Bölüm 21

176 21 1
                                    


Pazartesi sabahına kadar nispeten sakin geçmişti. Sabah huzur içinde kahvaltılarını yaptılar.

"Dün akşamki hengame neydi öyle hanımefendi!,sizin haberiniz var mıydı?"

"Nereden olacak Şükriye,dedim ya hadsiz kız. Mutlaka basına kendisi haber vermiştir. Bak bak söylediklerine bak,

"Mutlu bir aileleri varmış.Her hafta sonunu birlikte geçirmekten hoşlanıyorlarmış, çalışma temposu yüzünden onları ihmal ettiği için üzgünmüş. Müş miş muş.  Ah ona haddini bildirecek dişli biri lazım ama!,oğlum tam bir beyefendi gibi davranıyor."

"En çok Doğanla ,Şahinin kaçışmalarına güldüm."

"Hanım efendi, sabah programını açayım mı ? yayınlıyorlarmış,arkadaşım mesaj attı."

"Aç bakalım neler yumurtluyor."

Melisa ,kadının sahtekarlığına Kartala sırnaşmalarına ,Kartalın her an kaçacakmış gibi duruşuna daha fazla bakamadı.

"İzninizle, gidip ilaçlarınızı hazırlayayım. Bu gün hastaneye gideceğiz. Hakkı beye  haber vereyim."

İfakat hanım, Melisanın huzursuzluğunu sezdi ama,bir şey demedi.

Bir hafta sonra,havuz başında,

"Bana bak çocuk bir daha itiraz istemem. Bikininin sana ne kadar çok yakıştığını görmüyor musun. Ben bile bu yaşımda bikini giyiyorum ,sen itiraz ediyorsun,ayrıca bu cam göbeği tam senin rengin. Şimdi, uzatmadan beni yağla da,şezlonga uzanayım. Tabi sana göre hava hoş. Keşke bende senin gibi doğuştan yanık olaydım.!"

Melisa söyleneni yaptı. Kıvırcıklarını toplayıp suya atladı. Annesi gideli iki gün olmuştu. Neyse ki evi ve İfakat hanımı görünce içine su serpilmişti. Şükriye de ona göz kulak olacağının güvencesini verince içi rahat evine işine döndü.

Bu arada İfakat hanımın tüm arkadaşlarıyla tanışmış onlarla yemeğe ve alış verişe gitmişti. Böyle kibar,mutlu ve neşeli insanların olduğunu görmek çok hoşuna gitti. Öyle içten öyle samimiydiler ki,Melisa yanlarında  kendini onların çocuğu gibi hissediyordu. Yarın akşam hepsi İfakat hanımın davetlisi olarak kızlar gecesi yapacaklardı. Nasıl bir şeyse!.

 Her yıl, Haziran sonunda ,arkadaşları yazlıklarına gider ,Ekim başında dönerlermiş.Onun için gitmeden mutlaka kızlar gecesi yaparlarmış. Eşi ölmeden önce ,o da arkadaşlarının eşleriyle toplanıp bekarlar gecesi düzenlermiş.

"Oh be İfom pek iyi geldi ne eğlendik,""derdi rahmetli. Bu yıl  ilk ayrı kızlar gecemiz. Alışmak zor olsa da mecburum. Onu özlüyorum ama ,senin yanında daha az üzülüyorum bana iyi geldiğini daha önce söylemiş miydim?"

Melisa ,hem havuzda sularla oynuyor hem, İfakat hanımla sohbet ediyordu.Burada uzun süreli kalamayacağını bildiği için, gittiğinde İfakat hanımın yalnız kalacağını düşünüp üzülüyordu.Belki daha iyi birini bulur diye kendini teselli ediyordu.

"Siz yazlığa gitmez miydiniz?"

"Bizim yazlığımız yok. Tahsin, *Bize her yer yazlık birde oralarda ne uğraşacaksın *derdi.Eh haksız da sayılmazdı. Gittiğim yerde düzenimin tam olmasını isterim,o da ayrıca bir yorgunluk.O nedenle biz her yıl uzun seyahatlere çıkar ,kendi otellerimizde kalırdık. Tam üç ay balayı. Sonra Tahsin'im bütün kış çok sıkı çalışırdı."

"Biz gezi için neyi bekliyoruz!. Şükriye teyze, benim size gezide yardımcı olacağımı söylemişti."

"Şahin, gemi yolculuğu ayarlayacaktı ya,işte geç kaldık her yer dolu ama,yinede arkadaşları aracılığıyla bize yer ayarlamaya çalışıyor. Aaa!, tabi ya, bizde onun yanına gidelim .Yer buluncaya kadar Kıbrıs da tatil yapalım ,kızlarda gidiyor. Benim tedavimde bitti. Artık ayağımı daha iyi kullana biliyorum nasıl olsa."

Bu arada Kartal, neredeyse gün aşırı bir bahane bulup eve geliyordu. Bu akşam üzeride eve geldiğinde Melisayı havuzda yüzerken görünce dayanamadı bir süre durup seyretti.

"Hayrola oğlum,bu yaştan sonra röntgenciliğe mi başladın?!."

Sesle yerinden sıçrayan Kartal ,annesine sarılarak, "Aman sultanım olur mu öyle şey evde bazı şeyleri unutmuşum da onları almaya gelmiştim. Gözüm takılmış. Hem seninle konuşmamız lazım. Yemekten sonra çalışma odasında olursun değil mi?".

"Neymiş çalışma odasında konuşacağımız şey!.Önemliyse şimdi konuşalım yemeğe daha vakit var."

"Yok ,yemekten sonra şimdi biraz yüzeyim. Bütün gün koşturmaktan canım çıktı.Su bana iyi gelir."

"Su mu ?!,yoksa bu güzellik mi? Kartal ,bazı şeyler anneden saklanmaz, hala öğrenmediysen şimdi öğren. Sen evlisin unutma."

"Aman sultanımmm,"dedi ve evine doğru yollandı.

Tüm bunlardan habersiz Melisa ,havuzun keyfini çıkarıyor oradan oraya kulaç atıyor ,kah dalıyor kah ayaklarını çırparak suları sıçratıyordu.

"Yarışalım mı?"

"Aaa Kartal bey geldiğinizi duymadım!. Bende şimdi çıkıyordum. Başka zaman," dedi ve hızla havuzun merdivenlerine tırmandı. Bu adamda onu huzursuz eden bir şeyler vardı. Çözemiyordu ama, yinede gözlerini ondan alamıyordu. Sert ama, sevgi doluydu!,haşin ama,uysaldı,devamlı azarlar gibi konuşuyordu ama,sesi ipek gibiydi!.Bakışları içinde buzdan sarkıtlar oluşturuyordu ve içine içine batıyordu.Hem korkuyordu ,hem bir kaç gün görmese özlüyordu.

KAR KELEBEKLERİ (HARİKA HİKAYE, BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin