Ömür Boyu

17. Bölüm: Ağabeyime mi aşık oluyordum?!

Kısa bir bölüm oldu, çok üzgünüm. Ama yazasım gelmemişti, bu bölümü uzun zamanıdr bölüm gelmediği için yazdım, çünkü biliyorum bölüm beklemek çok zor, bende en azından size kısa da olsa bir bölüm yazmak istedim. Vote ve yorumlarını bekliyorum. İyi okumalar!

Multimedya: Derin'in bayıldığı oda

Bu arada, artık Selim, Caner ve Ceren'de aramızda! Bu bölümde Caner'e!

Derin'in Kerem'le buluşmasından önce olanlar

Derin'den

Caner'in evine varmıştım neredeyse. Onunla Ceren hakkında konuşmak için gelmiştim evine. Ceren'in bana söylediği yalanı ona açıklayacaktım. Ceren'in nasıl bir yalancı olduğunu Caner'e hiç çekinmeden söyleyecektim.

Kapıyı elimle tıklattım. Bir süre bekledikten sonra kapının açılma sesini duymamla birlikte hızlıca kendimi toparladım. "Merhaba Derin." Bu ses Caner'e aitti. Tam karşımda duruyordu o.

"İçeri girsene." Caner'in söylediği şey üzerine içeriye girdim. Caner kapıyı arkamdan kapattı.

"Merhaba Caner, nasılsın?" Salondaki büyük, gri renkle koltuğa otururken Caner'le karşılıklı konuşmaya başlamıştım.

"İyiyim Derin, sen nasılsın?"

"Ben de gayet iyiyim Caner. Şey... Ceren'le işler nasıl gidiyor?" Caner benim bu srum üzerine biraz duraksadı, sanki bir şeyler düşünüyor, bir plan kuruyordu aklında.

"İyi gidiyor, artık bir süre bende kalacak zaten. Şimdi annem onu alış-verişe götürdü sanırım. Kıyafet falan alacaklardır kesin."

"Nasıl yani? Sen onu annenle mi tanıştırdın? Evlenecek misiniz yani?" Son cümleyi kurarken fazlasıyla zorlanıyordum.

"Daha öyle bir şey düşünmüyoruz Derin. Ben Ceren'i eve geitrdiğimde kapıyı annem açtı, bu şekilde tanıştılar. Hem, sen neden bu kadar tepki verdin ki buna? Ceren isterse pekala da evlenebiliriz." Bana göz kırptı, 'pekala' kelimesini de vurgalayarak söylemişti.

"Ne bileyim, ani bir karar gibi geldi de ondan biraz tepki verdim." dedim Caner'e rahatmışım izlenimini vermeye çalışarak. Ama yerimde huzursuzcasına kıpırdanmam hiç de iyi bir izlenim vermiyordu.

"Tamam o zaman." dedi Caner sevecen ve fazlasıyla samimi bir gülümsemeyle, onun gülümsemesi beni ona bağlıyordu. Ama ona aşık falan değildim, bu sadece ufak bir hoşlantı hissiydi. Yani Caner sadece yakışıklı biriydi, bu kadar!

"Gel sana evi gezdireyim." dedi Caner yine sevecen bir gülümsemeyle bana doğru bakarak.

"Çok iyi olur." dedim Caner'e en az onun kadar güzel bir şekilde gülümsemeye çalışarak. Ama bunu pek de başaramıyordum.

Koltuktan kibarca kalkarken bu eve gelirken evin bayağı büyük olduğu aklıma geldi. Gezecek çok yer vardı yani.

"Gel önce üst katı gezdireyim sana." Caner'e itaat eder bir pozisyonda başımı olumlu anlamda aşağı yukarı salladım.

Merdivenlerden çıkarken ayağımdaki babetlerin kısa mı kısa topukları ses çıkarıyordu. "Bodrum katı var mı peki Caner?" Bu sorunun cevabı gezeceğimiz odaların sayısını ya arttıracaktı ya da olduğu gibi bırakacaktı.

"Evet var Derin." Caner bunu söylerken sesinin tonu insanın kalbini okşuyordu. Bir süre Caner bana odaları gezdirdi, her şey, her yer çok güzeldi. Muhteşem bir dekora sahipti, bu işlerden anlıyordum. Ne de olsa Bilkent Üniversitesi iç mimarlık ve çevre tasarımı bölümünde yüzde elli burslu okuyordum.

"Hadi şimdi bodrum katı gezdireyim sana." Caner'in sesi sayesinde düşüncelerimden kurtulmuştum, nerede olduğuma dikkatlice baktığımda bordum kata inen merdivenlerde bulunduğumu gördüm.

Merdivenlerden olabildiğince yavaş iniyordum, topuklarım kısacık olsa bile pek fazla topuklu giymediğim için her an düşebilirdim.

Caner beni bir odaya soktu, bu oda gayet genişti. Odanın içindeki geniş yatağın bir kısmı ahşaptandı, dümdüz beyaz renkli nevresim takımı da gyet şık duruyordu. Hafiften parlak olan sarı renkli halı ise yatağın altında duruyordu. Odada saydıklarım gibi daha çok eşya vardı, hepsi de birbirinden güzeldi.

Dayanamadım ve odanın iyice içine girdim. Yatağın iyice yanına yaklaştığımda yatağın bitiş durduğu duvarında arkasında bir şeyler olduğunu anladım. Yatağın yanında yürüdm ve odanın daha da içlerine doğru ilerledim.

Bir süre durdum, eşyaları inceledim. Genç odası takımı tarzında bir şeyler daha vardı ama eşyalar genelde pembe ve morun tonlarındaydı. Bir duvar tamamen toz pembesi boyanmıştı. Tek kişilik yatağın nevresiminin üzerinde renkli renkli lolipoplar şeker paketleri vardı.

"Burası kimin odası Caner? Yani bir odada iki yatak olunca-" Caner hemen sözümü kesti.

"Aslında bundan bahsetmeyi pek sevmiyorum ama bu benim...ölen kardeşimin odası. Küçükken bir trafik kazası sayesinde bir hastalığı oldu ve tam iyileşti derken daha da kötü hale geldi, sonra da...öldü. O büyüyünce bu odayı kullanır diye çoktan döşenmişti odası. Ama kullanamadı işte." Caner bunları söylerken sesindeki hüzün kardeşini ne kadar çok sevdiğini belli ediyordu.

"Onunla adaşsın...Derin." Caner'in hissettiği acı çok kötüydü, ben kardeş kaybetmenin ne demek olduğunu bilmiyordum, çünkü tek çocuktum ama yine de bunun çok köyü ve acı verici bir şey olduğunu tahmin etmek pek de zor değildi.

"Ben...çok üzgünüm Caner, aklına bunu getirmek istemezdim." dedim ve arkamı döndüm. Bu şekilde Caner'le dip dipe geldik, iyice birbirimize yaklaşmıştık. Caner'in yanıma geldiğini hissetmemiştim, herhalde adımarı çok yavaştı. Caner'le birbirimizin gözlerinin içine bakıyorduk. Onun o acıyı hazmetmiş gözleri benim okyanus mavisi gözlerime bakıyordu. Aramızdaki mesafe çok azdı, bu mesafeyi kapatmak istiyordum ama yapamazdım. O, Ceren'in sevgilisiydi ne de olsa. Ama yine de... Caner'e karşı bilmediğim duygular besliyordum. Bu aşk olamazdı değil mi? Tabii ki de olamazdı! Ben izin vermediğim sürece olamazdı! Ama yine de, belki olabilirdi, ha?

Derin'in Kerem'le buluşıp Melisa2yla tanışmasından sonra olanlar

Derin'den

Aklıma Caner'in evini ziyaret edişim ve onun bana ölen kardeşi Derin'den bahsettiği aklıma geldi. Şu anda Caner'in karşısına çıkıp, "Caner, kardeşin Derin ölmedi. O, benim!" diye bağırmak, Caner'in içini rahatlatmak isterdim.  Ama sonra onu neredeyse öpeceğim aklıma geldi. Ardından da Caner'e aşık olup olmadığımı düşündüğüm anı hatırladım. Nasıl yani? Ben, ağabeyime aşık mı oluyordum?!

Kısa da olsa bir bölüm yazmak istedim sizin için, umarım beğenmişsinizdir. Vote ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin, bir oy vermek en fazla 2 saniyenizi alır. Yeni bölüm ne zaman gelir bilmiyorum ama en kısa sürede paylaşmaya çalışacağım.

Selim__Can

Ceren_Ipek

Caner_Demir

İşte hikayenin üyelerine açılan hesaplar! Bu arada hala yeni hikayem Soru Cevap Oynayalım Mı?'ya bakmayanlar var, bakmanızı öneirrim size! Dış bağlantıda var :D 

Görüşürüz! ;D