bölüm yirmi bir

2.7K 145 11
                                    

2 hafta sonra hayalden

Dönemin ortalarındaydık ve hava buz gibi olmuştu. Kar yağmıyordu ama kuru soğuk vardı. Saat 06:40.

Hazırlanmış okula yürüyordum ve hava çok karanlıktı. Tam aydınlanma evresindeyken okulun kapısına varmıştım.

Furkan eğitimine bir yıl ara vermişti ve bizde kalıyordu. Ailesi antalya'daydı. Annem de ısrar etmiş sen erkeksin evi pisletirsin aç kalırsın diyip furkanı bizde kalmaya ikna etmişti.

Normalde 2 haftadır furkan bırakıyordu okula ama bu sabah uyanamadı. Gece de eve geç gelmişti zaten, bende uyandırmadım.

Okul kapısından tam girecekken çantamdan tutup pire gibi havaya kaldırarak durduran müdür bey amca hocama korkuyla bakıp daha sonrada üzerime baktım.

Bana 'hayırdır kızım sen' bakışları atıyordu sayın müdür bey amca hocam. Neden mi çünkü üzerimde forma yoktu.

"Ee şey hocam-"

Hadi bakalım hayal bahane üret.

Buldum! Sanırım *

"Şimdi müdür bey hocam ben okul formamı giyiyordum. Ama son dakika demire sı-"

Lafımı "hayal bahane üretmeyi kes! Yaŕın bu kapıda özellikle seni beklicem. Forman üzerinde, saçlarında toplanmış olucak. Artık örüyomusun napıyosun bilmem!" Diyerek bölen müdür bey amca hocama sonsuz saygılarımı iletiyorum.

Tamam hocam dememe kalmadan adam uçup gitmişti. Bu ne cesaret yiğidim seninle tanışmak isterim. Tanışmasamda olur aman neyse.

Her zamanki gibi sırama ökküz gibi atladım ve dersi dinlemeye başladım. 2 tenefüs sınıfta oturdum. Umutta yanıma gelmemişti.

ilk adımı erkek atar diyenlerden değilim o gelmezse ben giderim diyerek üçüncü tenefüs umutun sınıfına doğru yürümeye başladım.

Sınıfa girdiğimde etraftakiler bana tip tip bakıyorlardı. Daha çok acıyarak bakıyor gibilerdi. En nefret ettiğim bakıştı bu.

Seslice sınıfa karşı bağırdım. "Umut nerde lan!"

Herkes önce birbirlerine sonra bana bakmaya başlayınca daha da sinirlendim. Önümdeki sırayı hızla fırlatıp tekrar bağırdım.

"Lan ne bakıyosunuz mal mal! Alt tarafı umutu sordum bilmiyosanız bilmiyorum diyin."

Hala mal mal bakan öğrencilere olan sinirim artarken sırasını fırlattığım kız konuştu.

"Şey hayal, umut az önce bi kızla okuldan çıktı. Sana söylemeye korktukları için böyle bakıyorlar "

Ne yani kızla çıktıysa. Kıskanırım ama umuta güvenim tam.

"Ne diye korkuyolar?"

"Şey-"

"Gevelemede söyle!"

"kız bu okuldan değil. Yeni öğrenci ve sanırım umutun eski sevgilisi. Görsen umutun koluna sülük gibi yapışmıştı. Bunu söyliyemicekleri için korkuyolar."

"Peki sen neden korkmuyosun."

"Kitaplarda okuduğum kötü karakterler kendilerine yalan söylenilmesini yada cevap verilmemesini sevmezler"

"Sence ben kitaplardaki kötü karaktermiyim?"

"Sence değil misin?"

Durdum. Ben kötü biri miydim?

"Umutla kızın nereye gittiğini biliyomusun?"

"Kız, kardeşinin evi boş falan diyordu"

Kıza cevap vermeden sınıftan çıktım. Bahçede dolanan uğurdan evinin anahtarını istedim. Tereddütsüz verdi. Hemen okulun karşısında bulunan uğurun evine hızlı adımlarla ilerledim.

Dövüşçü Melez (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin