BÖLÜM 4 •Beklenmedik An•

132K 2.1K 584
                                    

Vote ve yorum yapmayı unutmayın Pliss ❤

Güneş oldukça karanlık olan odaya sızmaya başlamış ve doğru dürüst uyumamış bedenimin üzerine değerek uyanmama sebep olmuştu.

Yataktan kalkıp aşağıya inerken aklıma dün ofiste olanlar geldi. Victor'un o sıcak dokunuşları ve ıslak dudaklarıyla hangi kız baştan çıkamazdı ki? Evet, evet tamamen onun hatasıydı. Ben sadece yerimde oturuyordum ve... Ah, ama ona karşılık vermiştim değil mi?

İçten içe bunu yapmasını bende istemiştim. ''Neden tüm suçu ona atıyorsun ki? Ona bunu yapmasına sen izin verdin.'' diyen iç sesimle birlikte merdivenden aşağıya inip mutfağa yönelirken bir yandan da iç sesimin haklı olduğunu bilmek canımı sıkıyordu.

Saçlarımda ellerimi gezdirirken normalde her sabah sadece aklımda içtiğim acı kahveyi yudumlamak varken şuan dünkü olayı düşünüyor olmak canımı sıkmıştı.

Kahve makinesi fokurdarken tezgaha yaslanıp annemin bırakmış olduğu yapışkanlı notu kahve makinesinin ayağından söküp aldım.

Annem her gün sabahın altısında kalkıp spora gitmesini, oradan da gününün neredeyse çoğunu vakıflarda geçirmesini kıskansam da elimden çokta bir şey gelmiyordu. Ama her gün bana 'Kahvaltı etmeyi unutma!' diye not bırakması da gittikçe sinir bozucu olmaya başlıyordu.

Çünkü çoğu kez tek başıma kahvaltı etmeme sebep oluyordu ve ben tek başıma kahvaltı etmekten nefret ederdim. Babamı soracak olursanız eğer, o annemin aksine geç kalkıp direk işe giderdi. O da çok sık kahvaltı etmezdi gerçi.

Kahve makinesinin 'klik' sesini duyunca her zamanki içtiğim büyük boy kupamı aldım ve kahvemi doldurdum. Elimdeki kupayla sakince üst kata çıkarken yaptığım günlük rutinim artık bana robatça gelmeye başlamıştı.

Tekrardan odama gidip yarısını merdivenden çıkarken içmiş olduğum kahveyi masama bıraktım ve dolabıma yönelip içinden yüksek bel kot jean ile beyaz bustiyerimi çıkarıp yatağın üzerine attım. Bugün güzel giyinmek için çok yorgundum. Kısa bir duş almak için banyoya gittim.

*-*

Duştan çıkmış ve üzerimi giyinip hafif bir makyajla okula gitmek için taksiye binerken mesaj kutuma bakıyordum.

Taksiciye kısaca Harvard Üniversitesi derken bilinmeyen bir numaradan gelen mesajı açtım.

+1704****** : Dosyaları getirmeyi unutma.

Ardından aynı numaradan mesaj geldi.

+1704*****(Victor)

Gelen mesajla iç çekerken numaramı nereden aldığını sormayacaktım bile. Tekrardan mesaj gelirken ben Victor'u nasıl kaydetsem diye düşünüyordum. En sonunda ismiyle kaydetmeye karar veeip mesajı açıp okudum.

Victor: Anlaşıldı mı?

→Ben: Evet.

→Victor: Evet, ne?

→Ben: Evet, Bay Haugens.

Ben kendi kendime içimden söylenirken, okula ne zaman geldiğimizi anlamadığım bi sürede taksiden inip parasını ödedim.

Okulun bahçesinden içeri girerken telefonumdan bugünkü boş dersimin ne zaman olduğuna baktım. Çünkü o boş zamanda gidip şu lanet doyaları vermeliydim.

BENİM KÜÇÜK KADINIM (+18)Where stories live. Discover now