ÖZÜR DİLERİM | AFFET BENİ

AFFET BENİ -1-

İnsanlar acı çeker. Fazlasıyla hem de. Az sonra okuyacağınız satırları gecenin bir yarısı yazdım. Onlarca kez tıkandım bıraktım tekrar oturdum yazmaya çalıştım. Umarım aklımdakileri size doğru aktarabilmişimdir, doğru cümleler seçip birleştirebilmişimdir. 

Son olarak!

Bu gün birinin hayatı değişti.

Yarın sizin hayatınız değişebilir.

Alt üst olabilir.

Paramparça olacak kadar kırılabilir.

Her şey bitti zannedersiniz, aslında yanılırsınız.

Yukarıdan birileri bakıyordur size.

Belki sessizce fısıldıyordur, bilemeyiz.

'Hiçbir şey bitmedi. Her şey yeni başlıyor.'

Giray'ın ağzından yazdığım ilk bölümle karşınızdayım. Bir süre böyle devam edeceğiz. Yorumlarınızı aşağıya bırakmayı, oy vermeyi unutmazsanız sevinirim.. Teşekkür ederim sevgili olur. Varlığını belli edip bu günlere gelmemizi sağladın, sana içtenlikle teşekkür ederim..

***

Keyifli bir sonbahar akşamıydı. Yazdan kalma sıcak bir gün... Güzeller güzeli karım tüm masumluğuyla karşımda oturuyordu. Her zaman güzel olmayı nasıl başarabiliyordu?

15 Eylül 2009... Bu gün bizim evlilik yıl dönümümüzdü. Üç yılı geride bırakan evli, sorumluluk sahibi, aşık bir çifttik. Bir yılı daha beraber omuz omuza, el ele ve hala çok aşık olarak atlatmanın sevincini yaşıyordum. Evlendiğimiz günü dün gibi hatırlarken günlerin nasıl çabuk geçtiğini anlamıyordum. Ona hediye etmek için yeni bir yüzük almıştım. Çok seveceğinden emindim. Hayatıma dahil olduğu andan beri fazlasıyla mutluydum. Ona küçük sürprizler yapmayı seviyordum.

Bebeğimizi bu akşam için İnci'nin annesine bırakmıştık. Karım huzursuzdu. Annesine düşkün, yaramaz bir bebeğe sahipseniz hayat bazen çok can sıkıcı olabiliyordu. Hele de karısına düşkün bir koca söz konusuysa! İtiraf etmek gerekirse içten içe kıskanıyordum. Anne oğul birbirini görünce unutulan hep ben oluyordum.

Dudaklarım yaramaz bir ifadeyle yukarı kıvrıldı. Karımın ışıl ışıl parlayan gözlerine baktım. Elini tuttum.

''Rahat olur musun? Birazdan eve gideceğiz zaten.''diyerek sıcacık gülümsedim. Boşta kalan elini birleşen ellerimizin üzerinde sabitledi ve okşadı. Bana güzel bir tebessüm yolladığında kalbim teklemişti. Gülüşünü severdim. Onu seviyordum. Her şeyden çok seviyordum.

''İçimde garip bir sıkıntı var Giray. Kalbim sıkışıyor. Neden bilmiyorum.''

Huzursuzluğunu saklamak için gece boyunca elinden gelen her şeyi yapan karıma daha fazla kayıtsız kalamadım. Görmezden gelmeye çalışmak faydasızdı. Nadir anlarda böyle olurdu ve sonunda haklı çıkacak bir şey mutlaka gerçekleşirdi. Garsona el işareti yapıp hesabı istedim. Yemeklerimizi bitirmiştik. Afiyetle ve güzel sohbetle bitirilen bir akşam yemeğinden daha fazlasını istemek haksızlık olurdu. Kalkmak üzereyken gelen mesaj geceye noktayı koyan ayrıntı olmuştu. Gülen yüzüm solarken dikkatim dağılmıştı.

''Bir sorun mu var canım?''diyen karım her şeyden haberi varmış gibi soğukkanlılıkla konuşmuştu. Zorla da olsa güldüğümde aklımda bin türlü tilki dönüyordu.