four

1.3K 132 218
                                    

Sıkıntıyla koltuktan kalktım ve yere oturdum. İyice şömineye yaklaştım ve odunların huzurlu çıtırtısını dinledim. Bana kötü davranmıyorlardı. Bu iyi bir şey değil mi? Dün gece bütün olaylar çok tazeydi ve sinirleri bozuktu. O yüzden kavga ediyorlardı ya da Zayn beni öldürmek istiyordu. Ama şimdi geçmişti.

Belki de bir gün beni severlerdi. Bana güvenirlerdi. Evime gidince, babama sarıldığımda aklımda iki canavar değil de iki iyi adam olarak kalırlardı. Gerçi ne olursa olsun beni kaçırmışlardı. Babamın da çok sikinde ya sanki! Eğer ayılırsa fark eder olmadığımı.

Babamdan önce öğretmenlerimin fark edeceğine kalıbımı basabilirim. Hatta Calum herkesten önce fark eder. Acaba bugün beni okulda beklemiş midir? Ya da aramış mıdır?

Calum, benim erkek arkadaşım gibi bir şey. Yani cidden sadece gibi bir şey. O Bazen benimle kütüphaneye geliyor. Bazen de onun evine gidiyoruz. Annesi çok güzel tatlı yapıyor! Onun odasında takılıyoruz. Hatta ilk öpücüğümü bile ona verdim.

Aslında şuan düşündüm de eğer bir telefon hakkım olursa, Calum'ı ararım. O babama da haber verir. En azından o sürekli sarhoş gezmiyor.

***

Louis bize seslendiğinde önce Zayn sonra ben kalktık ve mutfağa yöneldik. Bize yemek hazırlamıştı.

Büyük bir açlıkla oturdum ve önüme gelecek yemeği bekledim. Louis tencereyi ortamıza bıraktı. Biraz eğilip içine baktığımda gördüğüm şey kabukları yarım yamalak soyulmuş ve yamuk yamuk doğranmış soğanlar, biraz et, makarna ve domatesti. İğrenç görünüyordu. Ama Louis o kadar büyük bir hevesle onu tabağıma koydu ki, şu yirmilik adamın içinde harbiden çocuksu duygular olduğunu anladım.

"Bakın bakalım beğenecek misiniz?" Zayn bir küfür savurarak tabağı ittirdi. "Bu ne lan? Nerenle yaptın sen bunu?" Louis sinirle onun önünde ki tabağı aldı. "Yeme." Sonrasında ise bana döndü. Gülümsemeye çalışarak bir çatal aldım ve çiğnemeye başladım. Zayn gözlerini devirerek benim tabağımı da alıp lavaboya attı. "Gidip pizza alacağım." Diyerek mutfaktan çıktı.

Louis küfür ederek yemeği döktü ve mutfağı topladı. "Liam, sana bir tavsiye. Eğer bir gün evlenirsen ve karın sana yemek yaparsa, ona böyle davranma." Dudaklarımı sarkıtıp omuz silktim.

O ise tekrar küfür etti. Ama ayıp!

***

Gece Louis salonda yatmak istediğini söyledi ve ben yine Zayn'le bir odada kalmak zorundaydım. Soğuk yatağa hızlıca girdim. Bu sefer sadece soğuktan titriyordum. Zayn de üşüyordu ama o şömineyi yakmaya uğraşıyordu.

O sırada konuşmaya başladı. "Dün gece için üzgünüm. Senin çok üstüne geldim." Dedi. Haklıydı, çok korkmuştum.
Şömineye bir kaç odun daha attı. "Çok stresliydim. Normalde öyle biri değilimdir." Şöminedeki odunlar alev aldı. "Yani adam öldürmüş olmam soğuk kanlı bir katil olduğum anlamına gelmez, öyle değil mi?"

Gülümsedim. Normalde konuşmayı çok severdim ama şu evde iyice suskunlaşmıştım. Şömineye bir kaç odun daha atıp yanıma uzandı ve yorganı üzerimize çekti. Ben yine dün gece ki gibi ondan uzaklaşırken belime koyduğu eli ile beni durdurdu. "Çok uzaklaşma, yakın olursak daha kolay ısınırız." Gayet mantıklı. İkimiz de sırt üstü bir şekilde tavana bakıyorduk.

"Okulun nasıl gidiyordu?" Omuz silktim. "Dersler olarak soruyorsan yarım yamalak. Sosyal anlamda ise rezalet. Belki 4 belki 5 arkadaşım, bir tanede sevgilimsi bir şeyim vardı." Güldü. "Yani çok fazla bir şey kaybetmiş sayılmazsın." Bunun üzerine ben de güldüm. Acınacak halime kıkırdadım.

"Peki ya aile durumları?" Derin bir nefes alıp verdim. "O gece, yani dün seninle karşılaşmasaydım muhtemelen evde dayak yiyecektim. Hem de sebepsiz. Babam benim ben olduğumu fark edene kadar dövüyor beni. Ayıldığında da sarhoş olduğu için öyle yaptığını söyleyip özür diliyor." Dedim iç çekerek. Yüzünü buruşturdu. "Senin için üzüldüm. Ama artık seni dövecek bir orospu çocuğu baban yok burada." Kaşlarımı çattım. "Ne olursa olsun, babamı severim." Dedim. Gözlerini devirdi. "Ama artık seni dövecek bir orospu çocuğu olmayan baban yok burada." Diyerek düzeltti.

"Siz Louis'yle nasıl tanıştınız?" Diye sordum. Cevaplamadan önce muhtemelen aklına gelen şey sayesinde gülümsedi.

"Sonra anlatacağım, söz." Dediğinde kafamı salladım. Israr etmeye yüzüm tutmuyordu. Bana ne kadar iyi davransa da korkum geçmiyordu.

"İyi geceler, Lee. " Dedi. "İyi geceler, Zayn."

Unutmayın Ziam is real💓

The Witness | Ziam Mayne Where stories live. Discover now