~55~

10.1K 497 119
                                    

Gözlerimi araladığımda dün geceyi tekrardan hatırladım. Deniz Karahan'dan hala korkuyordum fakat Aras'ın yanında kendimi güvende hissediyordum...

Yataktan kalkmayı başarabildiğimde bir süre odayı dolaştım ardından banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra odaya geri döndüğümde Aras benden önce gelmiş ve yatağımın üzerine uzanmıştı.

"Sen ne ara geldin? Şey, günaydın o zaman."

"Günaydın."

"Ee, bugünkü planımız nedir? Aras Barkın'la mafyaları kızdırmak mı? Yoksa-" Derken lafımı kesti,

"Sen gelmiyorsun, Deniz'le yalnız görüşücem."

"Ne? Niye?"

"Delfin, bu ikimizin meselesi sen karışma. Burada benim gelmemi bekleyeceksin, Deniz eğer tehditimi kabul etmezse geriye tek bir çözüm kalıyor ve sen onada karışmayacaksın."

"Hayır Aras! Onu öldürme düşüncesini aklından çıkar. Onu tehdit ettikten sonra bizi rahat bırakacak bence."

"Umarım dediğin gibi olur."

"İyi şanslar." Dedim sakince ve onu kapıya kadar geçirdim...

Bütün gün evde oyalanacak şeyler bulmuş ve Aras'ın gelmesini beklemiştim. Hatta evde çalışan bütün hizmetlilerle tanışmıştım ve sohbet etmiştim.

Nihayet zil çalmıştı ve kapıyı ışınlanarak açmıştım.
Karşımda küçük bir çocuğun elini tutmuş Ceren Barkın'ı beklemiyordum,

"Ceren.." dediğimde bana kısaca bana sarıldı ardından gülümseyerek yanıt verdi,

"Merak etme, benim oğlum değil. Hadi ama! Sadece bir yıl görüşmedik hamile kalsam bile çocuğumu doğurup 12 yaşına getiremem, öyle değil mi?"

"Şey, evet. Sadece sabahtan beri Aras'ı bekliyorum, kapıyı gelmiştir diye açtım. Yani seni özledim tabi ama Aras'ın gelmemiş olması beni biraz hayal kırıklığına uğrattı."

"Bir dakika! Sen yoksa abimi affettin mi? Hatta onu özlüyorsun bile!" Dedi sevinç sevince,

"Hayır, hayır, tam olarak öyle değil. Ceren, abinin başı dertte olabilir."

"Abi?" Dedi yanındaki çocuk. Ceren çocuğun saçını okşayarak tekrardan bana döndü.

"Ne oldu? Bir sorun mu var?!" Kaşları çatıldığında sakince ona her şeyi baştan sona kadar anlattım.

"Deniz Karahan'ı oldum olası sevmemişimdir zaten! Abimi arayalım Delfin, sen böyle diyince bende gerildim."

"Telefonu kapalı!"

İki saat boyunca Ceren'i sakinleştirmeye çalıştım. En sonunda gözündeki yaşları sildiğinde konuyu değiştirdim,

"Bu çocuk kim?"

"Abime sürpriz yapacaktım, bu çocuk, daha doğrusu ismi Ares. Yarı yunanlı olduğu için henüz tam olarak Türkçe bilmiyor. Ama yinede konuşulanları çok iyi anlıyor... İsmini babam özellikle Ares seçmiş biliyor musun? Aras'ınkiyle uyumlu olsun diye, bir gün hep bir araya geliriz diye..."

SAPLANTI 2: Tehlikeli OyunlarWhere stories live. Discover now