36#🍁

3.6K 277 14
                                    

AZRA

dün yaşananlardan dolayı Erkan'a hala sinirliydim.Hepsi kızların ısrarıyla başlamıştı eğer o müzik yarışmasına katılmasaydım şuan bu durumda olmazdım belki,içimi kaplayan sıkıntıyla içimi hava doldurup derin nefesler aldım.Bir çok insanı bu yöntem sakinleştirirken bende etki etmiyordu içinde olduğum durum canımı sıkıyordu hatta ilk defa sesimin güzel olmasına lanet ettim.Müziği kendime bir tür rahatlatma yöntemi görürken bir zaman sonra bende bir tutku haline dönüştü.Seviyordum şarkı söylemeyi,beni anlatan satırları,müziğin bedenimdeki etkisini seviyordum ama bir günde müzikten soğumamı sağlamıştı.Buda o gerizekalının suçuydu tamam belkide benim suçumdu yarışmaya katılmasaydım başıma bunlar gelmezdi

Yanımda bir hareketlilik oluşunca karşımda duran Asel'e baktım belliki canımın sıkkın olduğunu farketmişti aramızda mesafelerde girmiş olsada biz çocukluktan belli yan yana büyümüştük tanıyorduk birbirimizi,bu bazen bana iyi geliyor ama bazende kötü artık ben bile kendi yaptıklarıma bir anlam veremiyordum

"Neyin var?"

"Yarışmayı biz kazanmışız"dedim açıklama gereği duyarak konuşmasına fırsat vermeyerek devam ettim"Yani Erkan'la ben seçildik"deyip yine derin bir nefes aldım.Bu cümle bile canımı sıkmaya yetmişti.

"Demek sonunda söyledi"

Duyduklarımla bakışlarımı ona çevirdim.Ne soracağımı tahmin ettiği için konuşmasını sürdürdü. "Murat Bey kendi söylemek istedi.Ona bu durumun iki taraf açısından da iyi karşılanmayacağını anlatmaya çalışsamda dinlemedi"

Ne diyebilirdim ki

"Beni dün sinir etti zaten"

"Ne yaptı?"

"Söylemediğini bırakmadı müzikten soğumamı sağladı desem yeridir"

"Katlanmaya çalış"

"İnan katlanılacak gibi değil"

Ders zilinin çalmasıyla ayağa kalktım benle birlikte Asel'de ayağa kalktı

"O zaman bildiğin yolda ilerle" ne demek istediğini anlamıştım.Karşındaki rakip seni ne kadar zorlarsa zorlasın sen bildiğin yolda ilerle karşındaki rakibin ya sana karşı kaybedecek ya pes edecek yada sonuna kadar savaşacak oyunun kuralı bu, bundan sonra kendi kurallarıma göre oynayacağım.Asel gülümseyerek önümden geçerken bende onun arkasından ilerleyerek sınıfa girdim.

Hocanın anlattıklarına odaklanmaya çalışsamda olmuyordu.Hayatım hep başkaları yüzünden bozuluyordu.Bunlardan ilki babam oluyordu kafamı son günlerde rahatsız eden tek insandı.Kumara yatırdığı paralar yüzünden artık geçimini sağlayamıyordu ne kadar içten içe haketti desem de o yinede benim babamdı beni biran olsun önemsemeyen babamdı,küçüklüğümden belli bu hep böyleydi hiç değişmedi

Aile ortamını hiç tatmadım o yüzden kısacası ben kendine acıyan biriydim.Evet tam olarak kendime acıyordum yaşadıklarıma,aileme, kendime en çokta kendime acıyordum tüm nefretimi,tüm hırsımı bedenimden çıkartmak istiyorum sonra etrafımda olan kişiler aklıma geliyor kendime zarar verdiğimde canı yanacak, beni benimseyen,belkide beni seven tek kişilerdi onlar
İkinci gelen isim ise Erkan'dı o benim için apayrı bir sorundu.Nedeni yoktu beni sinir ediyordu.Onu ilk gördüğüm zamanda bana arkası dönük şarkı söylüyordu o beni görmedi ama onun olduğuna emindim.İlk defa müziği benim kadar seven biriyle karşılaştım.Yakınlarımdaki çoğu kişinin ya ilgisini çekmiyor yada sıkıcı buluyor

Sesi kadar kalbi de güzel olsaydı aslında pek fazla konuşmuşluğumuz yok ama iki cümle kursa beni sinir edecek raddeye getiriyordu.Yoruldum

Gözlerimin dolmasına içten içe küfürler yağdırdım sen bu olamazsın Azra sen bu kadar zayıf olamazsın,herşeye rağmen direnmelisin sen Azra Balsın

Düşman sınıflar (Devamı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin