Cole

825K 29.3K 29.9K
                                    

Resim Cole:)

Nisa

" Cole o iyi olacak mı?" Kollarımı birleştirip sırtımı duvara yasladım. " Sorun olmaz babam halleder sıkma bu kadar canını." Cole elini yavaşça omzuma koyup güven verici bir şekilde sıktı. İçimdeki o kötü his beni yiyip bitirecekti. " Ama hiçbir şeyi yoktu. Yani anlamıyorum." Gözlerim yerdeki bir noktaya kilitlenmişti.

" Nisa seni üzgün görmek istemiyorum." Gözlerimi yavaşça kaldırdığımda Cole'ün yüzüne odaklandım. " Durukan artık ben gibi. Bir parçam anlıyor musun? Onun canı yandığında benimde yanıyor. Benim başıma kötü bir şeyler gelsin. Yeterki ona bir şey olmasın!" Bunu söylerken çok ciddiydim.

Cole aptalmışım gibi baktı. " Sana bir şey olmasını nasıl isteyebilirsin? O zaman Durukan ne yapardı? Zaten ailesini kaybetmiş bir de sana bir şey olsa ne yapardı? " gözlerimin içine bu sefer daha çok odaklandı. " Saçmalamayı kes!" Dişlerinin arasından o öfkeli sesi beni korkutmuştu.

" Nisa!" Alper'in sesini duyduğumda hızla kafamı çevirdim. Alper koşarak geldiğinde soluk soluğa kalmıştı. Şaşkınlıkla bakarken ilk o konuştu " Durukan ... Nerde?" Nefesini düzgün kullanamıyordu. " O kadar önemli değildi? Neden tati..." Konuşmamı bitirmeden Esra'nın sesini duydum. " O bizim için önemli Nisa. Babamdan kalan tek hatıra ve Alper'in kan bağı olmasada canı gibi sevdiği kardeşi." Esra'nın sözleri beni biraz mutsuz etmişti.

Kendimi bir anda fazlalıkmış gibi hissetmiştim. Onların gözlerindeki endişe benimkinden daha fazlaydı. Durukan'a verdikleri değer kıskanılacak cinstendi. " Bir anda bayılıp düştü . Bende hasteneye getirdim. "Sözcükler ağzımdan ruhsuz bir şekilde çıktı.

Profösör kapıdan çıkınca onun yanına koştum. " O nasıl?" Endişeli ses tonum benim ne halde olduğumu fazlasıyla belli ediyordu. " Küçük bir sorun oluşmuş. Bir ameliyat olacak ama kötü bir şey yok. İçeri git istersen uzanıyor. " bunu duyduğumda hemen Durukan'ın odasına girdim.

Hastane kıyafetleriyle yatakta uzanmış beni görünce hafifçe doğruldu. Bana gülümserken yanına gidip yatağın kenarına oturdum. Elimi saçlarına getirip yana doğru parmaklarımla tararken " İyi misin canım?" Dedim. Durukan onaylarcasına başını salladığında uzanıp alnına dudaklarımı bastırdım.

İyi olmasını istiyordum. " Koçum bizi korkuttun!" Alper'in sesini duyduğumda geri çekildim. Durukan şaşkın şaşkın Esra ve Alper'e bakıyordu. " Bana bakma öyle . Bir anda Nisa hastasın deyince elim ayağım titredi beyinsiz!" Durukan kaşlarını çatıp bana baktı.

" Nereden bileyim geleceklerini ? Ben de onları görünce şaşırdım. Sevildiğini bil." Dedim masumca. Durukan gözlerimin içine bakarken ellerini kaldırdı. " Sen ağladın mı?" Diye sorunca Alperlere baktım. " Alperle seni yalnız bırakayım. Birazdan geleceğim." Dedim. Yatağın kenarından kalkıp kapıya yöneldiğimde Esra seslendi. " Nisa beni bekle!"

O yanıma gelirken bir lavobaya gitsem iyi olacaktı. Elimi yüzümü yıkamalıydım.

Alper

Nisalar gittiğinde kapıyı kapattım. " Önemli bir şey var mı? Benden bir şey saklamıyorsun değil mi?" şüpheyle sordum. Ellerini kaldırıp " Sorun yok. Madem geldin senden bir şey isteyebilir miyim?" Onun yanına yaklaşıp ayağının uç kısmındaki yatağın köşesine oturdum.

" Söyle bakalım?Ne isteyeceğini merak ediyordum. "Ellerini kaldırıp " Ben en az bir iki hafta hastanede olacağım. Nisa'ya gerçek bir düğün hazırlamak istiyorum. Hazırlıkları Esra ile sen yapar mısın?" Bunu çekimser sormuştu. " Tabi ki kardeşim istesin yeter. Demek şöyle güzel bir düğün yapacağız ha. Karşılıklı abi kardeş bir çiftetelli oynarız." Durukan bunu duyunca gülümsedi.

SessizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin