Korku Okulu 2 • 6.Bölüm • Karışıklık

4.6K 223 92
                                    

Ali ve Sibel bir ansa kapıyı kırarak içeri girdiler. Ali bize doğru koşarak "Demek her şeyi öğrendiniz. Artık oyunun sonuna geldik!" dedi.

Anlamsız bir yüz ifadesiyle bakarken, Sibel cebindeki tabancayı Ali'ye uzattı. Hiç tereddütsüz saniyesinde Serkan'ı vurdu. Efsun ile bağırarak birbirimize sarıldık. Daha sonra dibimize kadar gelip Efsun'u benim kollarımdan çekti.

"Sıradaki hedefim sizdiniz ve artık her şey bitti." diyerek Efsun'un tam kafasına bir el ateş etti. Ağzım açık bir şekilde Efsun'un yanına giderken, Ali ayağını önüme koydu ve tepemde durdu. "Sıra sende!" diyerek tetiği çekti ve bana doğrulttu.
-
Efsun'un dürtmesiyle kendime geldim. "Yine hayaller alemine daldın." diyince birlikte güldük.

Serkan, Efsun ve ben evde yalnız başımıza duruyorduk. Serkan sessizliği bozarak konuşmaya başladı.

"Bu bilgi ve haberlerden kimseye ama kimseye bahsetmek yok! Bu çeteden yani kiracılarınıza öyle bir tuzak kurmalıyız ki gitmek için yalvarmalılar adeta. Bu tuzak için düşünmem gerekecek. Bu süre zarfında onlara bir şey çaktırmamaya çalışın. Tek kural şu ; Kimseye bir şey söyleme!"

Evden çıktığında aklıma ilk olarak Tülin'i arayıp bunlardan bahsetmek oldu ama kuralı çiğnememek en doğrusu.

Kaza zamanından beri Ali'den haber alınamaması beni bile ürpertmeye başlamıştı.

Efsun odasına geçmiş dinleniyorken ben ise salonda oturuyordum. Derin derin düşünürken aklıma sakladığım CD geldi. Hızlı adımlarla üst kata çıkıp odama girdim. Kapıyı kilitleyip CD'nin olduğu yere gidip CD'yi aldım. Evde bilgisayar olmadığından internet kafeye gidip izlemek tek çareydi.

Üstüme ince bir şeyler alıp dışarı çıktım. Evin önünde gördüğüm kedinin başını okşayıp yoluma devam ettim.

En yakın internet kafenin önüne varmıştım. Tam içeriye adım atacakken Serkan'ın "Bu çeteden yani kiracılarınıza öyle bir tuzak kurmalıyız ki gitmek için yalvarmalılar adeta." dediği sözler aklıma geldi. Belki de aradığımız fırsat bu CD'de gizliydi.

Serkan eve kartvizitini bırakmıştı. Efsun'u arayıp bana Serkan'ın numarasını vermesini istedim. Numarayı alır almaz Serkan'ı arayıp bir CD bulduğumu söyledim.

Birlikte buluşma için ayarladığımız mekana geçtik. Mekana girdiğimde Serkan'ın bir köşede oturmuş saçlarını düzelttiğini görünce gülümseyip yanına geçtim.

"İşte bahsettiğim CD!"

"Hemen bakalım, acaba ne çıkacak ?"

Heyecanlı bekleyişimiz CD'nin açılmasıyla son buldu.

Serkan "Galiba bunda bir şey yok, baksana bomboş bir alanın kamera kaydı."

"Dur bir dakika! Baksana şu köşeye." diyerek Serkan'a bilgisayardan bir yer gösterdim.

Ali'nin birisini tabanca ile vurduğu ve Sibel'in birinci dereceden tanık olduğu apaçık ortadaydı. İşte elimize geçen fırsat buydu.

O sevinçle Serkan ile birbirimize sarıldık. Sonrasında ikimizde duraksayarak ayrıldık. İkimizinde sevinci gözlerimizden okunuyordu.

Serkan bana bakarak "Bu CD'yi çoğaltmalısın. Bunu sana veriyorum, asla kaybetmemek üzere bir kopyasını çıkar." dedi.

Olumlu anlamda baş sallayarak önümdeki kahvemden bir yudum alıp orayı terk ettim.

Eve doğru giderken Efsun aradı.

"Selin neredesin ?"

"Yoldayım, eve doğru geliyorum."

"Dur, dur! Hiç gelme. Bende dışarıya çıkayım ve birlikte Tülinler'in evine gidelim. Çok canım sıkıldı evde."

"İyi tamam o zaman seni evin oradaki parkta bekliyorum." diyerek telefonu kapattım.

Efsun geldiğinde ona elimde salladığım CD'yi teslim ettim.

"Bil bakalım bu CD'den ne görüntüsü çıktı ?"

"Ne CD'si bu ? Hiçbir şey anlamadım."

"Bunu bizim evde buldum. İçinde Ali'nin birisini vurduğu anın kayıtları var. Sabah Serkan'ın bahsettiği tuzağı bu CD ile başlatacağız. Ne olur ne olmaz bunu kopyalamamız lazım."

"Yol üstünde bir bilgisayar dükkanı biliyorum. Orada kopyalatabilirim."

"Tamam, kopyalama işi sende. Bende markete gidip çerezlik şeyler alırım, orada yeriz."

Marketten birkaç abur cubur alıp ellerimdeki poşetlerle birlikte Efsun'un gittiği dükkanın önüne gittim. Oraya vardığımda Efsun'u bir kadın ile çocuğu ile konuşurken gördüm. Sonrasında çalışan kişi ikisinede CD'leri verdi.

Efsun benim yanıma gelince yolumuza devam ettik. Tülin ve Hakan dışarıda bahçe ile ilgileniyorlardı. Tülin bizi görünce yavaşça yanımıza gelip sarıldı. Hakan ise uzaktan selam verdi.

Tülin "Hadi içeri geçelim." diyince eve girdik.

"Burada bilgisayar var mı ?" diye sordum.

"Evet, üst kata çık. Hemen soldaki odada var." dedi.

Ben çıkarken Efsun'da peşimden gelince Tülin meraklandı fakat yanımıza gelmeyi tercih etmedi.

Hızla bilgisayarı açıp içine CD'yi yerleştirdim. 'Oynat' tuşuna bastıktan sonra video açıldı.

"Efsun bu ne ? Çizgi film bu."

"Nasıl olur ya ? Ben eminim doğru CD'yi verdim."

"Bir de kopyayı versene, ona bakalım."

Kopyayı çıkarıp verince onu taktım.

İkiside çizgi film çıktı.

"Yoksa..." diye başladığım cümleye Efsun devam etti."

"Orada karıştı! Bizimki o çocukta kaldı. O CD'yi onlar izlerse polise giderler ve tüm planımız suya yatar!"

- Bölümü nasıl buldunuz ? -

Korku Okulu 2Where stories live. Discover now