"Rönesans Tanrı'yı insanlaştırırken Barok ise insanı Tanrılaştırır."
"Neden Barok dönemini bu kadar çok seviyorsun Soo Min?"
"Çünkü tüm karanlık dünyanın içerisindeki ihtişamı bana tekrardan gösterdi, ölüm gibi."
"Neden buna bu kadar önem veriyorsun...
Sabah ağrıyan bir beden ile uyanmıştım. Güneş gözlerimi yakar iken temiz havayı ciğerlerime doldurmuştum. Uçuş bugündü. Telefonumu elime alarak saate bakmıştım. Saat öğleden sonra bir idi. Gitmişlerdi. Bir rüya sona ermişti. Yine mesajlar gelmişti ve yine hiçbiri Renjun'den değildi.
Chenle: Gelmeni ummuştum Min. Seni özleyeceğim. 20 dakika önce Jisung: Sana inanamıyorum! Gelmeyecek kadar iki yüzlüsün. 25 dakika önce Jeno: Jisung bu saatte kadar gelmediğin için sinirlendi ancak ben geleceğini biliyorum. Seni bekliyoruz. 40 dakika önce Jaemin: Min, biliyorum Renjun'e kızgınsın ancak lütfen Chenle için gel. O halen senin dostun. 43 dakika önce Chenle: Lütfen gel. 45 dakika önce Jisung: Nerdesin Min? 1 saat önce Jeno: Bugün gelecek misin? 2 saat önce Chenle: Seni bekliyoruz havalimanında.2saat önce
Derin bir nefes alarak telefonu bırakmıştım. Mükemmel Kore dizilerindeki lise hayatı işte. Ne Kdrama değil mi(!). Ayağa kalkarak etrafıma bakmıştım. Chenle ile düzenlemiştik bu odayı. Renjun'e olan duygularımı ilk defa bu odada hissetmiştim. Fazla anının olduğu bir odaydı. Ama artık bu anılar benim için bir kabustan farksızdı. Yeni bir gündü ama aslında diğer günlerden de farksızdı. Temiz düşünebilmek adına dışarı çıkmak için hazırlanmaya başladım. Sık sık yapmazdım ama şu an buna ihtiyacım vardı. Üstüme rahat birşeyler geçirerek hızlıca hazırlanmıştım. Son kez anahtarlarımı, cüzdanımı, telefonumu ve kulaklığımı kontrol ettikten sonra kapıya yönelmiştim. Açılan kapı ile yüzüme çarpan hava beni mutlu etmişti ancak adım dahi atmadan yerde bir kutu görmüştüm. Kutuyu elime alıp açtığımda içinde olan kırmızı zambak demetini görmüştüm. Ciğerlerimi dolduran zambak kokusu beni anılarıma götürmüştü. İçindeki notu alarak okumaya başlamıştım. - Min'e Nihil'ime...
"İnsan sevdiği birini hiç elde edebilir mi ki? Öpmeler, okşamalar tatlı bir umutsuzluğun çabalanışından başka nedir ki? Kollarımın arasında tutarken bile arıyorum seni. Hiçbir zaman elde edemedim seni. Çünkü boyuna istiyorum. Çünkü imkansızı, sonsuzu bulmak istiyorum sende. Sen nesin, hiçbir zaman anlayamayacağım bunu." "Gel, gel. Senden ayrıyken çektiğim işkence içinde acı acı düşündüm seni. Gel, sevgilim. Ancak seninle unutabilirim seni, ancak seninle kaybedebilirim kendimi." Kırmızı Zambak- Anatole France
Başka bir rüyada, farklı bir yaşamda, belki de güzel bir diyarda. Tekrardan birbirimize aşık olana dek, hoşçakal Min Soo. Huang Ren Jun. -
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.