Gümbet mahallesinde yeni bir güne haberci olarak doğan güneş ile Çiçek tatlı uykusundan uyandı.
Her zamankinde farklı bir gün olmadığını düşünerek yatağından kalkarken hayatın onun için neler hazırladığından bir haberdi.
***
İşi için geldiği yerde h...
"Kızım neden alık alık suratıma bakıyorsun? Hadi soğumadan götür çayı." Annemin uyarısı ile kendime geldim.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Duyduğum kahvaltı davetinin üzerine ne kadar dalıp gittiğimin farkında değildim.
"Tamam." Derken dış kapıya yöneldim.
Dikkatli bir şekilde terliklerimi giyindikten sonra kendimi haşlamamak için küçük adımlarla apartmandan inmeye başladım.
"Dikkat et de kendini yakma!" Arkamdan bağıran annemle gözlerimi devirdim.
Benim sakarlık potansiyelimi bilmesine rağmen yine benimle göndermesine ne demeli?
Kendimi yakmadan apartmandan çıktığımda rahat bir nefes aldım. Aparmanın kapısına geldiğimde bir süre zili nasıl çalacağımı düşündükten sonra korkarak burnumu düğmeye yaklaştırdım.
Basmayı başardığımda hemen geri çekilip elimdeki tepsiye diktim gözlerimi. Otomatik kapı açıldığında sırtımla ittirerek ağır kapıyı açtım.
Acun o kadar parkur kuracağına yarışmacıların eline bir demlik kaynar çay versin bence. Bundan zoru yok!
Sonunda Sezen teyzelerin kapısına vardığımda beni gördüğü an genişçe gülümsedim.
"Çiçek hoş geldin. Neden zahmet ettin?"
"Ne zahmeti Sezen teyze annem yolladı. Soğumadan için." Ben gülümseyerek konuşurken Sezen teyze kapıyı ardına kadar açtı.