KANLI AY

GİTME...

Hazal sen ne güzel bir kızsın dedikten sonra daha çok tedirgenlemeye başladım. Cihan amca konuşmaya devam etti.
Cihan : Çok güzelsin kızım Hazal oğlumla çok yakışıyorsunuz. Bana vereceği herşeyi sana verdi bu haksızlık değilmi? Niye sana verdi sen kimsin niye Annem için bu kadar önemlisin.
Bilmiyorum Cihan bey ben.
Cihan : Hayır biliyorsun sen ama bana söylemiyorsun. Hadi söyle
Bilmiyorum dedikten sonra hızlı adımlarla merdivenlere yöneldim arkamdan Cihan amca geliyordu kolumdan tuttu ;
Cihan: Niye söyle bana söyle..
Yeter diye beğırdım ve yine bağırarak
çünkü sizi Özlemle gördüm anladın mı gördüm duydum herşeyi.
Cihan amca çok şaşırmıştı ama o sırada bizi duyan Esra vardı gözleri dolmuştu hızlı adımlarla " Nasıl yaptın bunu baba" diyerek gelirken ayağı kayıp merdivenlerden düştü yuvarlandı. Cihan amca Kızım diye beğırdı bende Esra diyerek. Esra uyan Esra uyan.
Cihan : Kızım uyan kızım
O sırada Esra gözlerini açtı ve bir cümle çıktı ağzından aramızda sır olan bir cümle ;
"Bebeğimi kurtarın, bebeğim ölemesin"
Evet bu cümle çıktı ağzından ve Cihan amcanın Ağlayarak Esrayı kucağına alıp arabaya bindirdi ve Aslıhan, Özlem ve Gülbahar geldiler Aslıhan hanım bağırarak geldiler Aslıhan hanım arabaya binip gittiler bizde Mehmet abiyi bekledik ama gelmedi Bende hemen Arabaya bindim arkamdan Özlem ve Gülbahar hanım bindiler hastaneye gidiyorduk Gülbahar hanımın sessiz ağlamasını görebiliyordum.
Özlem : Nasıl düştü sen oradaydın.
O anda arabayı ani bir frenle durdurdum Aşağıya indim Özlem abla ve Gülbahar hanım da ağaçlık bir yerdi.
Ne oldu biliyormusunuz? Senin o oğlun olacak beni sokağa atıp herşeyi mi alıp sana niye verdi dedi sarhoş gibiydi tam emin değilim bilmiyorum dedim üstüme gelmeye başladı çok güzelsin dedi korktum ne yapacağımı bilmiyordum tekrarladım bilmiyorum dedim ama daha çok yaklaştı
Gülbahar: Tamam sus.
Susmayacağım sonra kolumu tuttu niye sana verdi dedi bende dayanamadım ve Çünkü sizi Özlem ablayla gördüm dedim o sırada Esra bunları duydu ve ayağı kayıp merdivenlerden düştü tamammı ben nasıl bir korku yaşadım.
Gülbahar : Allahım ben nasıl bir evlat yetiştirdim.
Çok sinirliydim ve kendin gibi bir Evlat yetiştirmişsin Gülbahar hanım sende beni Öldürmeye çalışmadın mı? Evimi yakmadın mı?
Gülbahar : Ne diyorsun kızım Hazal sen.
Özlem : Nasıl yani Anne sen bu kadar mı kötüsün senin vicdanın nerede?
Çok ciddiydim gücümü gösterme zamanı gelmişti.
Bana bakın sakın beni küçümsemeyin ben susuyorum ama sadece Savaş için bir daha ama bir daha benim canım yanarsa bende sizin canınızı yakarım beni küçümsemeyin dedim ve Arabaya bindim onlarda arkamdan bindi ve Gülbahar hanım bana çok kötü bakıyordu sonrada sinsi bir Gülümseyip Cama bakmaya başladı. Hastaneye geldik. Hastane Yeliz in olduğu hastaneydi. Aslıhan hanım 'ı bulduk Cihan Bey oradaydı.
Gülbahar : Nasıl torunum nasıl? Aslıhan : Bilmiyoruz anne amaliyata aldılar.
Gülbahar : Niye aldılar ki açıktı gözleri.
Aslıhan : Bilmiyorum Anne.
Doktor çıktı amaliyatttan ;
Doktor : Kızınız Esra iyi sadece kolunda ve bacaklarında hafif morluklar ama maalesef Bebeği almak zorunda kaldık.
Gülbahar : Ne bebeği doktor neyden bahsediyorsun sen.
Doktor : Yarın sabah taburcu olacak Esra hanım geçmiş olsun size.
Gülbahar : Daha kaç yaşında bu kız kimsenin bilmemesi lazım rezil oluruz. Magazin haberleri gazeteler.
Mehmet : Gülbahar hanım rahatsız ettim ama dışarıda gazateciler açıklama yapmanızı bekliyorlar.
Gülbahar : Tamam geliyorum sen git.
Mehmet abi gitti ve Gülbahar hanım bize döndü.
Gülbahar : Bu olay aramızda kalacak kimse söylemeyecek ben açıklama yapıp geliyorum.
Gülbahar hanım gitti.
Aslıhan : Sen biliyordun Hazal bana niye söylemedin niye
Aslıhan hanım çok bağırıyordu ne diyeceğimi şaşırdım. Bir an korktum.
Biliyordum ne var biliyordum ne yapacaksın dedim bende bağırarak.
Aslıhan : Seni öldürürüm tamam mı çık git hayatımızdan git.
Gitmiyorum sana mı soracağım Anne olsaydın da sen bilseydin kızının sırlarını. Ne b*klar yediğini. O an Aslıhan hanım Elini kaldırdı ve bana tokat attı ben elimle yüzümü tuttum ve bir damla gözyaşı yere düştü. Herkes bana bakıyordu ne yapacağıma Aslıhanın canını yakacaktım ama şimdi değil bu bir damla gözyaşını ona ödeyeceğim. Elimi yüzümden çektim ve onlara döndüm. Hepsi bana bakıyordu konuşmaya başladım.
Ben Hazal 'ım ve bu tokatı sana ödeyeceğim hemde çok kötü Aslıhan Hanım dedim ve yanından hızlı adımlarla geçtim. Gözyaşımı sildim dışarıya çıktım Gülbahar hanım açıklama veriyordu. Yanına gittim orada gazetecilerden biri ;
Gülbahar hanım hanımefendiyi Savaş beyin sevgilisi diye duyduk doğru mu?
Gülbahar : Evet doğru Arkadaşlar Adı Hazal biliyorsunuzdur. Hem yakında Gelinim olur belki hahaha.
Mutlu olmuştum gülümsedim ve hiç istemesem de Gülbahar hanıma sarıldım Fotoğrafımızı çektiler.
Hastaneye geri girdik Aslıhan yoktu Esra nın yanına girmiş.
Aslıhan: Esra kızım iyimisin.
Esra: Anne sanki içimde bir boşluk oluştu istemiyordum ama Bebeğim gitti anne.
Aslıhan: Ağlama kızım Allah'ım o bebeği cennetine aldı. Kızım
Esra: Anne ben çok kötüyüm bebeğim gitti rüyama girmişti. Anneeeee...
Bir gün geçmişti Esra taburcu oldu Eve geldi Yelizi ziyaret ettim ama Bir değişiklik yoktu. Yeliz uyanmıyor du. Herkes Akşam yemeğine oturmuştu Savaş yarın sabah gelecekti. Bugün bir sır açıklanacaktı. Herkes yemeğini yedikten sonra salona geçtik. Telefonumdan Özlem ablaya mesaj attım Aslıhan Özlemin yanına oturuyordu. Mesajımda " Merak etme özlem abla Aslıhan hanıma Cihan amcanın seni zorla öptüğünü ve geçmişteki olayları söylemeyeceğim" yazıyordu mesaj sesi Özlem ablanın telefonuna gelmişti. Cihan amca buradaydı arabasını satıp borçlarını ödemiş. Özlem abla telefonu açtı ve beklediğim an geldi Aslıhan Hanım Özlem ablanın telefonuna bakıyordu gizlice ve Özlem ablanın elinden Telefonu aldı ve büyük ihtimalle mesajı okudu çünkü Özlem abla ayağa kalktı. Aslıhan Hanım elindeki telefonu yere attı. O sırada Hiç düşünmediğim birisi geldi Savaş içeriye girdi.