" Kalk gidelim." Çimlerden yavaşça doğruldum." Geç oldu?" Onu dürttüğümde uyumuş olacağını düşündüm. Yavaşça yüzüne yaklaşırken onun nefes alışverişini dinlemeye çalıştım. Sonra iyice yaklaşıp yüzüne üfledim. Gözlerini açmadan dudaklarıma uzandığında bir anda ödüm kopmuştu hemen geri çekildim. Durukan gözleri aralamıştı. Bu hareketimi görünce başının altına ellerini alıp bana sırıtmaya başlamıştı.
" Bu aralar çok çıkarcısın biliyor musun?" Kızarmış gibi yaptım.
Ayağa kalkmaya çalıştığımda bir anda Durukan'ın üstüne yüzün koyu düşmüştüm. Şaşırmıştım.Ayaklarımda bir şeyler vardı. Ayaklarıma bakmaya yeltendiğimde bağcıklarımın birbirine bağlanmış olduğunu görmüştüm.
" Durukan! Bağcıklarımı niye bağlıyorsun!" biraz sinirlenmiştim.Durukan resmen kahkahalarla bu halime gülüyordu. Doğrulmaya çalışıp karnına hafifçe yumruk geçirmiştim.
" Afacan çocuklara döndün!" Üstünden çekilip bağcıklarımı çözmeye çalışırken bunu ne ara yaptığını düşünmeye başlamıştım. Bazen onu takip etmek çok zordu. Sessizce işini hallediyordu.
Durukan uzanıp bağcıklarımı çözmeme yardım ederken ona uzun uzun bakmıştım. Yüz hatlarını incelerken bulmuştum kendimi.Sessizce onu izliyordum.Bağcıklarımı çözdükten sonra güzelce ayrı ayrı düğüm atmıştı. Sonra birlikte oradan ayrılmıştık.
Eve vardığımızda yorgunluktan ölüyordum. Üstümü bile değiştirmeden kendimi yatağa atar atmaz yorgunluğum beni ele geçirmişti.Durukan yanıma uzandığında bana sarılırken ellerini hemen tişörtümün altına doğru götürmüştü.Biraz yorgun biraz uykulu bir şekilde " Şu garip huylarını da bırakmalısın." Dediğimde o sırtımda ellerini çoktan gezdirmeye başlamıştı.
" Beni istiyorsun değil mi? Bazı erkekler şu hormanlarına sahip çıksa belki daha iyi bir hayat sürülebiliriz ne düşünüyorsun Durukan ?" Mırıldanırken arkamdan hafif bir gülme sesi duydum.
" Ama ben korkuyorum. Beni korkutmayı bırakmalısın." dediğimde bu sefer ondan ses gelmemişti. Elleri durmuş sadece sıkıca sarılmıştı. Ben kendine doğru çekip sıcaklığını vücuduma dayamıştı.
Evet onun karısıydım ama kendimi hazır şu an hiçbir şekilde hissetmiyordum. Onun zorlamamasını da seviyordum aslında.Ayrıca ben böyle yaptıkça başka kadınlara gitmesinden korkuyordum.Yani benim için ne kadar dayanacağını merak ediyordum.Onu sevdiğim ve bu şeyin normal olduğu fikrine alışmalıydım. Belki ben böyle ondan kaçtıkça onu sevmediğimi düşünebilirdi ama sadece biraz daha zamana ihtiyacım vardı.Bugünlük uyumak istiyordum.
&
Sabah uyandığımda iyice gerildikten sonra hemen kalkmıştım.Alışkanlık olarak ilk banyoya gittim. Ayılmam gerekiyordu. Güzel bir uyku çekmiştim.Duşumu aldıktan sonra banyodan çıkıp astığım havluya doğru uzandım.Havluyla üstümü sararken bir anda bir şey fark etmiştim. Ben kalkarken Durukan yanımda mıydı? İçeri gittiğimde onun olmadığını görmüştüm.Neredeydi yine?
ALPER
" Bu adamlarla uğraşmanı istemiyorum Durukan. Remzi baba sana bırakmış olabilir ama normal bir hayat yaşaman gerekiyor." onu ikna etmek çok zordu.
Durukan hayır anlamında kafasını sallamıştı. Ellerini kaldırıp " Yapmam gerekenler var. Seni bu yüzden çağırdım. " dedi. Bıkkın bir şekilde nefes verdim.
" Yine ne istiyorsun başımın belası!" Artık bu çocuğun ne yapacağını hiç bilemiyordum. Onu tahmin etmek çok zordu.
" Sadece onların başına beni geçir gerisini bana bırak. Birilerini mutlu edeceğim." dediğinde Durukan'ın yüzünde güzel bir gülümseme oluştu.