0.2

116K 5K 910
                                    

"Ne diyorsun?" dedim beklemeden. Hemen cevap geldi. "Sakin olur musun? Sana kötü bir şey demedim." Haklıydı ancak gecenin bir yarısı tanımadığım bir numaradan aldığım aramayı nasıl normalleştirebilirdim ki?

"Kimsin?"

"Kim olduğum önemli değil." Kesinlikle beni trollüyordu.

"Ya bak, troll falansa hiç uğraşamam. Numaranı yayarım!"

"Troll değil," yazdı 15 saniye sonra. Umursamadan mesaj yazdım. "Neyse ne artık."

"Ezhel dinliyorsun demek." Ben konuşmayı bitirmeye çalıştıkça mesaj atıyordu!

"Engelleyeceğim. Daha yazma, yeter!" 

"Sen ne atarlı çıktın ya, çakma Songül seni!" yazdığında gülümsedim. Yaşasın! Şimdiden bir ortak yönümüz vardı, Kırgın Çiçekler izleyen tek ben değildim.

"Sonunda bir Kırgın Çiçekler fanı daha buldum!" Yazdığı mesajı okuyunca bu konunun kesinlikle ortak noktamız olmadığını anlamıştım.

"Türk dizisi izleyecek kadar salak değilim, seni kafede arkadaşlarınla Kırgın Çiçekler'in yeni bölüm fragmanını izlerken gördüm."

"Bir saniye... Sen bana salak mı dedin?" 

"Öyle de diyebiliriz," yazdığını okuyunca gözlerimi devirdim.

"Bence asıl salaklık, özgüvensizmiş gibi bir insana kim olduğunu söylemeden onunla konuşmaya çalışmaktır." Kesinlikle görüşümün arkasındaydım. Engellemediğime dua etmeliydi!

"Vay be, ciddi de olabiliyormuşsun." 

"Öyle de diyebiliriz," yazdım onun taklidini yaparak.

Hemen numarasını kopyaladım. Mükemmel bir stalker olduğum için numarasını instagram ve facebook üzerinden aratacaktım, öyle de yaptım. Ama bu numaraya kayıtlı hiçbir hesap yoktu.

Mesaj atınca beklemeden mesajını okudum.

"Bu arada, beni Burak olarak kaydedebilirsin çünkü aynı okulda değiliz. Beni bulma ihtimalin de %1."

"Gerçek adın Burak mı?"

"Öyle de diyebiliriz." Bu konuşmada üçüncü kez aynı cümle geçiyordu. Gülümsedim ve numarasını Burak olarak kaydettim.

"Beni nereden tanıyorsun?"

"Eskiden," yazdığında gözlerimi kısarak telefona baktım. "Nasıl?" yazdım hemen.

"Ne nasıl?" Beni sinir ediyordu.

"Soruma soruyla karşılık verme."

"Ne demek soruma soruyla karşılık verme?" Sinirle nefes aldım.

"Sinir bozucusun!"

"Biliyorum sarışınım," Beni eskiden tanıdığı aşikardı çünkü zaman geçtikçe saçlarımın sarılığından eser kalmamıştı.

"Pekala, Defne." 

"Ya da diyebilirsin," yazdım hemen. "Hoşuma gidiyor."

"Benim de hoşuma giden şeyler var," yazdığında gülümsedim. 

"Ne mesela?" yazdım hemen. Beklemeden mesaj attı.

"Sen mesela."

Gizli Numara (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin