-25- İçimdeki ses

5K 225 18
                                    

Multi : Yaman ve Mayıs
Bölüm şarkısı : Zara Larrson - Uncover

-Egemen Aydın-

'Hadi ama gidip biraz o beyaz tozdan alalım?' diyen içimdeki sese "Siktir git" dedim seslice. Koridor boş olduğundan kimse duymamıştı.

Sevdiğim kız hastane odasındayken bile beynimin bi köşesinden çıkıp geliyordu bu istek. Sanki benimle dalga geçiyordu. 'Buna karşı koyamazsın, yenilgiyi kabul et' diyordu. Ama bende 'hayır' diyordum. Belki o şeyi çok istiyordum ama karşı koymakta istiyordum. Sadece kendim için değil, içerde yatan kız içinde karşı koymalıydım. Kaçınılmaz sondan kaçmak istiyorsam karşı koymaktan asla vazgeçmemeliydim.

Karşı koyabilseydim o gün o duvarları yumruklamazdım. Karşı koyabilseydim şuan sevdiğim kız yanımda olurdu. Bunlar herşeyi açıklıyordu. Eğer karşı koymazsam biterdim. Eski Egemen geri dönsün istemiyordum, böyle mutluydum.

Birde doktor çıktığında mutlu olacaktım.

'Sen mutlu falan olamazsın, ağlayarak doğdun ağlayarak öleceksin'

İçimdeki kaltak yine konuşmaya başlayınca burnumu kırıştırıp "Shut up bitch" dedim. Maalesef şuanda koridor boş değildi ve iki kız beni duyup tuhaf tuhaf bakmışlardı. Şu sesi duymamak için beynimi deldirecektim. Bi susmuyordu. Beynimin bir kısmı 'Gözde içerde nasıl acaba?' derken diğer kısmı 'gidip kafayı çekersen rahatlarsın' diyordu.

Ayağa kalkıp koridorda turlamaya başlarken saçlarımı karıştırdım. Neden doktor hala çıkmıyordu? Daha önemlisi beni neden içeri almıyorlardı?! Önemli birşeyi yoktu değil mi? Onu ambulansa bindirmeden önce boynuna boyunluk takmışlardı. O ise sadece gözlerime bakıp gülümsemişti. Sonunda ona onu sevdiğimi söylemiştim. Biliyordum benim sevgim onu koruyacaktı. O gözlerindeki parıltıyı hiç unutmayacaktım.

Sırtımı duvara verip başımı duvara yasladım ve yere doğru kayarak oturdum. Oturunca da olmuyordu, gezince de... Ne yapacaktım ben? Aslında, yapmam gereken bir şey vardı. Yaman'a haber vermek. Belkide Gözde'yi evde bekliyordu. Evet evet kesinlikle aramalıydım.

Oturduğum yerden elimi cebime zorlukla telefonumu çıkardım. Yaman'ın numarasını bulup aradıktan sonra kulağıma koydum. Birkaç çalıştan sonra temkinli bi "Efendim?" sesi geldi. Tabi benim onu aradığımda şaşırmış olmalıydı.

"Yaman" dedim, konuya nasıl giriş yapacağımı bilemeyerek.

"Egemen" dedi karşılık olarak. Bunu sadece kızlar yapıyor sanıyordum. Neyse Egemen. Aklın başka yerlere gitmesin. Konu Gözde.

Tam ağzımı açıyordum ki Yaman'ın benden önce "Yoksa Gözde senin yanında mı?" demesiyle duraksadım ve derin nefes aldım. Ben o kadar korkmuşken kim bilir o nasıl tepki verecekti.

Birden "Gözde kaza yapmış" deyiverdim. Ama bu daha kötü olmuştu. E alıştıra alıştıra da söylenmezdi ki.

"Ne?" diye fısıldayan sesini zorlukla duyduğumda onu sakinleştirmek adına "Ama merak etme ciddi birşey değil" dedim. Nasıl ciddi değildi lan? Araba takla atmıştı! O arabayı öyle gördüğümde sanki kalbim durmuştu. Gözde'nin hala o arabada olduğu düşüncesi beni öldürmüştü.

"Nasıl oldu? Nerede oldu? Sende yanında mıydın?" diye sorduğunda "Yaman hastaneye gel, burada konuşuruz" dedim.

"Hangi hastane?"

Hastanenin adını verdikten sonra telefonu kapatıp cebime soktum ve gözlerimi kapattım. Bu doktor neden hala çıkmıyordu? Meraktan ölecektim. Ya birşey ters gittiyse... Sonuçta küçük bi kaza değildi. Sinirle ayağa kalktıktan sonra yine turlamaya başladım. Neredeyse bir saattir kıpırdamadan duruyordum. Ambulansı arayan adama da teşekkür edememiştim. Acaba Gözde uyanık mıydı? Bi yerine bişe olmuş muydu? Ben bakmaya kıyamazken kız takla atan arabanın içinde kalmıştı, çıldıracaktım! Bir daha araba kullanmasına da izin vermeyecektim! Ehliyeti bile yoktu. Hem o nereye isterse ben onu götürürdüm.

BAĞIMLIDove le storie prendono vita. Scoprilo ora