ACILAR VAR İÇİMDE

2 Mart 2000

Şimal'in anlatımından

   Aradan 2 sene geçmişti. Mutlu muyum, üzgün müyüm? Bilmiyorum düşünüyorum sadece öylece bakıyorum. Şuan nerdeyim tahmin edin tabikide sahildeyim aslında benim adım sahil olmalıydı evim her şeyim sahil orası bana bütün kötülükleri bütün güzel şeyleri hatırlatıyor. 2 sene ne yaptığımı merak ediyorsunuz dimi bende çok merak ediyorum sahi ben 2 sene ne yaptım ağladım mı? Ya da oğuzla mutlu mu oldum? Hiçbiri ne oldu biliyor musunuz İstanbul'dan gittim onu bırakıp gittim ilk önce oğuz'u anlatmak istiyorum.

    Her şey çok güzeldi gerçekten çok güzeldi. O bana çok aşık olmuştu beni mutlu ediyordu ben bir rüya görene kadar işte hani derler ya mutluluktan bulutlara yükseldim evet ben bulutlara çıktım mutluluktan ağlıcaktım sonra bir an geldi ve bütün gerçekleri hatırlattı ve ben yere çakıldım gördüğüm rüya beni her şeyden vazgeçirdi ben şuan ağlıyorum bunları hatırlayınca ben yok oluyorum her şey gözümün önüne geliyor ve ben İstanbul'dan gittim. Oğuz'u bırakıp gittim onu terk ettim özür dilerim seni üzdüğüm için ama gitmek zorundaydım. Onunla  tam 1 sene beraberdik ve ben 1 sene hayat yaşadım hayatın ne demek olduğunu mutluluğun nasıl bir şey olduğunu öğrendim ama diyorum ya işte bir rüya yüzünden onu terk ettim başıma rüyadan sonra başıma kara bulutlar toplandı sanki bende Antalya'ya gittim. Şuan buradayım hala oğuz'u özlüyorum keşke onu görebilsem onu bir kere görsem bir kere sarılsam belki her şey düzelecek ya da o benden nefret ediyordur evet evet kesin nefret ediyordur.

     Akşamüstüydü üstüme bir hırka çekip dışarı çıktım. Öylece dolaşıyordum etrafıma bakıyordum herkes mutlu herkeain sevdiği yanında bende yanıma baktım kimse yoktu sevdiğim kişi yoktu yanımda üzülmüştüm,ama ağlamıyordum iyiyim. Biraz daha dolandım denizin havası beni gerçekten çok iyi yapıyor ve ben buna tutunuyorum sadece karnım açıkmıştı sanırım sahile yakın bir yer vardı hemen oraya gittim içerisi baya kalabalıktı hiçte sevmezdim ama mecburdum içeri girdim bi masada oturdum. Benim iki masa arkamda küçük bir cocuğun doğum günü kutlanıyordu ona baktım be kadar da mutlu annesine baktım o da çok mutlu sonra çocuklar ve babasını göremedim ha geliyor babası fotoğraf çeken o galiba dikkatlice izledim bi dakika ayağa kalktım hayır olamaz yanlış görüyorum bu olamaz bu o olamaz arkasını döndü. Oydu  Oğuz'du bu allahım nasıl olur. Evlendi mi yani ben o tarafa doğru yaklaştım sadece bakıyordum gözlerim doldu bulanık görüyordum artık oğuz beni gördü. Evet beni gördü şuan bana bakıyor elinde ki kamerayı düşürdü.

"Şimal" dedi. Sesini duydum bu en güzel sesti galiba ama o artık evliydi. Ben koşarak ağlayarak çıktım. Peşimden geldi nasıl olur nedne geliyor peşimden

"şimal dur" durdum. Ona döndüm ağlıyordum.

" Şimal sen burda napıyorsun şuan o kadar şaşkınım ki belki mutluluktan ağlayabilirim doğru görüyorum dimi sensin" ona baktım anlamsız bir şekilde yaklaştım biraz daha

" nasıl yani"

" Şimal benim görevim buraya çıktı buraya geleli 2 ay oldu önceden gelmek istemiyordum çünkü hep gelirsin umuduyla bekledim seni ama sen burdaymışsın. Şimal neden gittin neden beni terk ettin?" anlamıyorum ne diyor.

"benn" dilim tutuldu konuşamıyorum.

" ben gittim s-eee-nn" allahım ağlamaktan konuşamıyordum.

" Şimal ne diyorsun anlamıyorum"

"sen evlendin"

" ne evlenmesi şimal neyden bağsediyorsun ben seni hep sevdim ben seni hep bekledim."

" ya o içerde ki o çocuk"

"o benim ablamın çocuğu" şaşkınlıktan yerin dibine girmiştim.

"ş-eeyyy"

" şimal ben seni hep bekledim hep sevdim çünkü sen iyi değildin son zamanlar ama gitmeni beklemiyordum senden nefret ediyordum karşıma çıktığında ne yapacağımı hiç düşünmemiştim ama gitmene aklım ermiyordu nasıl olurda beni terk edersin ve şimdi gelmişsin bana sen evlendin diyorsun. Sen gidince ben kahroldum İstanbul'u aradım ama yoktun her yere gittim aa yoktun şimdi bana gelmişsin sen evlendin diyorsun benim sana hesap sormam gerekirken sen soruyorsun " yüzüne şaşkın bir ifadeyle bakıyorum

" ben özür dilerim her şeyi anlatacağım sana ama hep yapmak istediğim şeyi yapıcam şuan " diyip ona sıkıca sarıldım. Onu gerçekten çok özlemiştim