu hem Chiara hem de benim için işleri daha kolay hale getirecek."

'Bitirdi.' Evet...

"Sadece yoruldum ve içebilecekmiş gibi hissetmiyorum başka zaman takılırız."

"Ama demiştin ki Ash-"

"Seni sonra ararım. Onlar merhaba dediğimi söyle."

Ve telefonu kapadı.

Michael'ı hiç görmek istemiyordu. Michael'ın, o ve Luke 'ayrıldıktan' sonra iki ilişkisi olmuştu ve onlar gerçekti, ki açıkça Luke'un aksine Michael yoluna iyi devam ediyordu.

Ancak bunu asla itiraf etmeyecekti.

Kendine bile değil. (yemin ederim katır inadı)

Ve bu üstüne tuz biber ekmişti? Açıkçası kırmızı kafa (evet Michael, Luke'u birazcık öldürerek saçlarını kırmızıya boyatmıştı) ile ilgili bir şarkı söylemişti. Aptalca bir şey söylemeden diğer çocukla asla doğru düzgün bir konuşma yapamazdı.

Dürüst olmak gerekirse bu 5 ayın nasıl geçtiği onu korkutuyordu ama kalbi hala Michael'ın adıyla çarpıyordu, onunla yapılan bir konuşmanın bütün zamanında kekelerdi ve en korkunç kısmı onun hakkında çok fazla aptal aşk şarkısı yazmıştı.

...

DELİRİYORUM, DELİRİYORUZ

Niye Luke hikayelerde bile gerizekalı?

Ve neden Michael tam ileri atılması gereken zamanda geri çekiliyor?

for the sake of fame ; mukeWhere stories live. Discover now