fifteen

961 117 30
                                    

Hava kararmaya başladığında yerimden kalktım ve çaresizce eve yürüdüm. Kapıyı çaldığımda açılmadı. Muhtemelen evde değildi. Ben de bahçeden dolaşıp mutfak kapısından girdim. Orası her zaman aralık olurdu.

Mutfaktan içeri girdiğimde önce bütün evi gezdim. Tahmin ettiğim gibi bomboştu. Sonrasında ise bu durumu hiç siklemedim ve bir duş aldıktan sonra yattım.

***

Sabah erkenden kalktım ve okul için hazırlandım. Eski hayatıma ne kadar hızlı dönersem o kadar iyidir. Evden çıkarken mutfak kapısını kapadım ve dış kapıyı kilitledim.

Okula doğru yavaş adımlarla yürürken onu gördüm. Karşı kaldırımda benden yaklaşık on ya da yirmi adım daha ileride yürüyordu.
Kafamı önüme eğdim ve yürümeye devam ettim fakat bütün yol boyunca beni fark etmemesine rağmen okula girerken ondan önce girdiğim için fark etmişti.

"Liam!" Dediği anda bana doğru geleceğini anlayıp adımlarımı hızlandırmaya başladım. Okulun içine girdim ve alt kata indim. Karşıma ilk çıkan kapı temizlik odasıydı. Saniye düşünmeden oraya girdim ve kapıyı kapattım. Ama bir kaç dakika içinde Calum burada olduğumu anlayıp geldi ve kapının önünde durdu. "Benden kaçma." Dediğinde omuz silktim.

"Neredeydin?" Diye sordu beni eşyaların bulunduğu rafların yanındaki duvara yaslayarak. Cevap vermedim.

"Nerdeydin dedim Liam!" Artık kendimi tutamayacağımı anladığımda ben de bağırdım. "Bana sesini yükseltme orospu çocuğu!" Sinirle yumruğunu tam kafamın yanından duvara vurdu. "Liam, seni merak ettim, neredeydin bebeğim? Haydi söyle bak sonrasında yemin ederim karışmayacağım." Kafamı iki yana salladım. Ona hiçbir sik anlatmayacaktım.

"Babama haber vermiş miydin?" Diye sorduğumda bir kaç saniye bekledi. "Babana haber vermeye gittiğimde onu götürüyorlardı." Bir süre öylece ona baktığımda devamını getirdi. "Yaptığı hırsızlıklardan veya darplardan dolayı uzun bir süre yatacakmış."

Eh, bu pek acıtmamıştı.
Artık ailem yok diyemem çünkü zaten annem öldüğü gün ben o aileyi kaybettim.

"İyi misin?" Diye sordu Calum. "İyiyim. Şimdi çekil de gideyim." Calum diretti. "Nerede olduğunu ve neden gittiğini anlatmadan seni bırakmayacağım." O sırada zil çaldı ve okulun içinde koşuşturan ayak sesleri yankılandı. Ama artık derse geç kalmak o kadar da sorun değildi benim için. "Neden merak ediyorsun?"

"Çünkü seni seviyorum." Kendi kendime güldüm. Herkes zaten sözde seviyor beni. Zayn de bana olan büyük aşkından bıraktı zaten beni. Calum da bana olan büyük aşkından aldattı. Hatta aldatma bile sayılmaz sonuçta sevgili değildik.

"Kafamı dinlemeye ihtiyacım vardı. Ben de iki arkadaşımla kalmaya gittim."

"Buna inanmamı mı bekliyorsun?"

"Neye inandığın sikimde değil. Şimdi siktir git." Calum söylenerek çekildiğinde temizlik odasından çıktım ve müdürün yanına gittim.

Olmadığım zamanların açıklamasını yapmalıydım.

lima çok mu kızımsı aw cevap verin de ona göre düzelteyim:/
Bir de hikaye gittikçe floplaşıyor :((((((((

The Witness | Ziam Mayne Место, где живут истории. Откройте их для себя