bölüm otuz iki

2.3K 176 11
                                    

öncelikleeeeee bir haftada en az 3 kişi daha kitabımı keşfetmiş ve oylayarak yorum yapmış. görünce çok heyecanlandım. kafalarmatiz alev deneyleri, bahartanem, sudeogux06 ayrıca kitabın başından beri okuyup yorum yapan ve oylayan kacakcocuk ve edebiyatgezginine de çok çok çok teşekkür ederim. Unuttuğum varsa yorumlarda belirterek kendi adını bölümde okuyabilir :) şuan ithafa çeviremiyorum kusura bakmayın bir dahakine inşallah... birde şunu belirtmek isterim ki kitaba ne kadar çok yorum gelirse gelsin eğer cevap verilebilecek bir şeyse mutlaka cevap veririm. çünkü ben havalı, kimseye cevap vermeyince kendimi cool zanneden bi yazar değilim taammıııı :D

birde bu amatör yazarınız yatılı okula gidiyor ve orada telefon yasak olduğu için haftaiçi hiç kim ne yorum atmış bakamıyorum ayrıca bölümde yazamıyorum. bu yüzden her hafta sonu mutlaka bir bölüm atacağım. ama bu o hafta sonundaki işlerime göre değişebilir yani bir bölüm yerine 2 veya 3 te atabilirim yada hiç atamayadabilirim. şimdiden özür dilerim...

neyse dicem o ki okuduktan sonra yayarsanız çok sevinirim. müslüman müslümana iyilik yaparsa sevap kazanır hadi sevap kazanın :D

keyifli okumalar...

************

yarım saat önce yemekten kalkmış umutla bahçedeki oval salıncakta sallanıyorduk (görselde var) umut durmadan sadece bana bakıyordu. o baktıkça ben utanıyor başka bi yere bakıyordum. sonunda dayanamayarak

"ne diye sürekli bana bakıyorsun ya" dedim.

"sana o kadar uzun bir süredir bakamadım ki, artık seni bulmuşken sanki gözümü kapatsam yok olacakmışsın gibi hissediyorum. tekrar seni kaybetmekten çok korkuyorum hayal"

tamam duygusallık iyidir ama yani biz insan değiliz ki artık şu duygusallığı biraz daha kaba yapamaz mıyız abi ya. biz umutla böyle tatlı tatlı konuşurken bilin bakalım kimin sesi geldi.

evet doğru bildiniz, yada bilemediniz her neyse. melihin sesi geldi. melih evin içinde beni ararken sesli bir şekilde "meleziim nerdesiğğğn?" demişti.

zamanı geri alma büyüsü varmıydı acaba? varsa 10 saniye öncesindeki tatlı anıma geri dönmek istiyorum. umut bana bakıp imalı bir şekilde konuşmaya başlamıştı.

"bu evdeki, pardon hatta bu dünyadaki tek melez sanırım sensin. o zaman bu ne olduğu belirsiz, buradan bile kurt gibi kokusunu aldığım şuursuz it 'meleziiim' diye sana.... yani umarım sana bağırmıyordur." dedi.

yani şimdi ne yapmalıyım sizce? bekliyim birbirlerini öldürsünlermi yoksa direk ben ikisini öldürüp gömeyimmi? böylelikle sevdiğim iki inasın kavgasını izlememiş olurum hem. bence ben bırakayım birbirlerini öldürsünler.

"hah melezim. burada mıydın? seni arıyorum bir saattir."

"lan sen kimsin!"

"asıl sen kimsin?"

araya girme ihtiyacı duymuştum. "insan olmayanlaaar. ben buradayııım. bana bakııın. şimdi ben açıklicam ama önce sakince olduğunuz yere oturmanız lazıııığğğmmm." bu sözleri sesimin komik çıkmasını ve sakinleştirmesini umarak söylemiştim ama sanırım sadece komik olmuştum onların sinirini geçiremememiştim.

size bir kavga şeysi anlatcam şimdi iyi dinleyin.

umut melih in üzerine vampir hızıyla atlar ve melih in boynunu ısırdı. melih in boynundaki acıyla benim boynumda acımaya başlamıştı. o sırada melih kurda dönüştü ve umut un göğsünü pençeledi, ikisi de yaralandı ama birbirlerini ısırmaya ve çizmeye devam ettiler. melih in aldığı her darbede benim canım yansa da izlemesi aşırı zevkliydi.

Dövüşçü Melez (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin