□♥Utku'yu Seviyomusun?♡■

5.4K 233 9
                                    

Yemeği yedikten sonra salona geçip film açtık.

Yankı film'e odaklanmıştı. Odamdan gelen telefonun sesiyle Yankı'yla "Sen izle, ben geliyorum şimdi" deyip hızlıca odama çıktım. Yataktaki telefonumu elime alıp ekrana baktım,  arayan annemdi " Efendim, anne"

" Nasılsın kızım napıyosun"

"Iyiyim film izliyorum, Utku nasıl akşam gelirim yanınıza"

"Gelmene gerek yok canım, gözlerini hala açmadı"

"Tamam bebeğim kendine iyi bak , seni seviyorum"

" Bende" deyip telefonu kapattım.

Aklım Utku'ya takılmıştı.

Aşağı inip Yankı'nın yanına oturdum.

Gözlerini televizyondan ayırıp bana bakarak "Kimdi?" diye sordu.

"Annem" dedim canımın sıkkın olduğu sesimden bile belliydi.

Film'i durdurup "Peki, neden canın sıkkın" dedi

"Utku hala uyanmamış" dedim

Hiçbir şey demeyip filmi tekrar başlattı.

Kendimi bildim bileli Yankı ve Utku birbirinden nefret ediyodu. Aralarındaki sorunu kimse bilmiyodu. Yankı Utku' dan, Utku'da Yankı'dan uzak durmamı istiyodu.

Film bittiğinde saat 8 olmuştu.

Yankı "Dondurma yemeğe gidelim mi?" diye sordu.

Hava sıcaktı ve serinlemeye gerçekten ihtiyacım vardı. "Tamam, bekle üstümü değiştiriyim" deyip odama çıktım. Beyaz şortumu ve siyah, üstünde maybe one day yazılı salaş tişört'ümü giydim. Saçlarımı salık bi sekilde örüp omzuma bıraktım. Siyah vanslarımı giyip, bilekliklerimi de taktığımda hazırdım. Yataktaki telefonu cebime koyup hızlıca aşağı indim.

"Sonunda Nefes,  ağaç oldum biraz daha bekletseydin meyve vermeye başlicaktım" dedi.

Onun bu haline kıkırdayarak "Abartma yaa, hadi çıkalım" dedim

###

Her zaman gittiğimiz kafemize gelmiştik. Giriş kat çok dolu olduğu için Ömer abiye selam verip, ikinci kata çıktık.

Aşağıya göre daha az insan vardı. Balkona çıkıp puflara oturduk. Biraz sonra Ömer abi gelmişti, her zamanki sıcak gülüşüyle " Evet gençler ne alıyoruz"

Yankı "Ömer abi bana vanilya, kako karışık tabakta dondurma " dedi

Bende "Çilekli" deyip gülümsedim.

Ömer abi gülümsememe karşılık  çok sıcak bi gülümsemeyle "Hemen geliyo" deyip yanımızdan ayrıldı. Yankı deniz manzarasını izlerken gözüm, balkonun diğer tarafındaki birbirini sömüren çifte takıldı. Bi an içimden " Kolay gelsin" demek geldi ama çenemi tutup,  yüzümü buruşturarak  önüme döndüm.

Ömer abi dondurmaları getirince teşekkür edip dondurmaya yumuldum.

Yankı bana baktı konuşmaya hazırlanır gibi bi hali vardı. "Utku'yu seviyo musun ?" diye sordu

"Hayır"neden sormuştu ki böyle birşeyi

"Onun için endişeleniyosun ama"

Acaba beni mi kıskanıyodu, aman yok daha neler ayrıca beni üvey abimden kıskanacak değil heralde

"Endişelenmek için sevmeye gerek yok ki, mesela gazzedeki insanları tanımıyoruz bile ama onlar için endişeleniyoruz, onlara dua ediyoruz, onlar için üzülüp ağlıyoruz" dedim

"Haklısın" deyip buruk bi şekilde gülümsedi.

Dondurmalarızı.bitirdikten sonra gitmek için ayağa kalktık. Gözüm tekrar yan taraftaki çifte takılmıştı. Yankı onlara bakmış olduğumu anlamış olacak ki kıkırdadı.

"Zamane gençlerinde de hiç utanma kalmamış cık cık cık" diyerek balkondan çıktık. Yankı'nın kıkırdamaları yerini kahkaya bırakmıştı.

###

Çalar saatin sesiyle gözlerimi açtım. Pazartesi gününden nefret ediyodum. Formalarımı giyip, saclarımı düzleştirdim, beyaz converse' lerimi de giydiğimde hazırdım. Salona indiğimde Yankı hala uyuyodu çok tatlı ve masum görünüyordu. Saçları dağılmıştı düzeltmemek için kendi kendimle mücadele ediyodum.

Gözlerini bi anda açıp "Çok yakısıklıyım galiba, böyle incelediğine göre..."dedi piç bi smile yaparak

"N-ne alaka be, uyandırmaya geldim işte" dedim

"Yani sen beni izlemek için değilde uyandırmak için geldin" dedi imalı bi şekilde, içimden her na kadar yav he he desemde, dışımdan "Anlama kıtlığın mı var Yankı,  evet" deyip mutfağa girdim.

###

Bahçeye girdiğimizde Doruk ve Ada bankta oturuyordu. Kafamı çevirip Yankı'ya baktığımda o da, şaşkınca Doruk ve Ada'ya bakıyodu. Banka doğru yaklaştığında Ada ayağa kalkıp "Görüşürüz Doruk" deyip yapmacık bi gülümsemeyle okula doğru gitti.

Her zaman ki gibi eteğini giymeyi unutmuştu, sarı cadı.

Ben Doruğun sağına, Yankı'da soluna oturdu. "Eee ne dedi bu çiyan" deyip Doruğun kolunu dürttüm. Doruk büyülenmiş gibiydi. Yankı "Olum mal gibi bakma da anlat hadi" diye bağırınca, bizim mecnun kendine geldi. "Beni 1 hafta sonraki doğum günü partisine çağırdı" dedi

"Ee iyiymiş" dedi Yankı. Doruk bana dönerek "Ee sen ne düşünüyosun Nefes" dedi

"Bence git yani, ben o kızdan pek hoşlanmıyorum  hatta hiç hoşlanmıyorum ama gerçekten seviyosan herşeyi değerlendir" dedim.

Gül'ü çok seviyorum ve onun mutlu olmasını istiyorum ama Doruk benim en iyi arkadaşım, kardeşim yani herşeyim ağladığımda yanımda olan, omzunu ıslattığım tek kişi. Doruk mutlu olmayı hak ediyordu ve mutlu olması için elimden gelen herşeyi yaparım.

"Doruk kafasını sallayıp

gülümseyerek kolunu omzuma attı, bende kafamı onun omzuna koydum.

Yankı öksürüp "Aile var aile" deyince kıkırdayarak kafamı Doruğun omzundan çektim.  Doruk'da aynı şekilde kolunu omzumdan çekti. "İlk ders ne" dedi Doruk

"Coğrafya"dedim yüzümü buruşturarak Doruğun "Off of, kesin o cadı karı yine beni tahtaya kaldıracak" demesiyle Yankı'yla ben kahkahayı bastık.

###

Son derse girmemize 5 dk kalmıştı. Ece'yle kantinde oturuyorduk. "Hadi Ece sınıfa çıkalım" dememle ayağa kalktık. Sınıfa girdiğimizde Yankı Doruğu duvara yaslayıp havaya kaldırmış gülüyodu.

Gülerek "Napıyosun Yankı indirsene arkadaşımı"

diye cırladım. Yankı Doruğu indirince Doruk "Abi şakadan da anlamıyosun yaa" diyip saçlarını düzeltti. Kesin yine Doruk Yankı'yı sinirlendirmiştir.

Hoca geldiğinde sıralara geçtik. Ders biyoloji öğretmeni olan Zehra hocanın dersiydi. Bu hocanın dersinde insan gözünü bile kırpamıyo, bu yüzden Yankı'yla bana müzik dinlemek hayal oluyor.

Aslında en sevdiğim hocalardan bi tanesidir. Diğer hocalar susun diye kendilerini yırtarken, Zehra hocanın bi kaşını kaldırması sınıfın mum olmasını sağlıyor, ayrıca dersi de çok güzel anlatıyor.

Önümüzdeki boşk kağıda "Biz sınıfta yokken, Doruk ne yaptı" yazıp ona doğru uzattım. Yankı'nın önüme ittirdiği kağıda bakınca üzerinde "Yok bişey önemli değil şakalaşıyoduk" yazıyodu.

olanları fazla uzatmak istemediğim için hiç birşey yazmamaya karar verdim kii, Zehra hocanın öksürmesiyle gözlerimi Zehra hocaya çevirdim tek kaşını kaldırmış bana bakıyodu. O an yerin yarılmasını diledim ama bunun yerine hoca "Dersi dinliyosun dimi Nefes" dedi. Hafifçe kafamı sallayarak "Evet hocam"dedim .Kesin şuan domates'e dönmüştüm. Hoca " Peki" dedi imalı bi şekilde

Bazen gıcık olsada yine de seviyorum bu hocayı yaa, anne gibi hem seviyo hemde dövüyo, ama bakışlarıyla.

NEFESOnde histórias criam vida. Descubra agora